Migren baş ağrısı genellikle yoğun, bir noktada zonklayan tarzda veya bazen kafanın iki tarafında da hissedilir. Migreni olan hastalar ağrılarını, başlarının herhangi bir yerinde hissetseler de, esas itibariyle şakaklarda ya da bir göz veya kulaklarının arkasında hissederler. Ağrının yanında migren, bulantı kusma ve ışığa ve sese hassasiyete neden olabilir. Bazı hastalar noktalar veya parlak ışıklar görebilir veya görme kaybı yaşayabilir.
Migren günün herhangi bir saatinde ortaya çıksa da, daha çok sabahları başlar. Ağrı birkaç saat de sürebilir, birkaç gün de sürebilir. Bazı insanlar haftada bir veya iki kez migren ağrısı yaşar. Diğerleri yılda bir veya iki kez yaşar. Çoğu zaman, migrenin kendisi sağlığınıza direk etki etmez fakat migren atakları günlük yaşamınızı etkiler.
Migrene neyin sebep olduğunu bilmiyoruz fakat migren ağrıları yaşayan insanların bazı ortak noktaları var.
Migren daha çok 15 ila 55 yaş arası insanları etkiler.
Birçok kişinin aile öyküsünde migren ya da dayanılmaz baş ağrısıyla karşılaşılıyor.
Migrenin şiddeti ve sıklığı yaşla beraber azalır.
Migren ağrısı ve belirtileri 29.5 milyon Amerikalıyı etkisi altına aldı. Migren, hastayı doktorun kapısına kadar götüren en şiddetli baş ağrısı şeklidir.
MİGREN NEDEN OLUYOR?
Migrenin esas sebebi tamamen anlaşılmamakla birlikte, birçok araştırmacı migrenin, beyinde doğal olarak üretilen maddelerin anormal değişimine bağlı olduğunu düşünüyor. Bu maddelerin seviyeleri arttığında iltihaplanmaya yol açabiliyor. Bu iltihaplanma, beyindeki kan damarlarının şişmesine sebep olur ve etrafındaki sinirlere baskı yaparak ağrıyı oluşturur.
Genlerin de migrenle ilişkisi vardır. Migreni olan kişilerde belirli beyin hücrelerinin fonksiyonlarını kontrol eden genlerde anormallik olabilir.
Uzmanlar migreni olan kişilerin, tetikleme olarak adlandırılan çeşitli faktörler ve olaylara tepki olarak ağrıların ortaya çıktığını biliyorlar. Bu tetiklemeler kişiden kişiye değişebilir ve her zaman migren ağrısına sebep olmaz. Tetiklemelerin bir araya gelmesi– tek bir şey veya olay değil – atağı başlatabilir. Kişinin tetiklemelere yanıtı migrenden migrene de değişebilir.
Migreni olan kadınlarda bazı atakların başlaması genellikle şu şekilde oluyor:
• Uykusuzluk veya fazla uyku
• Öğün atlama
• Parlak ışık, gürültü, güçlü kokular
• Menstrual süreçteki hormon değişiklikleri
• Stres ve anksiyete veya stresten sonraki rahatlama
• Hava değişiklikleri
• Alkol (genellikle kırmızı şarap)
• Kafein (çok fazla tüketilmesi veya birden bırakılması)
• Nitratlı gıdalar (sosisli veya öğle yemekleri gibi yiyecekler)
• MSG (monosodyum glutamat) içeren besinler (fast foodlarda, bulyonlarda, baharatlarda lezzet arttırıcı olarak bulunur)
• Tiramin içeren gıdalar (eski kaşar peyniri, soya ürünleri, baklagiller, soslar, füme balık ve Chianti şarabı gibi)
• Aspartam
Migren tetikçilerini tam olarak belirlemek için, baş ağrısı günlüğü tutun. Migren ağrısı çektiğiniz her anı, günlüğünüze yazın. Ayrıca şunları da not edin:
• Baş ağrınızın başladığı saati
• Başladığında nerede olduğunuzu ve ne yaptığınızı
• Atak başlamadan önceki 24 saat neler yiyip içtiğinizi
• Âdetinizin olduğu her günü, sadece ilk günü değil (Bu sayede siz ve doktorunuz baş ağrılarınızın âdetinize bağlı olup olmadığını anlayabilirsiniz.)
