İSTANBUL (İHA) - Migros Türk T.A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Azası Bülend Özaydınlı, dünyada ekonomik krizin yaşandığı bu zor günlerde Migros'un 1994-2001 ekonomik kriz dönemlerinde olduğu gibi kısa dönemli dalgalanmalardan etkilenmeden yatırımlarını hızlandırdığını söyledi.
Migros Türk T.A.Ş.'nin düzenlediği ve mevcut ekonomik kriz ortamında perakende sektörünün durumunun değerlendirildiği toplantı Esma Sultan Yalısında gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Özaydınlı, ürkek planlarla potansiyellerini daraltmadan ekonomik tutarlılık ve program kararlılığı ile yatırımlarını hızlandırdıklarını ifade etti. Enflasyonun etkisini müşterilere hissettirmemek gayreti ile özverili davranılması gerektiğini kaydeden Özaydınlı, 1994 ve benzer ekonomik krizlerde Migros'un canlılığını ve hareketliliğini hep artırdığına dikkat çekerek şöyle devam etti: "Her ekonomik krizin sonrası mutlaka düzeltmeler olmaktadır. Bugün dünya; finansal piyasalarda yapılan hatalardan dolayı ciddi bir ekonomik krizde. Ancak sonuçta piyasalara da yüz milyarlarca dolar enjekte ediliyor ve bu nakit sisteme giriyor. Yanlış yapan bazı finans kuruluşları geçmişte elde etmiş oldukları aşırı karların bedelini şimdi ödüyorlar ancak sistemdeki oyuncuların el değiştirmesinden ve sistemde düzeltmelere gitmekten başka olan bir şey yok. Tüketici güvenini zayıflatacak psikolojik söylemlerden kaçınmalıyız. Böyle dönemlerde yatırımlarını kısmak yerine hızlandıranlar, tüketici güveni oluşturulmasında yarar sağlarken, kendileri de orta ve uzun vadede kazançlı çıkacaklardır. Geçmişte tüketici güveninin canlı tutulabildiği, yatırımların hızlandırıldığı dönemlerde yukarıya doğru uzun vadeli iddialı hedeflere varılabildiğini hep birlikte izledik."
Dünyadaki gelişmelerden Türkiye'nin soyutlanmasının mümkün olmadığını söyleyen Özaydınlı, "Kısa dönemde biz de olumsuz etkilerden üzerimize düşeni almak zorunda kalacağız. Ancak Türkiye orta ve uzun dönemde bu global ekonomi krizini kendi lehine çevirebilir fırsat yaratabilir diye de düşünüyorum" dedi.
Cari açığın Türkiye'nin en ciddi ekonomik sorunu olduğunu ve döviz girdilerini arttırıcı önlemler alınması gerektiğini söyleyen Özaydınlı, "Türkiye'nin iki önemli döviz kaynağı vardır. Birisi ihracat, ikincisi ise turizm. Her iki konuda da ağırlıklı olarak piyasalarının durgunluğa girdiği Avrupa'ya bağımlıyız. İşte bu zor pazarda Türkiye olarak rakiplerimizden daha iyi olmayı başarabilirsek, daralan pazarda pazar payımızı arttırabilirsek, işte o zaman global krizi de fırsat haline getirebiliriz" dedi.
Migros Türk ortaklık kompozisyonu değişiminin, Türkiye'nin potansiyeline olan inancın bir göstergesi olduğunu söyleyen Özaydınlı, dünyanın herhangi bir yerine değil de Türkiye'ye ve Migros'a yatırım yapılmasının arkasında Türkiye'nin potansiyeli ve Migros'un yarattığı örnek değerin olduğunu söyledi.
Perakende sektörünün ekonominin aynası olduğunu ifade eden Özaydınlı, kişi başına milli gelir artışı ile organize perakende sektörünün gelişiminde karşılıklı etkileşim ve tetiklemenin söz konusu olduğunu söyledi.
Günün olumsuz koşullarına rağmen Türkiye'de gıda perakende sektörünün hacminin 85 milyar dolar olduğunu hatırlatan Bülent Özaydınlı, "Şu anda organize perakende sektörünün payı yüzde 40. Bu oran Almanya'da yüzde 85, Fransa'da yüzde 80, Çek Cumhuriyeti'nde yüzde 60. Bu ülkelerde ilk 5 organize perakendecinin gıda perakende sektöründeki payları sırasıyla bizim yüzde 15'imize karşılık Almanya'da yüzde 62, Fransa'da yüzde 65 ve Çek Cumhuriyeti'nde yüzde 46. Görüldüğü gibi organize perakende sektörünün Türkiye'de önü açıktır. Önümüzdeki dönemde Türkiye'nin ortalama yüzde 5-6 büyümesi beklenmektedir. Bu sektörün mevcut payını koruması durumunda bile yılda yaklaşık 5 milyar dolar büyüme potansiyeli vardır" diye konuştu.
Perakendedeki büyümenin çift etkili olduğunu kaydeden Özaydınlı, "Bu sektör hızlıdır. Eğer büyürse çift etkili büyür. Sektör kendisi istihdam yaratır, ilişkideki sektörlerde istihdamı ateşler. Migros'ta yılda 300 milyon müşteri, 1.7 milyar adet mal satın alıyor, 4.7 milyon adet tedarikçi faturası işlem görüyor. 1990 yılında Migros bu sektörün lideri idi, çalışan sayısı taşeron hizmetleri dahil bin 61 kişi idi. Bugün Migros yine sektöründe lider ve bu sayı 27 bin" şeklinde konuştu.
Toplantıda konuşan Migros Türk T.A.Ş Genel Müdürü Özgür Tort ise, 2008 yılının ilk 9 ayında müşteri sayılarını yüzde 11 artırdıkların ve haftada ortalama 5 mağaza açtıklarını söyledi.
"4.4 milyar YTL'lik ciro bizim için bir milat. Bu yıl yüzde 20 büyümeyi bekliyoruz" diyen Tort, "Türkiye'nin ciro olarak 13. en büyük şirketi olan Migros, kısa sürede finans sektörü hariç Türkiye'nin en büyük ilk 5 şirketi arasında olabilecektir" diye konuştu.
Özgür Tort, Migros Türk'ün 2007 yılı sonunda yarattığı toplam büyüklüğün 4,7 Milyar YTL'lik ciro olduğunu belirterek, "Bu yılsonu yaklaşık 5,3 Milyar YTL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz, ikinci yarıyıldaki ivme ile yüzde 20 büyümeyi öngörüyoruz. Dünyanın içinden geçtiği finansal krizin ülkemizdeki yansımalarının çok yakın takip edilmesi gerekiyor. Faaliyet gösterdiğimiz perakende sektörünün dinamizmi ve esnekliği ile kısa dönemdeki talep değişikliklerine uyum sağlayıp, esas hedefimiz olan uzun vadeli büyüme programımızı yeni oluşacak Pazar koşullarındaki fırsatlara göre tekrar şekillendiriyoruz. 2012'de 10 Milyar kulübüne ulaşmak işten bile değil" şeklinde konuştu.