Möp Projesi'nin Resmi Açılışı Bakan Şahin’in Katılımı İle Yapıldı

Şehitkamil Belediyesi ‘Katı Atık Toplama ve Ayrıştırma Tesisi’nin açılışı ve MÖP Projesi tanıtımı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in katıldığı görkemli bir törenle yapıldı.

‘Katı Atık Toplama ve Ayrıştırma Tesisleri’nde düzenlenen törene; Bakan Fatma Şahin, Vali Erdal Ata, AK Parti Gaziantep milletvekilleri, kaymakamlar, ilçe belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütü temsilcileri, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, sanayici ve iş adamlarının yanı sıra çok sayıda vatandaş ve davetli katıldı. Açılış töreni için tesislere gelen Bakan Şahin, MÖP Projesi'nin simgesi olan 'MÖP çatanlar' ile tokalaşarak hatıra fotoğrafı da çektirdi. Açılış töreni, MÖP Projesi'nin sinevizyon gösterisi ile tanıtımı yapıldıktan sonra Şehitkamil Belediyesi Halk Oyunları Topluluğu Yıldızlar ekibinin gösterileriyle devam etti.

Açılışta konuşan Bakan Fatma Şahin, her insanın doğuştan gelen hakları olduğuna işaret ederek, “Yaşam, eğitim, sağlık, istihdam hakkı ve bunlardan en temel hak ise yaşanabilir bir çevreye sahip olma hakkıdır. Bu nedenle Şehitkamil Belediye Başkanımız Rıdvan Fadıloğlu ve ekibinin ortaya koyduğu bu proje aslında insan hakkının, yaşanılabilir bir çevreye ulaşabilme hakkını getirdiği noktayı bize gösteriyor. Biz yola çıktığımız zaman özellikle Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde, biz artık belediyeciliğin, yol, su ve kaldırım olmadığını; insan odaklı, insanı merkeze alan bir belediyecilik anlayışını, bir yerel yönetim anlayışını insanımızın hizmetine sunmamız gerektiğini gördük. Ve merkezi hükümetle yerel iktidarın birleştiği zaman, iki iktidar güç birliği yaptığı zaman insanımızın yaşam kalitesinin nasıl yükselebileceğini gördük. Çünkü her şey para değildir. Ekonomik kalkınmasını tamamlamış birçok ülkenin insani gelişmişlik kalkınmasında çok gerilerde olduğunu görüyoruz. İşte ikisini at başı götürebilmemiz ve beraber besleyebilmemiz için insan bilincini, farkındalığını artırmamız gerekiyor. Nasıl bir dünyada yaşıyoruz ve geleceğe nasıl bir dünya bırakmak istiyoruz? Torunlarımıza, torunlarımızın torunlarına biz atalar ve ecdat olduğumuz zaman bizi hayırla mı yad edecekler, arkamızdan dua mı edecekler? Yoksa bu toprağı, bu suyu nasıl kirlettiler, bu çevreyi nasıl yok ettiler, bu havayı nasıl kirlettiler, biz nasıl yaşayacağız denen bir dünyaya mı götüreceğiz? Bu nedenle hem kendi yaşam kalitemizi de yükseltmek durumdayız. Geleceğe, yarınlara, insanlığa, çocuklarımıza dair bir miras bırakmak durumundayız. Bu nedenle şehircilik çok önemli ve şehircilik bir medeniyet projesidir. Belediye başkanlığı da herkesin yapabileceği bir iş değil. Burada bireyin vizyonu öne çıkıyor ve takım ruhu öne çıkıyor. Koyduğu hedeflerle o şehrin yaşam kalitesi yukarı çıkarılıyor. Kadın, çocuk, insan ve engelli dostu kentleşmedir. Bu da bizim medeniyetimizde var ve ecdadımız bunu yapmış. Ama on yıllar boyunca ülkenin yoksullaşması, darbeler ve demokratik yetersizliklerden dolayı sağımızı solumuzu görmeye fırsat bulamamışız. Ama şimdi hamdolsun ekonomik kalkınmayla beraber, hukuki düzenlemelerimiz, çözüm sürecimiz ve insan odaklı yaşam kalitesini yükselten bir noktayı hep beraber besliyoruz. Bunlar bir bütünün birer halkasıdır. Biri olmadan öbürü de olmaz. Bu çalışmalar millete önemseme ve değer vermeyle alakalıdır. Onların yaşam kalitesini kendi kaderinle örtüştürmeyle alakalıdır. Bu seçim meselesi değildir. Bu mesele gelecek nesil meselesidir” diye konuştu.