Doktorunuzla baş ağrılarınızı nelerin başlattığını konuşun ve doğru tedaviyi bulmaya çalışın.
Migrenin değişik çeşitleri var mı?
Evet, migrenin birçok çeşidi bulunuyor. En sık görülen iki çeşidi auralı ve aurasız migrendir.
Auralı migren (önceden klasik migren olarak adlandırılırdı). Auralı migrende, ataktan 10 ile 30 dakika öncesinde kişinin hissettiği belirtiler olabilir (buna “aura” denir.):
• Parlayan ışıklar, zikzak çizgiler veya siyah noktalar görme
• Yüzde veya ellerde uyuşma veya karıncalanma
• Rahatsız edici koku, tat ve dokunma hissi
• Mental olarak “bulanık” hissetmek
Migreni olan hastaların beşte biri aurayı yaşar. Kadınlarda auralı migren erkeklere göre daha az görülür.
Aurasız migren (önceden yaygın migren olarak adlandırılırdı). Bu migren türünde, kişinin aurası olmaz fakat diğer tüm özellikleri bulundurur.
MİGRENLE ŞİDDETLİ BAŞ AĞRISI ARASINDA NE FARK VARDIR?
Migrenle karşılaştırıldığında gerilim tipi baş ağrısı genelde daha az şiddetlidir ve sizi daha az işinizden alıkoyar. Aşağıdaki tabloyla belirtilerinizi karşılaştırın ve ne çeşit bir baş ağrısı yaşadığınızı görün.
Migren ile Kötü gerilim tipi baş ağrısının karşılaştırılması
Not: Aşırı ilaç kullanımına bağlı baş ağrısı gerilim tipi ve/veya migren baş ağrılarında olabilir.
Amerika Baş ağrıları için Eğitim Kurulu’nun oluşturduğu tablodan derlenmiştir.
Yorgunluk ve stres hem gerilim tipi hem de migren baş ağrısı yapsa da, migren yiyeceklerle, vücuttaki hormon değişiklikleriyle ve hatta hava değişikliğiyle bile tetiklenebilir.
Ayrıca baş ağrısının türü, tedavinin de farklı olmasını gerektirir. Bazı reçetesiz ilaçlar gerilim tipi baş ağrısında kullanılsa da migren baş ağrılarına da yardımcı olabilir fakat migren ataklarını tedavi etmek için kullanılan ilaçlar birçok insanda gerilim tipi baş ağrılarında işe yaramaz.
Sıklığına bakarak gerilim tipi ve migren baş ağrıları arasındaki farklılığı söyleyemezsiniz. Her ikisi de düzensiz şekilde ortaya çıkar. Bazı nadir vakalarda her ikisi de günlük veya gün aşırı ortaya çıkabilir.
MİGREN VE SİNÜZİT AĞRISI ARASINDA NE FARK VAR?
Bazen hastalar migren ağrısı ile sinüzit sebebiyle ortaya çıkan baş ağrısını karıştırır. Çünkü ağrı ve sinüslerdeki baskı, burun tıkanıklığı ve gözlerin sulanması migrende de sıklıkla görülür.
Ağrınızın migrenden mi sinüzitten mi olduğunu anlamak için kendinize şu soruları sorun:
Sinüzit belirtilerimin yanında,
Belirtilerim de var mı?
Eğer cevabınız iki ya da üç soruya “evet” ise, büyük bir ihtimalle sinüzit belirtilerini gösteren migreniniz var. Gerçek bir sinüzit baş ağrısı çok nadirdir ve genellikle sinüs enfeksiyonuna bağlı olarak ortaya çıkar. Sinüs enfeksiyonunda ateş ve koyu kıvamlı sarı, yeşil veya kan renginde burun akıntınız olur. Sinüzit baş ağrısı, sinüs enfeksiyonunun tedavisi ile kaybolur.
