Milat Gazetesi Ankara Temsilcisi Aslan Değirmenci, 28 Şubat'la birlikte açıkça despotik bir askeri diktatörlüğün kurulduğunu söyledi. Bugün o yapının bir kısmından hesap sorulmaya başlandığını dile getiren Değirmenci, soruşturma derinleştikçe çok daha vahim gerçeklerle yüzleşileceğini ifade etti. Soruşturmanın medya ayağının da bulunduğunu vurgulayan Değirmenci, 28 Şubat'ın aynı zamanda bir medya darbesi olduğunu belirtti.
28 Şubat soruşturmasını Cihan Haber Ajansı (Cihan)'na değerlendiren Aslan Değirmenci, soruşturma kapsamında yapılan operasyonun, bin yıl süreceği iddia edilen karanlık sürece bir günde indirilen balyoz olduğunu söyledi. Post-modern darbenin karanlık simgesi olan Sincan'da tankların yürümesinin 4 Şubat 1997'de yaşandığını hatırlatan Değirmenci, 15 yıl sonra bu süreci hazırlayanların bir kısmının Sincan Cezaevi'ne gönderilmesi ile sona erdiğini ifade etti.
"Belgeleriyle 28 Şubat'ın Çözülen Kodları" adlı kitabında yayınladığı belgelerin incelediğinde demokratikleşme sürecinin asıl şimdi başladığını gördüğünü anlatan Değirmenci, şöyle devam etti: "Çünkü bu yapılan operasyonlar yasa dışı fişlemelerin mimarlarına yönelik. Yani Batı Çalışma Grubu'nun ihtiyaçları, Batı Çalışma Grubu tarafından hazırlanan 'irtica ile mücadele günlük durum formları', 'batı harekât konsepti ve eylem planı' başlıklı belgelerin ele geçirilmesiyle hukuk dışı yapılanmaya yapılan operasyonlar… Ancak diğer deşifre ettiğim belgeler de 28 Şubat sürecinde, Refah-Yol hükümetinin düşürülmesi için Genelkurmay'ın devreye girdiği ve koalisyon ortağı DYP milletvekillerinin, 'Paşamızın selamı var, mümkünse istifanızı istiyorlar' notu ile istifa ettirildiği ifade ediliyor. Genelkurmay Psikolojik Harekat Dairesi yazışmalarında bu emirler açıkça görülüyor. Dairenin 5 şubeden oluştuğu ve şubelerin başında birer albayın bulunduğunun anlatıldığı belgede yer alan askerlerin de gözaltına alınacağını düşünüyorum."
Çalışmalarını 'yasal ve yasal olmayan' diye ikiye ayıran dairenin, yasal olmayan faaliyetler bölümünde Refah Partisi aleyhine bazı haberlerin hazırlanıp basına verildiğini ve bu dairede hazırlanan 20'den fazla haberin gazetelerde yayınlandığına dair bilgiler de bulunduğunu belirten Değirmenci, aynı zamanda söz konusu raporlarda Genelkurmay'a yakın olan gazetecilerin isimlerinin de açıkça ifade edildiğini aktardı.
Bu dalganın medya ayağı da olduğuna dikkat çeken Değirmenci, "Bugün Ergenekon'a lobi desteği vermekten çekinmeyen medya, dün de askerin emir ve talimatları doğrultusunda post-modern darbenin içinde yer almış. İşte sıra onlara da gelecek ve toplum mühendisliklerinin hesabını yargı önünde verecekler." ifadelerini kullandı.
Bu soruşturmada en kritik olan gelişmenin iş dünyası ayağında yaşanacağını savunan Değirmenci, "'BÇG tüm bu faaliyetlerini hangi para ile yaptı? Bir gecede hangi işadamları servetlerine servet kattı? 28 Şubat döneminde batık bankaların paraları BÇG’ye mi gitti?' gibi merak edilen sorulara kısa sürede yargı cevap bulacak ve başlayan soruşturma iyice derinleşecek. Aynı şekilde siyasette ve bürokraside geldikleri yerler itibariyle gizlenen ve kendilerini makamları ile kamufle eden 28 Şubatçılara da sıra mutlaka gelecektir." değerlendirmesini yaptı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz