Kız çocuklarında erkeklere nazaran daha sık görülen migren, okul çağındaki çocukların performansını ve günlük yaşamdan zevk almalarını etkiliyor. Central Hospital’dan Nöroloji Uzmanı Uzm. Dr. Gamze Eroğlu Arığ, “Çikolata, kola gibi gıdaların az tüketilmesi, gürültülü müzik dinlenmemesi, bilgisayar başında geçirilen sürenin sınırlı olması migreni davet eden koşulları azaltabilir” diyor.
Çocuklarda Baş Ağrısına Dikkat!
Migren; ataklar halinde ortaya çıkan, genellikle bir yarısında zonklayıcı özellikte, bulantı- kusma, baş dönmesi, ışık ve sese karşı duyarlılığın artmasıyla, görmeye ilişkin bozuklukların eşlik edebildiği, toplumda yaygın olarak görülen bir baş ağrısı tipidir. Eski çağlardan beri nedeni bilinemeyen bu ağrının, beyin damarları ve sinir iletim sistemindeki kimyasal değişikliklerle ortaya çıktığı düşünülüyor. Ailesinde migren hikayesi olan çocuklarda daha sık görülüyor olması, hastalığın genetik özellikleri olduğunu da düşündürüyor. Baş ağrısı ayrıca; çocukların okul performansını, ev ödevlerini, boş zaman aktivitelerini ve günlük yaşamdan zevk almalarını etkileyen ciddi bir rahatsızlık.
Baş ağrısı kız çocuklarında 2 kat daha fazla görülüyor
Baş ağrısı erişkinlerde olduğu gibi çocukluk çağında da sıkça karşılaşılan bir yakınma olarak dikkat çekiyor. Bu ağrı nedenleri arasında başta gelen migrenin, çocuklarda yüzde 3-10 oranında görüldüğü biliniyor. Okul çağına gelene dek kız ve erkek çocuklarda eşit oranda görülen baş ağrısı, ergenlik çağı ile birlikte kız çocuklarında iki kat daha sık ortaya çıkıyor.
Çocuğun baş ağrısı tanımlaması anne-baba için kaygı verici olabilir. Ailenin genel endişesi, beyinde ağrıya sebep olması muhtemel bir sorunun olup olmadığı yönündedir. Bu nedenlerle hekime sıkça müracaat edilir. Ağrının özellikleri, ortaya çıkış ve seyrinin ayrıntıları, eşlik eden bulguların değerlendirilmesi, fiziki ve nörolojik muayene, laboratuar tetkikleri ve gerekiyorsa MRI, BBT gibi görüntüleme yöntemleri ile ağrının olası sebeplerine yaklaşmak mümkün olabilir.
Huzursuzluk, mide bulantısı ve kusma ağrı habercisi olabilir
Çocuklarda ağrı başlamadan önce birtakım haber verici belirtiler ortaya çıkabilir. Bazı çocuklarda huzursuzluk, kendini kötü hissetme, mide bulantısı ve kusma görülebilir. Erişkinlerde de görülen klasik migren baş ağrısı özelliklerinden farklı olarak, çocukluk çağı migreninde ağrı başın tümünde hissedilebilir ve 2 saatten kısa sürebilir. Uyku ihtiyacına yol açabildiği gibi, ağrı uyku ile de düzelebilir.
Baş ağrısı genetik mi?
Erişkinlerde aura olarak tanımlanan görmeye ilişkin migren öncülü belirtiler yerine; çocuklarda araç tutması, bir nedene bağlanamayan baş dönmeleri ve karın ağrısı gibi ağrı habercisi belirtiler görülebilir. Açlık, yüksek ses, parlak ışık, sıcak- soğuk değişiklikleri, bazı gıdaların alımı ya da psikolojik stresin migren ağrısını tetikleyebileceği de biliniyor. Çocuğun anne veya babasında, ya da her ikisinde görülen migren varlığı, ağrıya genetik bir yatkınlık sağlayabilir.
Gürültülü müzikten ve bilgisayardan uzak durulmalı
Migren, çocukların birçoğunda ileriki yaşlarda kaybolur. Doktorun verdiği önerilere ve ilaçlara uymak, gerekli durumlarda kullanmak için çocuğun yanında ilaç bulundurmak da tavsiye edilir. Migreni başlatan faktörlerden uzak kalmak önemlidir. Çikolata, kola gibi gıdalardan çocukları uzak tutmak, gürültülü müzik dinlemelerini, bilgisayarda uzun süre vakit geçirmelerini önlemek ağrıların sıklığını azaltır. Çocuğun düzenli olarak egzersiz yapması da, stresi azaltarak migren ataklarının gelişini engeller.
Ağrının sebebi belirlenmeli
Baş ağrısı şikayeti ile gelen bir çocukta öncelikle beynin tümoral ve damarsal hastalıkları, sistemik veya enfeksiyona bağlı hastalıklar, göz bozuklukları, psikolojik rahatsızlıklar, okul veya aile içi sorunların olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Bu sebepler haricinde ise migren ya da gerilim tipi ağrılardan söz edilebilir. Ağrının sıklık ve şiddetini takip etmek, ortaya çıkarıcı faktörleri tespit ederek buna yönelik önlemler almak gerekir.
Depresyon da migreni tetikler
Çocuklarda migren ve gerilim tipi baş ağrılarının bir arada görülebildiği ya da depresyon ve kaygı bozukluğunun doğrudan migreni tetikleyebildiği de biliniyor. Okulda veya aile içinde yaşanılan sorunlar baş ağrılarını tetikleyebilir. Bu durumlardan hangisinin baş ağrısına sebep olduğu ancak uzman doktorlar tarafından belirlenebilir. Bu konuda çocuk psikiyatristleri, aile, öğretmen işbirliği ve hekimin bilgilendirmesi oldukça önemlidir. Gerekirse çocuk psikiyatrisinden destek alınması da önerilir.
Aile çocuğu gözlemlemeli
Çocuğun baş ağrısı olduğunda ailenin not alacağı bilgiler; tanı koymada, izlemede, tedavinin değerlendirilmesinde son derece önemlidir. Alınan bilgilerde; tarih, çocukta ağrıyı başlatan neden, ağrının geliş zamanı, tipi, nerede olduğu, şiddeti, süresi, nasıl geçtiği, okul, ders ya da aktiviteleri engelleyip engellemediği, ağrı kesici kullanılıp kullanılmadığı gibi bilgiler yer almalıdır. Ağrıyı başlatan nedenlerin belirlenmesi önemli olduğundan, çocukta baş ağrısı olduğunda, kendisini nasıl hissettiğini anlatan bir resim çizmesi de istenebilir. Bu bilgileri değerlendiren uzman hekim, neler yapılması gerektiği konusunda aileye önerilerde bulunabilir.