Baş ağrım için ne zaman çözüm aramalıyım?
Bazen, baş ağrısı daha ciddi bir problemin habercisi olabilir.
• Her ay birkaç kere baş ağrınız oluyorsa ve en az birkaç gün veya saat sürüyorsa
• Baş ağrılarınız ev, iş veya okul hayatınızı etkiliyorsa
• Bulantı, kusma, görme veya bazı diğer duyusal problemler yaşarsanız (uyuşma veya karıncalanma gibi)
• Göz veya kulak çevresinde ağrınız varsa
• Boyun tutulmasıyla beraber şiddetli baş ağrınız varsa
• Başınız ağrıdığında sersemlik veya dikkat eksikliği oluyorsa
• Başınız ağrıdığında titremeleriniz oluyorsa
• Başınıza darbe aldıktan sonra baş ağrınız olduysa
• Önceden baş ağrınız hiç yokken sonradan çok sık olmaya başladıysa
En kısa sürede doktorunuza gitmelisiniz.
Migren olup olmadığınızı anlamak için hangi testler kullanılır?
Eğer migrene bağlı baş ağrılarınızın olduğunu düşünüyorsanız doktorunuza danışın. Görüşmenizden önce şunları not edin:
Doktorunuz testler yapabilir ve sağlık geçmişiniz ile ilgili daha başka sorular sorabilir. Bunlar arasında geçmiş kafa yaralanmalarınız ve sinüs veya diş problemleriniz olabilir. Doktorunuz belki de migren tanısını sadece sizin anlattıklarınızla koyabilir.
Doktorunuz başka sebeplerin baş ağrınıza neden olduğunu düşünerek kan testleri veya tomografi ya da MR görüntüleme gibi diğer testler yapabilir. En iyi test için doktorunuzla işbirliği içinde olun.
MİGREN AĞRISI EN ÇOK KİMLERDE GÖRÜNÜR?
Evet. Migreni olan hastaların dörtte üçü kadınlar. Migren kadınlarda en çok 20 ve 45 yaşları arasında görülmektedir. Bu yaşlarda kadınların daha çok iş, aile ve sosyal sorumlulukları olmaktadır. Kadınlar daha ağrılı, daha uzun süren ve bulantı kusma gibi daha fazla belirtisi olan baş ağrıları tarifler. Tüm bu faktörler, migren atağı olduğunda kadınlar için evde ve işte üstlendikleri rolleri daha zor hale getirir.
Âdetimden hemen önce migren ağrılarım oluyor. Ağrılarımın menstruel döngü ile ilişkisi var mı?
Migreni olan kadınların yarıdan fazlasında baş ağrıları adetlerinde hemen önce, adetleri sırasında veya sonrasında olur. Bu durum çoğu kez “menstruel migren” olarak adlandırılır. Fakat migreni olan kadınların çok ufak bir kısmında adetleri ile ilişkili migren sadece o zamanlarda olur. Kadınların büyük çoğunluğunda ayın diğer zamanlarında da migren baş ağrıları olur.
Migren ile menstruel döngü arasındaki ilişki bulunabilmiş değildir. Sadece döngü başlamadan hemen önce, östrojen ve progesteron gibi kadınlık hormonları hızla düştüğünü biliyoruz. Bu düşüş migreni tetikleyebilir çünkü östrojen, kadınlarda beyindeki ağrı duyusunu kontrol eder.
Eğer menstruel migreniniz olduğunu düşünüyorsanız doktorunuza danışın. Ağrıları önlemek veya ağrıyı azaltmak için ilaç, yaşam değişikliği önerileri ve evde tedavi yöntemleri öğrenebilirsiniz.
Migren, menopoz süresinde daha kötü olabilir mi?
Eğer migrene bağlı baş ağrılarınız menstrual döngünüz ile ilişkiliyse, menopoz ağrı şiddetini azaltabilir. Yaşlandıkça, bulantı ve kusma da azalacaktır. Migreni olan kadınların yaklaşık üçte ikisi semptomlarının menopozla iyileştiğini bildiriyor.
Fakat bazı kadınlarda menapozla migren kötüleşir veya migreni tetikler. Bunun neden olduğu henüz bilinmiyor. Menopozal hormon tedavisi, bazı kadınlarda menopoz boyunca reçete edilir, bu süreçte migrenle ilişkilendirilebilir. Genellikle, migrenin kötüleşmesi menopoz tamamlandığında geçmiş olur.
Doğum kontrol hapları migreni kötüleştirir mi?
Bazı kadınlarda, doğum kontrol hapları migreni iyileştirir. Haplar, atakların sayısını ve şiddetini azaltabilir. Fakat bazı kadınlarda bu haplar, migreni kötüleştirebilir. Diğer bir grupta ise hapların migrene hiçbir etkisi olmaz.
Bu farklı yanıtların sebebi tam olarak bilinmiyor. Doğum kontrol hapı aldığında migreni kötüleşen kadınlarda, ataklar daha çok döngünün son haftasında ortaya çıkar. Çünkü kutudaki son yedi günün haplarında hormon yoktur; günlük doğum kontrol alışkanlığınızı sürdürmeniz için bulunurlar. Hormon olmadığında, vücuttaki östrojen seviyeniz hızla düşer. Bu bazı kadınlarda migren atağını tetikleyebilir.
Eğer doğum kontrol haplarının migreninizi kötüleştirdiğini düşünüyorsanız doktorunuza danışın. Kullandığınız hapları tüm ay boyunca hormon içeren bir ürünle değiştirmek ve bunu üç ay kullanmak baş ağrılarınızı iyileştirebilir. Uyku düzeninin sağlanması, sağlıklı beslenme gibi yaşam şekli değişiklikleri de yardımcı olabilir.
Stres migrene sebep olur mu?
Evet. Stres hem migreni hem de gerilim tipi baş ağrısını tetikleyebilir. Evlenmek, yeni bir eve taşınmak veya yeni bir bebeğe sahip olmak gibi durumlar strese sebep olabilir fakat çalışmalar günlük streslerin – büyük hayat değişiklikleri değil – daha çok baş ağrısına sebep olduğunu göstermiştir.
Hem anne hem eş, kariyer yapmak, finansal sorunlar gibi birçok konuyu bir arada yürütmeye çalışmak, kadınlar için günlük birer stres kaynağı olabilir.
Kendinize zaman ayırmak ve stresin üzerinden gelmenin sağlıklı yollarını bulmak önemlidir. Stresi önlemek veya azaltmak için şunları deneyebilirsiniz:
• Sağlıklı beslenme
• Hareketli olmak (haftanın çoğu gününde en az 30 dakika en iyisi)
• Rahatlama egzersizleri yapmak
• Uykuyu tam almak
Sizi neyin strese soktuğunu düşünün. Bu stres etkenlerinin bazılarını ortadan kaldırabilirsiniz. Örneğin, eğer işe arabayla gitmek stresli ise otobüs veya metro ile gitmeyi deneyin. Aradaki zamanı trafikle uğraşmak yerine kitap okuyarak veya müzik dinleyerek değerlendirebilirsiniz.
MİGREN NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Migrenin tam tedavisi yoktur. Doktor yardımı ile migreniniz kontrol altına alınabilir. Doktorunuzla birlikte migren semptomlarınız ortaya çıktığında belirtileri tedavi etmeye çalışabilir veya migren ataklarınızı ve şiddetini azaltmanın yollarını arayabilirsiniz. Tedavi planınızda şu yöntemlerin bir kısmına ya da tümüne yer verebilirsiniz.
İlaç. Migren tedavisinde ilaçla tedavi iki şekilde mümkündür: Migreni durdurmak (“abortif” veya “akut” olarak adlandırılır) ve önlemek. Bazı hastalar iki tedavi şeklini de uygular.
Akut tedavi. Aspirin, esataminofen veya ibuprofen gibi NSAİİ’lar (nonsteroidal anti-enflamatuar ilaçlar) gibi reçetesiz ağrı kesici ilaçlar bazı kişilerde hafif şiddetteki migreni ortadan kaldırabilir.
