Milli Savunma Bakanı Yılmaz Sivas'ta

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un rütbelerinin sökülmesine ilişkin, "Daha önce bir deniz kuvvetleri komutanı, yolsuzluktan dolayı mahkum oldu ve rütbeleri alındı. Sonuçta bu da bir hüküm, mevcut mevzuatta var. Bu hüküm mevcut olduğu sürece uygulanacaktır" dedi. AK Parti Sivas İl Başkanlığınca düzenlenen bayramlaşma programına katılan Yılmaz, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir soru üzerine, Lübnan'da kaçırılan Türk pilotlarla ilgili ellerine henüz bilgi ulaşmadığını belirten Yılmaz, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un cezaevinden yazdığı mektuba ilişkin, "Yargıtayın ne karar vereceğini biz şimdiden bilemeyiz. Şimdiden bilmek demek, ön yargı olur. Yargıtay dosyanın içeriğine, iddiaya, savunmaya, hakimin delilleri nasıl değerlendirdiğine bakar. Usulü eksiklikler var mı, esasta bir yanılgı veya hata var mı bakar, en son da karar verir" diye konuştu. Yargıtay kararının da kesin olmadığını aktaran Yılmaz, şunları kaydetti: "Artık Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkını da tanıdık. Orası da kesin değil. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurma hakkı var. Dolayısıyla çok aşama var ama biz diyoruz ki, hepsinden daha önemlisi burada olan insanlara şunu demiyoruz, nasıl olsa bu süreçler de geçecek, bekleyin. Muhakkak belki bu süreçlerin tamamlanması yıllar alacak. Eğer bir kişi hakkında bir haksız karar verilmişse, bu adaletin sağlanmasına kadar geçen süredeki bekleme de o kişi için bir haksızlık olur tabi ki ama en doğru kararı millet kendi vicdanında veriyor. O milletin verdiği karar, hiç sarsılmıyor ve yanılmıyor. Biz dolayısıyla 'bu gerekçeli kararı görelim' diyoruz. 'Gerekçeli karardan sonra Yargıtay'ın kararı çıksın' diyoruz. Kesinleştikten sonra da umarız ki bu milletin vicdanı yanılmaz. Bir adaletli karar çıkmış olur. Bu adaletli karar, hem sanıklar için hem Türk milleti için, herkes için bir huzur getirir. Biz de genel bir söz vardır, 'hukukun kestiği parmak acımaz', hatta 'şeriatın kestiği parmak acımaz.' Her devirdeki bulunan kişilerin inancıyla dayandığı, güvendiği, neticesinden, alınan kararlardan kimsenin bir zarar görmeyeceği düşüncesi vardır." "Bir gemide yüz kişi vardır, yüz kişi suçlu olabilir, bir kişi suçsuz olabilir. İşte o suçsuzdan dolayı o gemiye hiçbir zarar veremezsin" diyen Yılmaz, şöyle konuştu: "Yani burada şunu yapamazsın. 'Ya doksan dokuz kişi suçlu, bir kişi de suçsuz olabilir' veya 'kurunun yanında yaş da yansın', bunu diyemeyiz. Bizim inancımızda tek bir tane masumun bile hakkını korumak, gözetmek bize aittir. İşte o zaman adalet terazisi, o masum zarar görürse adalet terazisi sarsılır. Öyle mi oldu şimdi? Yok daha öyle demiyoruz. Ne zaman diyeceğiz? Gerekçeli kararı görelim, Yargıtay incelemesinden geçsin, ondan sonra millet vicdanı en doğru kararı verecektir. Ben umutluyum. inşallah daha iyi olacaktır. Bu ülkeye herkes hizmet etmiştir, buna İlker Başbuğ da dahildir, hizmetleri için teşekkür ediyoruz ancak buradaki söz konusu olan husus, ülkemize yapmış olduğu hizmetlerden dolayı değildir yargılama konusu. Bu görevi yaparken, görevin dışındaki farklı hususlarla hukuk dışına çıkıldı mı diye ama umut ederiz ki herkesin içerisine bir adaletli hüküm ile ulaşılır. Onun için milletimizin biraz daha sabırlı olması gerekir." Bakan Yılmaz, "eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un rütbelerinin sökülmesiyle ilgili tartışmalara" ilişkin bir soruyu şöyle yanıtladı: "Mevcut kanunda, mevcut mevzuatta, eğer ki mahkum olursa o mahkumiyetin neticesi rütbelerinin alınacağı hükmü vardır. Bundan dolayı bu oluyor. Bu, sadece burada değil, yurt dışındaki ülkelerde de var, geçmişte de böyle oldu. Daha önce bir deniz kuvvetleri komutanı, bir yolsuzluktan dolayı mahkum oldu ve rütbeleri alındı. Sonuçta bu da bir hüküm, mevcut mevzuatta var. Bu hüküm mevcut olduğu sürece uygulanacaktır. Yok eğer bu hükümden toplum bir rahatsızlık duyarsa o halde bu hükmün de kaldırılması lazım ama şu anki mevcut mevzuat bunu gerektiriyor."