Minik Ceylin’in ölümüne ilişkin soruşturmada kan donduran detaylar
14.06.2017 09:45
İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor
İzmir’in Ödemiş İlçesi’nde parkta kaybolduktan 4 gün sonra komşularının evinde cesedi bulunan 10 yaşındaki Ceylin Atik’in ölümüyle ilgili çarpıcı detaylar ortaya çıktı. Ceylin’in Adli Tıp Kurumu’ndaki ilk otopside, başının arka bölümünde travmatik bir bulgu sonrasında ekimoz, ayrıca sütür (kafadaki kemiklerin birleşme yerinden ayrılması) tespit edildi. Polisteki sorgusu süren şüpheli komşu kadın Ş.T.’nin, küçükken çocuğu olmayan halasına evlatlık verildiği, ayrıca iki çocuğunu doğumlarından sonra kaybettiği öğrenildi. Gözaltındaki eşi S.T.’nin de, olayı pazar günü eşinin kendisine anlattığını, polise gitmeyi teklif ettiğini bunu düşündükleri sırada da gözaltına alındıklarını ileri sürdü.
Ödemiş 50’nci Yıl Ortaokulu öğrencisi Ceylin Atik, 10 Haziran Cumartesi günü, arkadaşlarıyla oynamak için Cumhuriyet Mahallesi’nde evlerinin önündeki Kazım Karabekir Parkı’na gitti. Atik’in uzun süre ortalıklarda görünmemesi ve eve dönmemesi üzerine merak eden dedesi Mustafa Atik ve babaannesi Ülkü Atik, arkadaşlarına sorup gidebileceği yerlere bakmalarına rağmen, torunlarını bulamadı. Bunun üzerine Atik’in yakınları Ödemiş İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne giderek kayıp başvurusunda bulundu. Yakınları sosyal medyadan da Ceylin’in fotoğraflarını paylaşıp, bulunması için yardım istedi.
Ancak dede Mustafa Atik’in telefonuna, ‘Polise haber vermeyin. Torununu öldürürüz’ yazılı mesaj gelmesiyle, anne ve babası ayrı yaşadığı için dedesi ve babaannesi ile kalan Ceylin Atik’in kaçırıldığı anlaşıldı. Polis, istihbarat çalışmasıyla Ceylin’in en son parkın yanındaki Şengül Sokak’taki bir apartmanın dördüncü katındaki komşuları oto tamircisi 33 yaşındaki S.T. ve ev kadını 30 yaşındaki Ş.T. çiftinin evinde su içerken görüldüğünü belirledi.
Bunun üzerine, çiftin evinde dün yapılan aramada, talihsiz Ceylin’in cesedi, sandık içerisinde bulundu. Olayın duyulmasıyla yüzlerce vatandaş, katil zanlısı kadının evinin bulunduğu sokakta toplandı. Apartmandaki evlerin camlarını kırdı. Eve girmek istedi. Takviye polis ekiplerinin gönderilmesiyle, olaylar güçlükle yatıştırıldı. Apartmanın bulunduğu bölge geniş bir güvenlik şeridine alındı. Çıkabilecek olaylara karşı da ekiplerin bekleyişleri devam ediyor.
OLAYI PAZAR GÜNÜ ÖĞRENMİŞ
Ceylin’in ölümüyle ilgili olarak Ş.T., eşi S.T. ve bir yakınları gözaltına alındı. Çiftin 3 yaşındaki çocukları M.Y.T. ise bir yakınlarına teslim edildi. Polisteki ifadesinde suçlamaları kabul etmeyen Ş.T., “Ceylin, oğlumu çok severdi. Parkta bizimle oynadı. Sonra bizim eve su içmek ve dinlenmek için geldi. Ceylin, evin içinde koştuğu sırada ayağı kayıp düştü. Başını yere çarptı. Öldüğünü anlayınca, korkup, cesedini odaki sandığa kilitledim” dedi.
Olayın sırada evde olmadığını ileri süren S.T. ise bu durumu pazar günü eşinin kendisine anlattığını, polise gitmeyi teklif ettiğini bunu düşündükleri sırada da gözaltına alındıklarını ileri sürdü. Ancak çiftin verdikleri ifadelerde bazı çelişkiler bulunduğu, katil zanlısı kadının olayı gece eşine anlattığını söylediği ifade etti. Gözaltındaki üç kişinin sorgusunun sürdüğü açıklandı.