Eğer bu ilaçlar sizde işe yaramıyorsa, doktorunuz size ilaç reçete yazmak isteyebilir. Doktorların sıklıkla denediği ilk iki sınıf ilaç:
• Triptanlar, beyindeki kimyasalları dengeleyerek çalışırlar. Sumatriptan (Imitrex®), rizatriptan (Maxalt®), zolmitriptan (Zomig®), almotriptan (Axert®), eletriptan (Relpax®), naratriptan (Amerge®) ve frovatriptan (Frova®) gibi örnekleri vardır. Triptanlar yutabileceğiniz tablet, dilinizde eritebileceğiniz tablet, burun spreyi ve damardan alacağınız şekillerde olabilir. Kalp rahatsızlığı veya yüksek tansiyonu olanlarda kullanılmamalıdır.
• Ergot türevleri (ergotamin tartarat ve dihidroergotamin), triptanlarla aynı şekilde çalışırlar. Kalp rahatsızlığı veya yüksek tansiyonu olanlarda kullanılmamalıdır.
Migren için kullanılan akut ilaçların çoğu, belirtiler ilk başladığı zaman alındığında en iyi şekilde etki eder. Her zaman migren ilaçlarınızı atak ihtimaline karşılık yanınızda taşıyın. Çok şiddetli migren ağrısı çeken kişiler için güçlü bir “kurtarıcı” ilaç da reçete edilebilir. Migren ilaçlarına herkes aynı şekil yanıt vermediğinden, sizin için en iyi tedaviyi bulmak adına doktorunuzla koordineli olarak hareket etmelisiniz.
Önlem. Günlük olarak kullanılan bazı ilaçlar ataklardan korunmayı sağlayabilir. Bu ilaçların çoğu epilepsi ve depresyon gibi başka hastalıkların tedavisi için tasarlanmıştır.
Bazı örnekler şunlardır:
• Antidepresanlar (örneğin amitriptilin (Elavil®) veya venlafaksin (Effexor®))
• Antikonvülzanlar (örneğin divalproeks sodyum (Depakote®) veya topiramat (Topamax®))
• Beta blokörler (örneğin propranolol (Inderal®) veya timolol (Blocadren®))
• Kalsiyum kanal blokörleri (örneğin verapamil)
Bu ilaçlar migren ataklarınızdan tamamen korunmayı sağlamasa da bu konuda epeyce yardımcı olur. Migreni menstrüel döngüyle bağlantılı olan kadınlarda hormon terapisi, ataklardan korunmayı sağlayabilir.
Aşağıdaki durumlar sizde varsa doktorunuza korunma ilaçlarını sorunuz:
• Migren ataklarınız için aldığınız ilaçlar semptomları azaltmıyorsa,
• Migren ataklarınız işe gitmenizi, ailece yaptığınız etkinliklerinizi veya sosyal aktivitelerinizi engelliyorsa,
• Ağrı kesici ilaçları haftada ikiden daha fazla kullanıyorsanız.
Yaşam tarzı değişikliği. Aşağıdakileri alışkanlık haline getirmeniz migren ataklarınızın sayısını azaltacaktır:
• Tetikleyicilerden kaçınma veya tetikleyicileri sınırlandırma,
• Yatağa giriş-çıkış saatlerinin her gün aynı olması,
• Sağlık besinler tüketmek ve öğün atlamamak,
• Düzenli olarak fiziksel aktiviteler yapmak,
• Alkol ve kafein alımını azaltmak,
• Stresi azaltmayı ve stresle başa çıkmayı öğrenmek.
Alternatif yöntemler. Biyo-geri bildirimin, migreni olan bazı insanlarda fayda sağladığı gösterilmiştir. Bu yöntemde kalp atım hızını düşürmek ve kas gerginliğini azaltmak gibi vücudunuzun strese yanıtını izlemeyi ve kontrol etmeyi öğrenirsiniz. Akupunktur ve relaksasyon gibi diğer yöntemler stresten arınmanızı sağlayabilir. Migreninizin depresyon veya anksiyeteye bağlı olduğunu düşünüyorsanız bir uzmana danışmak da yardımcı olabilir. Bu tedavi yöntemleri hakkında doktorunuzla konuşun.
