Biz gücümüzü bilerek hareket edersek ve futbolcularımızı dünyanın en iyi topçularıymış gibi göstermeden sadece işlerine konsantre olmasını ve baskı yapmadan onları desteklersek o zaman kendimizi bulur, dün akşam ki gibi hezimete uğramayız. Aslında alınan bu sonuçta Federasyonun da payı var. Liglerin geç başlaması futbolcuların fiziki olarak yeterli düzeye ulaşamamalarına neden oldu. Önümüzdeki yıllarda bunu tekrar gözden geçirmeleri gerektiğini düşünüyorum.
Gelelim maça, zamanında Abdullah Avcı’yı Selçuk İnan’ı oynatmadı diye dünyayı başına yıktık, oysa ki Fatih hoca 45 dakika dayabildi ve çıkarttı. Acaba neden basında kimse bunu eleştirmiyor. Adamına göre mi muamele yapılıyor. Mustafa Pektemek gibi hazır ve formda bir forvet varken, neden İzlanda defansında kaybolan Burak’ı tercih ettik. Olcan Adın Galatasaray' geldi diye mi hemen Milli Takım kapıları açıldı ve on birde oynatıldı. Ya Ömer Toprak beye ne demeli! Bu kadar sorumsuzca hareket ederek kırmızı kart görmesi affedilir gibi değil. Arda Turan, Atletico Madrid’i taşıyor diyoruz neden Milli Takımı taşıyamadı, klasını konuşturamadı? Ve diğer oyuncularımız Caner, Gökhan, Onur, Emre hepsi... Neden bu kadar kötü oynadı? Cevap çok basit. Kendimizin hazır olmadığını bile bile görmezden gelerek, basınında şişirmesiyle hazırmışız gibi gördük kendimizi. Ayrıca rakibi Hasan Şaş’ın dediği gibi ancak eliyle 3 defa gelir diye küçümsedik. Oysa ki adamlar bize futbol dersi vererek ayaklarıyla 3 tane gol attı. İzlanda haddini bilerek kendi sistemlerini sahaya yansıtmak istedi ve bunu çok iyi başardı. Taktik anlamda kendi sahalarında bekleyerek, ani presle kaptıkları toplarla bir çok pozisyon buldular. Hep yakın oynadılar. Akıllı kısa paslarla, fiziken hazır olmadığımızı bilerek bizi koşturarak yordular. Tabii bu arada tatlı sert futbol oynayarak futbolcularımızı sindirip, ayrıca sinirlendirerek hataya zorladılar. Bütün istediklerini aldılar. Bundan dolayı haklı bir galibiyet elde ettiler.
Sonuçta bu maç geride kaldı. Daha önümüzde çok maç var. Öncelikle kendimizi hiçbir maçta favori görmeden ciddiyetle maçlara hazırlanmalıyız. Ligimizde formda olan futbolcuları kim olursa olsun oynatarak daha dinç ve mücadeleci bir takım sahaya sürmeliyiz. Gerisini Fatih Terim ve futbolcuları halledecektir.
Son olarak bireysel takımlarımızda yaşanan gereksiz gerginlikler ve polemik yaratan beyanlar, kulübe, sporculara ve bütün dallarda bulunan milli takımlarımıza zarar vermektedir. Bunlara artık son vermeliyiz, birbirimize anlayışlı, daha ılımlı, kırıcı olmadan, sportmenlik sınırları içerisinde yarışa devam edilmesini istiyoruz. Çok mu şey istiyoruz!!!
Sevgilerimle...