Sistemlerin kendi başına çalışmasının da mümkün olmadığını ve toplumsal bilinçle mümkün olacağına değinen Şahin, “Biz önce çöpleri karıştırıyoruz, sonra ayırmak için de büyük bir enerji harcıyoruz. Şimdi esas olan şey Şehitkamil Belediye Başkanımız Rıdvan Fadıloğlu’nun dediği gibi; ‘çöpü karıştırmadan ayrıştırmak gerekiyor.’ İşi en başında halletmek gerekiyor. Bu da doğuştan başlıyor. Bunu davranış moduna çevirmek aynen yeme-içme alışkanlığı gibidir. Şehitkamil Belediyesi eğer bugün bu projeyi konuşabiliyorsa, Şehitkamil ilçesi insanlarının kalitesini gösteriyor. Sayın başkanımız bunu yaptığı zaman toplum buna hazır değilse, bu kutular da olmaz. Neden olduğunu anlamazsa beklenen ihtiyaca cevap vermez. Ama sayın başkanın bu vizyonuna uyan bir toplum, bir şehircilik kültürü var. Şimdi bu proje sayesinde bir çevre kültürü yaşanıyor. Ekmek nimettir, bizim nimetimizi, hepsini beraber bir yere atıp, ondan sonra bir tarafta aç susuz kalan insanlar, bir taraftan da israfın tüketimin hat safhaya vurduğu bir dünya düzeniyle devam edemeyiz. Toplumsal huzur ve barış, israfı da önlemede verimliliği yakalamaktan geçiyor. Sayın Başbakanımız ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ekmek israfı toplantısına başladığında bu ekmek kutuları bir buçuk yıl önce Gaziantep’te sokaklara konulmuştu. Bu da şehrimizin geldiği noktayı gösteriyor, şehrin insan kalitesini ve ortak aklı gösteriyor. Ben bu kenti temsil etmekten büyük bir onur ve şeref duyuyorum. Bu başarılı çalışmadan dolayı belediye başkanımıza ve ekibine teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Gaziantep Valisi Erdal Ata da, dünyanın en önemli sorunlarının başında çevreyle ilgili sorunlar geldiğini hatırlatarak, “Dünya nüfusunun hızla artması, sanayileşme, kentleşme sonrasında dünyadaki tüm ülkelerin birinci gündem maddeleri başında çevre ile ilgili sorunların geldiğini görüyoruz. Çünkü dünyada bizim insanoğlunun yaşayabilmesi için temiz bir çevreye ihtiyacımız var. Ama biz maalesef son yıllara baktığımız zaman gerek ülkemizde, gerekse dünyada çevrenin kirletildiği, havanın, toprağın, suyun kirletildiğini, gelecek kuşaklara temiz bir coğrafya, temiz bir toprak bırakmak ve temiz bir hava bırakmak için devletlerin, kurumların, belediyelerin tüm kamu kurum ve kuruluşların bir tedbir alması gerektiği gerçeği ile karşı karşıya kaldık. Çevre ile ilgili konularda bir takım yasal düzenlemeler, yönetmelikler çıkarıldı. Okullarımızda ders olarak okutulmaya başlandı. Toplumun tüm vatandaşlarımızın bu konuda dikkati çekilmeye başlandı. Sebep, bundan 20 veya 30 sene önce Türkiye’nin tüm derelerinden akan sularından zannediyorum, büyük çoğunluğundan insanlarımız su içebilirken, bugün bırakın insanları, doğada yaşayan hayvanlarımızın dahi su içecek temiz dere bulmakta zorlandığını görüyoruz. Belediyemizin yaptığı faaliyetler ile hem çevrenin temiz tutulması bakımından, hem de milyarlarca lira değerinde olan atıkların ekonomiye kazandırılması bakımından büyük faydası olacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

AK Parti Gaziantep Milletvekili Nejat Koçer ise, yapılan bu yeni projelerle Gaziantep’in gelecekte Türkiye'nin yıldızı olacağını belirterek, “Sayın Başbakanımızın işaret ettiği gibi, Türkiye’ye yaptığı projelerle örnek davranış biçimiyle Gaziantep, rol model olacaktır. Açılışını yaptığımız bu tesisin Gaziantep insanımızın kalkınmasına, refahına, tasarrufuna büyük katkılarda bulunacağını düşünüyorum” diye konuştu.

Başkan Rıdvan Fadıloğlu ise, bu projeyi başlatmazdan önce 'özellikle çevresel değerlere katkı sağlamak adına neler yapabiliriz' diye düşündüklerini ifade ederek, şunları kaydetti: “Seçim değerlendirmemizin içerisinde ağaçlandırma çalışmalarına ağırlık vereceğiz dedik. Şu ana kadar her sene Mart ayında ağaçlandırma çalışmasını devam ettiriyoruz. Çöplerin toplanması ilçe belediyelerinin sorumluk alanında, bertaraflar büyükşehrin sorumluluk alanındadır. Özellikle son dönemlerde katı atık depolama sahalarındaki mekansal sıkıntıyı hesap ederek, bu geri dönüşümden elde edilecek değerlerin de yer altında kalmasını engellemek adına bir proje çalışması içerisine girmek istedik. Bu konuda araştırmalar yaptık. Şu anda açılışı yapılacak tesisin teknolojisi Almanya'da birebir yapılan tesisin aynısı ve ülkemizde, Konya'da bu tesisin malzemelerini altıda bir fiyatına imal ettirerek, elde edeceğimiz kendi kaynaklarımızın kendi ülkemizde kalmasını sağlayarak, bu projeyi Türkiye de gerçekleştirdik.”