Ribaund migren nedir?
Haftada iki veya üç kereden ya da ayda 10 günden daha fazla akut ağrı kesici kullanan kadınlarda ribaund denen bir döngü meydana gelir. Her yeni dozda ilacın etkinliği azaldıkça ağrı geri gelir, hastanın daha fazla ilaç almasına sebep olur. Bu aşırı kullanım, ağrınızın azalmasını sağlamadığı gibi baş ağrılarını başlatır. Ribaund baş ağrıları hem reçetesiz satılan hem de reçeteli ağrı kesicilerde görülebilir. Ayrıca baş ağrısı dışında başka bir ağrı için aldığınız zaman da meydana gelebilir. Eğer bu döngüye girdiyseniz doktorunuzla konuşun.
Hamileyim.
Migrenim hala tedavi edilebilir mi?
Doğum kusurlarına ve diğer problemlere yol açtığı için gebelikte bazı migren ilaçları kullanılmamalıdır. Bunların içinde reçetesiz satılan aspirin ve ibuprofen gibi ilaçlar da vardır. Hamileliğinizde migren size bir sorun oluşturuyorsa veya gebelik planlıyorsanız doktorunuzla konuşun. Doktorunuz hamileliğiniz sırasında kullanabileceğiniz güvenli bir ilaç önerecektir. Gevşeme egzersizleri veya soğuk uygulama gibi evde tedavi yöntemleri de ağrılarınızı azaltabilir. Çoğu kadın için iyi haber ise gebeliğin üçüncü ayından sonra migren azalıyor veya duruyor.
Bebek emziriyorum. Migren ilaçlarını kullanmak bebeğime zarar verir mi?
Bebeğinizi emzirdiğiniz süre boyunca hangi migren ilaçlarının kullanımının güvenli olduğunu doktorunuza sorun. Bazı ilaçlar anne sütüne, oradan da bebeğe geçerek zarar verebilir.
Migrenden önleyebileceğim yöntemler nelerdir?
Migreni önlemenin en iyi yolu tetikleyicilerinizin ne olduğunu öğrenmek ve onlardan kaçınmak veya onları sınırlandırmaktır. Stres zamanlarında migren baş ağrılarının daha sık gözükmesinden ötürü stresi azaltmak ve uzaklaştırmak için bulacağınız sağlıklı yollar da yardımcı olabilir. Fitness programına veya gevşeme özelliklerini öğrenebileceğiniz derslere başlamak hakkında doktorunuza danışın.
Ağrı kesicinizi haftada ikiden daha sık kullanma ihtiyacı duyuyorsanız doktorunuzla konuşun. Böyle yapmak ribaund baş ağrılarına yol açabilir. Eğer doktorunuz migreni önlemek için size reçete yazdıysa ilaçlarınızı tam olarak yazıldığı gibi kullanın. Bir dozu atlamanız halinde ne yapmanız gerektiğini ve ilacı ne kadar kullanmanız gerektiğini doktorunuza danışın. Verilen ilacın miktarı baş ağrılarınızla başa çıkmanıza yetmiyorsa da iletişime geçmelisiniz.
Migren başladığında ne yapmalıyım?
Migreninizin yönetimi konusunda doktorunuzla beraber bir plan hazırlayın. Daha önceden işinize yarayan evde tedavi yöntemlerinin olduğu bir liste hazırlamak da işe yarar. Semptomlar başlayınca:
• Migren ilacı alıyorsanız, derhal alın.
• Eğer bulantınız yoksa bolca sıvı tüketin.
• Eğer mümkünse karanlık, sessiz bir odada uzanın ve dinlenin.
Bazı insanlar aşağıdakileri kullanışlı bulmakta:
• Alna ıslak bez koymak,
• Ağrının hissedildiği yeri ovmak veya o bölgeye bası uygulamak,
• Masaj veya diğer gevşeme egzersizleri.