Kayseri'de çekilen görüntüler sosyal medyada gündem oldu. AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki ve Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç'ın konuşmacı olarak katıldığı toplantıda, sorulan bir soru üzerine yaşananlar toplantıya damga vurdu. Mağduriyetini dile getiren bir kadının sorusu üzerine Özhaseki'nin Belediye Başkanı Büyükkılıç'a "bir şey deme" dediği anlar kameralarca kaydedildi. Mikrofonun açık olduğunu fark etmeyen Büyükkılıç ise Özhaseki'ye "He de geç" karşılığını verdi.
Kısa sürede günden olan bu anların ardından Mehmet Özhaseki sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Paylaşımına, "Yalancısınız…" notunu düşen Özhaseki, "Benim söylemediğim bir sözü, söylemiş gibi gösteriyorsunuz. Hiç değilse biraz namuslu olun! Ama nerde siz de o erdem! Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımıza aşırı bir eleştiri karşısında ortamı yumuşatmak için; 'Bir şey deme' dedim. Başka bir şey demedim." dedi.
Yerel gazetelerden birine konuşan Özhaseki konuyu şu sözlerle anlattı;
Arkadaşımızın birisi biraz aşırıya kaçan bana göre bir açıklama yaptı. Bu adama Memduh Bey de cevap vermek istedi. Ben de tutanak yok bir şey söyleme dedim. Yani eleştiriye ille de cevap vermek gerekmiyor. İnsanların eleştiri hakkı da var. O da sağ olsun beni dinleyerek cevap vermedi ama biraz sonra ‘ya neyse he de gitsin’ diye bir laf söyledi. Üzerine bunu alıp da ortalara düşmenin bir manası yok. Orada ben olgunluk olsun diye sesini çıkarma her eleştiriye cevap verme dedim. Bu kadar. Bunu söylemek de her zaman benim hakkım. Bunu söyleyebilirim.
Nihayetinde eleştiri de çok haklı değil ama ne söylendiği de çok önemli. Birisi bir şey söylemiş saygı ile karşılamak lazım. Orada belki 10-20 tane hayırlı katkıda bulanacak fikir söylendi. Belki 10-20 tane de eleştiri geldi. Bu eleştirilerin hepsine cevap vermek gerekiyor mu? Hayır. Ortamın gerilmesine gerek yok. O yüzden ben başkanımıza cevap vermemesi gerektiğini rica ettim orada zaten yansıyan da o. Memduh Bey de sadece orada ‘he de sen gitsin’ gibi bir şey söyledi. Bunu alıp da abartmanın ne alemi var bilmiyorum. Benim orada hoşuma gitmeyen tek bir şey var ayağımı uzatmış olmam, bunu net söylüyorum. Diz kapaklarımda sıkıntı var ilaçlar alıyorum. İğneler vurduruyorum.
Büküldüğü zaman da sancı çıkıyor. Bu ayağı hafif uzatıyor gibi orada bir toplantı da oturmak beni çok rahatsız etti. Ben insanların yanında otururken ayak ayak üstüne atmış kolay kolay bir Allah’ın kulu değilim. Ayağını uzatmış bir Allah’ın kulu değilim. Ama mal bulmuş mağribi gibi hoplamaları da biraz sıkışmışlığın alameti. Çünkü iftiralar ediyorlar. Şerefliyseniz ispatlayın diyoruz. Kaçacak delik arıyorlar. Namusluysanız arkasında durun diyoruz kaçacak delik arıyorlar. Şimdi kendi kesilerek böyle bir şeyi yamayarak ortaya atmanın da herhalde bu arkadaşlara yakışır bir tarafı var ama herhalde ortamda karşılığı yoktur.