Son albümü Bangerz ile birlikte yıllarca üstüne yapıştırılan tatlı kız rolünün son parçalarını da yırtıp atmış oldu. Kostüm tercihlerinde benimsediği “Ne kadar az, o kadar iyi” düsturu ve asla özür dilemeyen tavrıyla ölümüne eleştirilse de albümü canavar gibi sattı (2014 Haziran’a kadar 2.5 milyondan fazla), şarkıları dillere dolandı, yetmedi dünyayı turladı.
Evdeki oyuncaklarını silikon tabancasıyla yapıştırarak hazırladığı heykelcikler ve kolajlarıyle Art Basel’da yer aldı. Çoğu kişi nefret etti, bazıları hiçbir şey anlamadı, bir kısım anlar gibi yaptı. Miley insanlar “Bu ne biçim sanat?” diye birbirine haykırırken after party’lerden fotoğraf paylaşmaya devam ediyordu.
Herkes kıyafetlerinden (ya da kıyafet eksikliğinden) bahsederken hep daha büyük problemlere işaret etmeye çalıştı. Önce MTV VMA’e evsiz bir gençle katıldı ve sokakta yaşayan gençlere yardımcı olmayı amaçlayan My Friend’s Place için destek istedi. Yetmedi evsiz LGBTİ gençlere destek sağlamayı hedefleyen Happy Hippie Foundation’ı kurdu. www.happyhippies.org
Şarkılarının cover’larına bakarak ne kadar başarılı bir vokal olduğunu görmek mümkün. Kendisinin seslendirdiği şarkıları genelde başkaları yorumlayınca dinlenemez hale geliyor. Ne var ki ne kadar klasikleşmiş olursa olsun henüz Miley Cyrus tarafından yorumlanıp kitleler tarafından “Olmamış bu” yorumu alan bir parça olmadı.
Hiç kimseyi umursamadan istediğini yapmasıyla inandırıcılıktan uzak pek çok popçunun arasında doğallığıyla hemen dikkat çekiyor. Buna sahnede marijuana içmek ve Instagram’a kendiyle dalga geçmekten çekinmeyen fotoğraflar koymak da dahil.
Son turnesi Bangerz’ın mükemmelliğini kimse inkar edemez. Sanırız ki bu kadar eğlenceli bir turneye bir daha zor rastlayacağız. Öyle ki, hipsterlığıyla ve zor beğenmesiyle meşhur Pitchfork bile turneyi övmekten çekinmedi.
Yılların rock grubu The Flaming Lips ile takılıyor, Wayne Coyne ile kanka, hatta ortak albüm yapma planları var. Bundan daha cool ne olabilir?
İnsanlar Miley’nin sahne kostümlerini, almadığı tüylerini tartışadursun, onun mottosu her zaman “Benim bedenim, benim kararım” oldu. Instagram’da kadın vücudunun yersiz objeleştirilmesine karşı çıkan #FreeTheNipple hareketine katılması da bunun sonucuydu.
