İncelemelerde bulunmak üzere Gümüşhane’ye gelen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz iftar sonrası Bayburt’u ziyaret etti.Bayburt’u ziyaretinde Ulu Cami Ulu Bahçede vatandaşlarla bir araya gelen ve bir süre vatandaşlarla sohbet eden Bakan Yılmaz, vatandaşların sorularını cevapladı.Bayburt’a acemi birliği kurulacak mı? Sorusu üzerine Bakan Yılmaz, konuyla ilgili Genelkurmay Başkanlığının çalışma yaptığını, hazırlanacak master plan ile yeni bir yapılandırma çerçevesi içinde büyük şehirlerden daha küçük şehirlere birliklerimizin kaydırılmasının söz konusu olduğunu çalışma tamamlandığında bu birliklerle ilgili uygun çalışmalar yapılacağını belirtti.Malatya’da konuşlandırılan füze kalkanlarının ne amaçla bulundukları ile ilgili açılmada bulunan Bakın Yılmaz, “Malatya Kürecik’e kurulan radar bir yerden füze atıldığında füzenin nereden atıldığını ve hedefinin neresi olduğunu gösteriyor. Bunun dışında başka bir fonksiyonu yoktur. Malatya’da füze yoktur. Füzeler Romanya'da, füzeler Polonya'da, durum bundan ibaret. Biz 1952 yılında o dönemin siyasi partilerinin oy birliği ile Nato’ya üye olmuşuz. Eğer Uluslararası bir topluma üye iseniz o toplumun içerisinde sorumluluklarınızı yerine getirmeniz gerekiyor. Eğer bir takımsanız ya o takımdaki görevinizi yapacaksınız yada o takımdan gideceksiniz. Nato’nun Türkiye’ye faydası da var mutlaka en azından Nato dışındaki bir başka yerden Türkiye’ye bir tehdit geldiğinde iki sefer düşünür, buda ülke olarak bize bir faydadır." dedi.Ülkemizde bulunan Suriyeli mültecilerin durumları hakkında da bilgi veren Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, "Kampta bulunan mülteciler için doktorlar sağlık elemanları güvenlik elemanları gönderiyoruz. Bu güne kadar harcadığımız para 1 milyar dolar. Her halde somut olarak tek katkı sağlayan ülkede olarak Suudi Arabistan 20 milyon dolar civarında bir katkı sağladı. Onun dışında herkes 3-5 milyon dolar gibi katkı sağladılar onların hiç biri bizimkinin onda biri bile değil Türkiye tek başına karşılıyor desek yeridir. Suriyeliler bizim kardeşimiz gerçekten öyle ben Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım beyle Şam'a gittim Suriye’de bulunan ve şuan bombalanmış olan, Halitbin Velid camisine gitmiştik orada Suriyeli vatandaşlar biz bir millet iki devletiz dediler gerçekten de konuştukları dil hariç geriye kalan bütün kültürümüz yaşam şeklimiz aynı. Baklava, lahmacun çiy köfte buna benzer bütün yiyecekler Halep’in mi, Antep’in mi dir, ayırt edemezsiniz. Dolayısıyla bu millet Balkanlardan, Kafkaslardan, Kuzey Iraktan ve Suriye’den gelene kapısı açıktır. Ben şunu diyorum bu coğrafya baba vatanı gibidir. Osmanlı coğrafyasına her gelen burada yer bulur. Her kesin bir misafir olma periyodu vardır. Ama bir ev vardır ki ne kadar kalsa kimse ne zaman gideceksin diye sormaz burasıda baba evidir. İşte bu Osmanlı coğrafyası bu coğrafyada yaşayan herkesin baba vatanıdır. Gelirler ne zaman gideceksiniz diye sorulmaz.Ramazan paylaşma ayıdır, ramazan sadaka ayıdır. İnsanlar ne kadar çok paylaşırsa o kadar çok mutlu olurlar. İnsanlar tüketerek mutlu olmazlar eğer öyle olsaydı en çok tüketen batı ülkeleri mutlu olurlardı. İhtiyacı olmayan insanlar zengindir, ihtiyacı olan insanlar fakirdirler. Dolayısıyla bizim paylaşmamız lazım Suriyelilerle olanda bir paylaşmaktır bu Türkiye olarak bizi yüceltir, insan eder. Güzel bir söz var belirtmek istiyorum. Bu adem dedikleri el ayakla baş değil, adem manaya derler suret ile kaş değil. Hadisi şerif te buyurulduğu gibi insanların en hayırlısı insanlara hizmet edendir. Cenabı Allah istese herkesi Müslüman yapardı. Bizim kimseyi Müslüman yapma gibi bir düşüncemiz yok Cenabı Allah isteseydi herkesi Türkçe konuştururdu. Cenabı Allah istememişse başka dilde konuşanı birini bizler niye zorla Türkçe konuşmasını isteyelim ki, En güzeli ve doğrusu insanları olduğu gibi kabul etmektir. bu ülke büyük bir medeniyetin mirasıdır. Dünyaya örnek olmuş başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da dediği gibi “öyle bir milletmişiz gelmişiz dünyaya,milliyet nedir öğretmişiz” dolayısıyla bizim insanlığa örnektir, numunedir, yardım sever millet olduğumuz her zaman göstermemiz gerekiyor diye düşünüyorum.”diyerek bir çok konu hakkında önemli açıklamalarda bulundu.Bir teşekkür konuşması yapan Vali Hasan İpek, “2003 yılında ben Afad Genel Müdürüyken Türkiye uluslararası arenada insani yardım kabul eden ülkeler statüsündeydi, yani yardım alan bir ülke konumundaydı. Şimdi dünyanın uluslararası insani yardım yapan ilk üç ülkesi arasında yer aldığını hatırlatarak Çok değerli Milli Savunma Bakanımız Sayın İsmet Yılmaz ve beraberinde Gümüşhane Valimiz, Gümüşhane Milletvekilimiz, Gümüşhane İl Başkanı ilimize teşrif ettikleri için kendilerine teşekkür ediyor, kendilerini ilimizde ağırlamaktan onur duyuyoruz. Değerli Bayburtlu hemşerilerim Sayın Bakanımıza göstermiş olduğunuz bu güzel bir karşılamadan dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Sayın Bakanım böyle yoğun programı arasında bize Bayburt’ta yaşattığı bu güzellik için ilimize teşrif ettikleri için kendilerine çok teşekkür ediyorum. Hoş geldiniz diyorum.” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz