HABER

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'dan dershane açıklaması

“Kimseyi mağdur etmeyecek bir şekilde bu dönüşümü yapmayı planlıyoruz"

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'dan dershane açıklaması

Milletvekillerine dershaneler konusunda bilgi veren Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, “Kimseyi mağdur etmeyecek bir şekilde bu dönüşümü yapmayı planlıyoruz" dedi. Avcı, bazı medya gruplarının basın toplantısına çağrılmadığı iddialarına da yanıt verdi.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı geçtiğimiz günlerde dershanelerle ilgili yapılan basın toplantısına bazı basın mensuplarının davet edilmediği iddialarına yanıt verdi.

Avcı konuyla ilgili "Eğer biz bütün yayın organlarına 'Yarın bir basın toplantısı var' diye ilan etseydik ve sonra da toplantı uzadığı için veya toplantıya katılan arkadaşlar 'Biz böyle bir toplantıya katılmak istemiyoruz' deseydiler, o zaman biz üzerine çok spekülasyon yapılacak bir nedenle toplantıyı iptal etmiş durumuna düşerdik, onun için basın açıklaması yapacağımızı resmen ilan etmedik. Nitekim orada da bana ilk soruyu kim sordu? Samanyolu TV. Yani kendisine akreditasyon uygulandığını iddia eden kanallardan birinin temsilcisi ilk soruyu sordu. Oradaydı yani" şeklinde konuştu.

Avcı dershanelerin özel okula dönüştürülmesiyle ilgili, "Özel okula dönüşemeyenler akademik liselere dönüşebilir. 'Bunu da istemeyiz' diyenlere 'etüt eğitim merkezi olabilirsiniz' önerisi getiriyoruz. Mevcut dershanelerden özel okula akademik liselere dönüşemeyenler, etüt merkezlerine dönüşmek istemeyenlere de desteğimiz verir. Biz etüt merkezlerine dönüşmek istemiyoruz diyenlere 'O zaman biz alırız halk eğitim merkezine dönüştürürüz' diyoruz. Yani kimseyi mağdur etmeyecek bir şekilde bu dönüşümü yapmayı planlıyoruz"

'Partinin içinde muhalif sesler var mı' sorusuna Avcı, "Zamanlamaya ilişkin milletvekillerinin önerileri olabiliyor. 'Seçim sonrasına bırakmak daha doğru' diyenler oluyor. Ama uzatıldıkça kokutuluyor. O yüzden uzatmamak lazım" şeklinde yanıt verdi.

Avcı, "Etüt merkezlerinde bir üst eğitim kurumuna hazırlamanın kursları verilemeyecek" şeklinde konuştu.

Bakan Avcı sözlerine şöyle devam etti:

Pazartesi günü Bakanlar Kurulu'na sunacağımız konular onaylanır ve tasarıya dönüştürelim derlerse biz hazırlığımızı yaparız.

Biliyorsunuz SBS'yi kaldırdık ve her dönemde bir yazılı sınavın merkezden gönderilen bir sınavla kendi okullarında yapılmasını sağlayan bir şey yaptık. Bugün ilk günüydü. Çocuklar sınnavdan çıktı ve Türkiye genelinde sorunsuz bir şekilde uygulandı. Yarın da yapılacak. Sizden bir ricam var. Bugün girdikleri sınavlarla ilgili çocukları meşgul edecek şekilde gündeme getirmezlerse iyi olur, çünkü çocuklarımız istiyoruz ki bugün evlerine gitsinler, dinlensinler, yarın yeniden sınava girsinler. Cuma bütün yazılılar bittikten sonra görsünler soruların cevabını. Çok olağanüstü bir sınav olmuş gibi bir havaya sokmayalım. Çocukları rahat bırakın, kaç doğru yaptı falan diye tartıştırmayın, yarın için dinlensinler çocuklar.

Gazetecilerin dershanelerin kapatılmasıyla ilgili sorusuna Avcı, "İlla kapatma dedirtmeye çalıştığınızın farkındayım, ama yapmayın bunu. Meseleyi çarpıtmayın. Bu kurumların daha sonra dönüşeceği statüyü dejenere etmeyelim. Bu kurumlar dönüştükleri alanda çok güzel iş yapacaklar" diye yanıt verdi.

Dönüşümün zamanlamasıyla ilgili Avcı, "Ocak ayından itibaren yeni kayıt alınmayacak. Orada dershane işletmecilerinin bir sorunu var. Biz kayıt alırız, topladığımız paralarla bir sonraki yılı planlarız' diyorlar. Bu sorunu da çözmeye çalışıyoruz. Açık liseye dönüşecekler için ne tür bir maaliyet sağlanabilir. Bunların hepsini Bakanlar Kurulu toplantısında konuşma fırsatını buluruz" dedi.

Doğu'da ve Güneydoğu'da açılmış 1222 etüt merkezinin finanasmanı Kalkınma Bakanlığı, kaymakalık veya valilikler tarafından yapılıyor. Bunların büyük bir kısmının parasını devlet olarak biz veriyoruz, işletmeyi sivil toplum kuruluşları yapıyor. Bunlar ücretsiz. Bir de hiç kimseden izin almadan birileri özel etüt eğitim merkezi diye tabela asıyor ve ücreti karşılığında orada dershanecilik yapıyor. Bu dershanelere de ayıp. Bunlar vergi de vermiyor, güya gönüllü kuruluş gibi görünüyor, ama para alıyor. Bunları kapatıyoruz. Okuma salonları devam edecek. Anne babaların çocuklarını bıraktığı etüt merkezleri de devam edecek. Oraya da 12 yaş sınırı getireceğiz, kaçak olmasın diye.

Bütün bunlar olurken 'Ben her şeye rağmen takviyeye ihtiyaç duyuyorum, akademik liseye gidemiyoruz' diyenler içinde biz halk eğitim kurslarında ve kendi okullarımızda takviye dersler vereceğiz.

Güncel haberler

En Çok Aranan Haberler