“O KİŞİYİ BULURSAM PARÇALAYACAĞIM”
Ceylin’in kaybolmasının ardından cinayet şüphelisi olduğu için gözaltına alınan Ş.T.’nin, bu süreçte küçük kızın büyükbabası ile babaannesine yakınlık gösterdiği, onları teselli etmeye çalıştığı da ortaya çıktı. Babaanne Ülkü Atik’e sarılıp üzüntüsünü paylaşan Ş.T.’nin, Ceylin’in kaçırıldığına dair cep telefonu mesajının gelmesinden sonra da büyükbaba Mustafa Atik’e “Bu kişiyi bulursam parçalayacağım, lime lime edeceğim” dediği öğrenildi.
KÜÇÜKKEN EVLATLIK VERİLMİŞ
Şüpheli Ş.T.’nin geçmişine dair de polis önemli detaylar buldu. Ş.T.’nin, küçükken çocuğu olmayan halasına evlatlık verildiği, onun yanında büyüdüğü tespit edildi. Ayrıca Ş.T.’nin daha önce dünyaya gelen iki kızından birini 1.5 yaşında yataktan düşme sonucu, diğerini de 6 aylıkken rahatsızlığından kaybettikleri belirlendi. Bu nedenle de Ş.T.’nin psikolojik tedavi gördüğü ve zaman zamanda sorunlar yaşadığı çevresindekilerce ifade edildi.
OTOPSİ YAPILDI
10 yaşında can veren Ceylin Atik’e Adli Tıp Kurumu’nda otopsi yapıldı. İlk belirlemelere göre Ceylin’in başının arka bölümünde travmatik bir bulgu sonrasında ekimoz tespit edildi. Ayrıca raporda, sütür (kafadaki kemiklerin birleşme yerinden ayrılması) bulundu. Cesedin üzerinde tecavüze dair herhangi bir bulguya ise rastlanmadı. Örnekler alındı ve iki gün havasız ortamda kaldığı için cenazede bozulmalar tespit edildi. Kafatasındaki bulguların düşme veya darbe sonucu meydana gelmiş olabileceği belirtildi. Ceylin’in cesedi, otopsiden sonra yakınlarına teslim edildi. İkindi vakti tören düzenleneceği açıklandı.
ÖLEN İKİ ÇOCUĞU İÇİN İNCELEME BAŞLATILDI
İzmir’in Ödemiş İlçesi’nde, 10 yaşındaki Ceylin Atik’i öldürdüğü ileri sürülen Ş.T. ile ilgili polis önemli bir araştırma daha başlattı. Ş.T.’nin 1,5 yaşındaki kızı beşikten düşerek hayatını kaybetmiş, ardından dünyaya gelen diğer kızının 6 aylıkken hastalık sonucu can verdiği öğrenilmişti. Polis Ceylin Atik’in hayatını kaybetmesinin yanı sıra Ş.T.’yle ilgili komşularının ve tanıdıklarından aldığı bilgiler sonrasında ölen iki çocuğuyla ilgili de inceleme kararı aldı. Hastane kayıtlarından o zaman hazırlanmış resmi evraklarda araştırmaya alındığı öğrenildi.
GÜVENLİK KAMERASI BİZİM APARTMANI GÖRÜYOR MU?
Karşı apartmanda oturan Nihal Çavdar ifadesinde T.'nin, Ceylin kaybolmadan bir gün önce yanına gelerek, "Bizim apartmandaki komşularımdan birinin 10 bin lirası kayboldu. Sizin apartmanın girişindeki güvenlik kamerası bizim girişi görüyor mu" diye sorduğunu söyledi. Ceylin kaybolduktan sonra da dede Mustafa Atik'in kolundan tutup, "Gel Mustafa Amca burada güvenlik kamerası var. Görüntülere bakalım" dediğini anlatarak, "Daha önce çocuklarını kaybettiği için psikolojisinin bozuk olduğunu duydum" dedi. Dede Mustafa Atik ise katil zanlısı için "15 kez çöp atma bahanesiyle çıkıp, ipucu olup olmadığını soruyordu. Elleri ve ayakları titrer bir halde yanıma gelip, 'Mustafa Amca, bir ipucu bulursan bana haber ver. Ceylin'i kaçıran kişi bulunursa bana ver, lime lime doğrayacağım' diyordu" dedi. Babaanne Ülkü Atik ise "Cani kadın, çocuğumu yatırmış, yanında üç gün yemek yemiş, kahvaltı etmiş. Bir de gelip bana sarıldı" diye gözyaşı döktü.
