Mısır'da Ordunun Yönetime El Koyması

MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Mısır'da ordunun yönetime el koymasına ilişkin, milletin egemenliğine yapılan darbeleri kabul etmediklerini ve meşru görmediklerini belirterek, "Bu süreçte arzumuz ve isteğimiz, Mısır'da yaşayan insanların kendi aralarında iç çatışmaya gitmemesi" dedi. Vural, partisinin il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, gündemin yoğun olduğunu, Arap Baharı ekseninde Ortadoğu'nun şekillenmesi sürecinin bölgeyi uzun dönemli istikrarsızlığa sürüklediğini söyledi. Arap Baharı ve özgürlükler eksenindeki gelişmelerin bizatihi temel hak ve özgürlükleri, demokrasiyi karartacak süreçlere doğru yelken açtığına dikkati çeken Vural, "Suriye, Irak ve Mısır'daki gelişmeler, maalesef çevremizde Arap Baharı'nın getirdiği kaotik ortam önemli huzursuzluk kaynağı teşkil etmektedir. Kerkük'te Türkmenlere yönelik ve Doğu Türkistan'daki saldırıları dikkate aldığımızda maalesef üzüntü verici tablolarla karşı karşıyayız" diye konuştu. Türkiye'nin Irak'taki Türkmenlerin katliamına sessiz kaldığını öne süren Vural, şunları kaydetti: "AK Parti'nin kongrelerinde şeref konuğu olarak ağırladığı Barzani'nin unsurlarının Kerkük'te Türkmenlere yönelik, baskı, tehdit, şiddet ve katliamlar karşısında acizliğini ortaya koyması, bizatihi bu baskıların artırıldığı bir yönetim anlayışının sergilenmesi karşısında AK Parti'den herhangi bir tepki duymadık. Bugüne kadar Başbakan'dan Kerkük'te Türkmen katliamıyla ilgili hiçbir söz duymadık. Onlar kardeşimiz değil mi? Bugün maalesef AK Parti, şaşı bakmaktadır. Türkiye'nin milli menfaatlerini ilgilendiren konularda yanlış politikalar Türkmenleri Irak'ta yok sayacak noktaya kadar getirmiştir." "Millet egemenliğine yapılan darbeleri kesinlikle kabul etmiyor ve meşru görmüyoruz" diyen Vural, Mısır'daki "darbe"ye prim verilmemesi gerektiğini söyledi. Vural, şunları dile getirdi: "Bu süreçte arzumuz ve isteğimiz aynı zamanda Mısır'da yaşayan insanların kendi aralarında bir iç çatışmaya gitmemesi. Demokratik süreçte devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Maalesef kötü ve üzücü haberler alınmaktadır. İnsanları birbirine karşı düşman kılan ve sadece darbeye karşı tavrın ötesinde vatandaşları çatışmaya götüren bu süreci çok tehlikeli gördüğümüzü ifade etmek istiyorum. Başbakan, 'darbeye bile darbe demediler' diyerek, AB'ye dil uzatırken ne enteresandır ki Amerika Birleşik Devleri'ne yönelik herhangi bir eleştiride bulunmamıştır. Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Afrika Birliği'nin Mısır'ın üyeliğini askıya almasını olumlu bulduğunu ifade ederek, Türkiye'nin Mısır ile ilişkilerinin hangi seviyede değerlendirildiği konusunda herhangi bir tavır ortaya koymadığını ileri sürdü. - Çözüm süreci Eski DEP milletvekili Remzi Kartal'ın, çözüm sürecine yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine, "Öyle bir noktaya gelinmiştir ki Remzi Kartal, yazılı bir mutabakatın olduğunu, bu yazılı mutabakat çerçevesinde verilen sözlerin yerine getirilmesi gerektiğini tehditvari şekilde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne dayatmaktadır. Bu utanç belgeleri açıklanmalıdır. PKK terör örgütü ile KCK ile hükumetin yaptığı bir mutabakat, muhteva itibarıyla açıklanmalıdır" ifadesini kullandı. - Tutukluluk süreleri Vural, hukuk devletinde tutuklamaların istisnai olması, cezalandırma aracı olarak kullanılmaması gerektiğini belirterek, "Hukuk devletinde geç kalan adaletin adalet olmadığını düşünüyoruz. O bakımdan yargının hızlandırılması, hak ve hakikatin ortaya çıkması ve bütün deliller toplandıktan sonra insanlar bir an önce yargılanmak suretiyle özgürlükleri hakkında karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.