BİZE ULAŞIN
Günümüzde en sık rastlanan kadın hastalıklarında biri olan miyomlar 30 - 40 yaş arasındaki kadınlarda daha sık görülmektedir. Bu rahatsızlığın belirtileri ise özellikle adet döneminde kendini göstermektedir. Peki miyom belirtileri nelerdir?
Rahmin anormal düz kaslarının çoğalmasıyla meydana gelen miyomlar tıp dilinde miyomlar, kadınlarda en sık rastlanan rahim rahatsızlıklarından biridir. İyi huylu tümörler olarak da bilinen miyomlar sınırlı bir kitle halinde bulunabilir. Doğurganlığı olumu veya olumsuz yönde etkilemesi miyomların hangi bölgelerde kitle haline geldiği belirler.
Peki miyom neden olur? Oluşumu tamamen hormonal bazı durumların değişmesiyle veya yeniden oluşmasıyla ortaya çıkan miyomlar üzerinde genetik faktörlerin etkisi büyüktür. Aile geçmişinde miyom sorunu yaşayan kadınların regl dönemiyle birlikte miyom tanısı kazanması daha olasıdır. Kadınlarda regl dönemi sonrasında herhangi bir dönem ortaya çıkarabilir. Menopoz dönemine kadar miyom oluşumları gözlemek mümkün olabilir.
Kadınlarda yüksek oranda bulunan östrojen hormonu miyom oluşumları üzerinde ciddi bir etkiye sahip olsa bile genetik yatkınlığı bulunan kadınlar bu durumdan daha muzdariptir. Bir kadında genetik faktörlerin etkisi hormonlarla şekillendiği zaman miyom oluşumları kaçınılmazdır. İyi huylu tümörler olarak bilinse de üreme döneminde kadınların yüzde 20’si kadarı miyom sorunu ile baş etmek zorunda kalır.
Kilo sorunları yaşayan kadınlar ve doğum yapmamış kadınlarda miyom oluşumu daha sık rastlanır. Hastaların çoğunluğu genç ve orta yaş bireylerden oluşmaktadır. Miyomların gebelikle birlikte etkisinin azaldığı ve kitle oluşumununun gebelik hormanları tarafından önlendiği bilindiğinden hiç doğum yapmamış bir kadında doğum yapan bir kadına oranla iki veya üç katından fazla miyom oluşumu gözlemlenebilir.
Miyomun zararları kişiden kişiye değişmekle birlikte genel olarak şu şekilde sıralanabilir;
Bu olumsuzlukları yaşamamak için miyom belirtileri hakkında detaylı bilgi sahibi olabilir ve erken müdahale ile gebelik sorunlarını önleyerek doğurganlığın sağlıklı bir şekilde devam etmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Tüm miyom semptomlarında bazı belirtiler ortak olarak görülebilirken bazı belirtiler ise kişiye özel olarak gelişebilir. Tüm belirtilerin aynı yaşandığı vakalar olduğu gibi birkaçı veya bir tanesini yaşayan vakalar da bulunur. Bu yüzden doğurganlığı önemseyen tüm kadınların küçük veya büyük tüm belirtilerde uzman bir hekime görünmesinde fayda vardır.
Aslında miyomlar çok sinsi ve yavaş ilerleyen oluşumlardır. Bu sebeple oluşumlarının ilk aşamalarında herhangi bir belirti vermezler. Hastaların çoğunluğu uzman bir hekime görünmeye gittiğinde miyom sorunu yaşadığını anlar. Rahim kasılması veya rahim ağrısı çeken hastalar gerekli tahlil ve fiziki muayene sonucunda miyom oluşumları teşhis edilebilir.
Yine hastaların birçoğunda gözlemlenen şiddetli ve uzun süreli kanamalar uzman jinekolog tarafından miyom oluşumunu tetikleyen ciddi bulgular arasında sayılır. Kanamaların şiddeti, oluşum periyodu, ağrı durumu ve bu durumun yol açtığı anemi hastalığı detaylı bir şekilde incelemeye tabi tutulur.
Çok büyük boyutlara sahip miyomlar ultrasonik görüntüler yardımıyla kolayca ayırt edilebilir. Fakat yeni oluşumları teşhis etmek daha güç bir hal alabilir. Bu durumda hasta tüm hastalık öyküsüne detaylarıyla birlikte uzman hekime anlatır ve hekim bu şikayetleri dinleyerek miyom hakkında net bir karar verebilir. Miyomların oluşturduğu bir takım sorunlar şu şekilde açıklanabilir;
Bazı durumlarda nadir de olsa miyomlar rahim kavitesinin dışında görülebilir. Bu durumda cinsel ilişkiden sonra kanama veya cinsel organda duyulan kötü kokuya eşlik eden akıntılar yine miyom varlığından şüphe duyurmaya yeterlidir. Uzman hekimle tüm detayların paylaşılması bu yüzden büyük önem taşımaktadır.
Miyom şüphesi duyulan hastalara ilk yapılacak pelvik muayene sonrasında gerekli ultrason görüntüleri istenebilir. Tanı bu tetkiklerden sonra daha kolay bir şekilde yapılmaktadır. 3B USG, MR ve tomografik görüntüler diğer istenen radyolojik tahliller arasında bulunmaktadır. Kişinin belirtileri veya miyom büyüklüğüne göre farklı tahlil ve testler uygulanabilir. Bu tahliller uzman hekimin şüphe duyduğu konulara büyük bir açıklık getirerek miyom teşhisini koyması için yardımcı olur.
Tedavi aşamasında her bireyde farklı miyom oluşumları ve buna ek olarak farklı büyüklüklerde miyomlara rastlanabilir. Bu yüzden tedavi bireysel olarak uygulanmaktadır. Miyom tedavisinin genel hatlarıyla ele alınış biçimi şu şekilde sıralanabilir;
Tedavi yönteminde tüm gerekli sorulara cevap bulan uzman hekim gerekli görürse hastanın medikal cerrahi tedavisini hemen başlatır. Bu tedavide açık histeresopik ve laparaskopik cerrahi müdahale seçenekleri hastanın miyom genel tanısına uygun bir şekilde gerçekleşebilir. Hastaların bazılarında cerrahi müdahaleye gerek kalmayabilir. Bu durumda düzenli kontroller ve ilaçlarla miyom büyümesi veya miyomun oluşturacağı yan etkiler hekim tarafından takibe alınır.