Başkan Tahmazoğlu, esas olarak toplumsal bilinci artırarak, her ürünün ayrı bir şekilde ayrıştırılarak getirilmesini hedeflediklerini anlatarak, şöyle konuştu: “Ancak bunu gerçekleştirme imkanımız söz konusu değildi. Bunun için bir reklam kampanyası başlattık. Özellikle ‘Dönüşüm Muhteşem Olacak’ sloganıyla 15 gün bilboardlarda böyle bir slogan yayınladık. Bu ‘Dönüşüm Muhteşem Olacak’ sözü sanki daha önce kapanmış bir şirketin dönüşü gibi algılandı. Fakat buradaki MÖP’ün kelime anlamı olarak bir açılımı yok. Biz burada çöpü bertaraf edilecek evsel atıklar, MÖP’ü de geri dönüşüm olan ürünler olarak düşündük. Burada özellikle okullardaki çocuklarımızın bu işe biraz daha sıcak bakabilmelerini sağlamak adına 'MÖP çatan' adı altında çizgi film kahramanları oluşturduk. Özellikle bu genç kardeşlerimiz, okullarda çocuklarımızı bilinçlendirme kampanyalarında çok büyük bir ilgi görüyorlar. Yaptığımız çalışmalar neticesinde ağırlıklı olarak çocukların eğitimleri neticesinde bu işin daha fazla sonuç göreceğini gördük. Bu konuda Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile de irtibata geçerek. Tüm okullardaki çevre gönüllüsü hocalarımızı eğitime tabi tuttuk. Her okula ayrıştırma kutularını kademeli olarak koyuyoruz. Bunun yanı sıra şu ana kadar 21 bin haneye üniversite öğrencisi genç kardeşlerimizle beraber ulaşabiliyoruz. Bu kardeşlerimizin yapmış olduğu çalışmalarda en azından MÖP’ün tanıtımı yapılıyor. Ayrıca çöplerin ayrı bir poşette saklanması adına bilinçlendirme çalışması yapıyorlar. Kardeşlerimiz evlere poşet takdiminde bulunuyorlar. Şu ana kadar 21 bin eve girdiler. İnşallah sene sonuna kadar kendi bölgemizde girilmedik ev bırakmayı düşünmüyoruz. Bu işin bir kademe ötesinde özellikle konteynerlerde bu MÖP kutuları haricinde, 4 ayrı renkte konteyner koyarak bu konteynerlerin yer altına gömülü olarak yapılmasını sağlayarak, gerçekten buradaki kaynak israfını ortadan kaldırmak istedik.”

Ekonomide sıçrama yapabilmek için tasarruflu olunması gerektiğine de işaret eden Başkan Fadıloğlu, “Biz son dönemde özellikle ekonomimizde daha ileriye doğru sıçrama yapmak istiyorsak -çok varlıkla zengin olunmuyor, tasarrufla zengin olunuyor- biz de kaynaklarımızı tasarruflu kullanmak adına bu projeye gerçekten önem veriyoruz. Bunun yanında aynı zamanda istihdama katkı sağlamış oluyoruz. Özellikle çöp konteynerinden, sokak toplayıcılarının çöp topladığını görüyorsunuz. Bu toplayıcı kardeşlerimizden burada işe başlayan arkadaşlarımız bile oldu. İş disiplini açısından bayanların bu konuda daha verimli olduğunu gördük. Burada çalışan bayan arkadaşımızın sayısı da arttı. Bu proje belki 1 veya 3 senede gerçek manada istediğimiz noktaya gelebilir. Ama bir yerlerden başlanması gerekiyordu” şeklinde konuştu.

Başkan Fadıloğlu, projeyi özelleştirerek belediye bütçesine yük olmamasını sağladıklarını da hatırlatarak, “Biz bu projeyi hayata geçirirken bu beş bin metrekare alan üzerinde bina ve içerisindeki ekipmanlar ile birlikte yapmış olduğunuz yatırımı daha sonra da özelleştirme sistemine geçtik. Burada çalışan işçilerin bizle bir alakası yoktur. Biz açık ihale yaptık Teknik Katı Atık yönetim şirketi ihalede düşük rakamdan en üst noktaya kıran kırana rekabet neticesinde ihaleyi aldılar. Biz yapmış olduğumuz yatırımın bedelini de 3 sene içerisinde geri dönüşümünü alacak şekilde hayata geçirdik. Bizim buradaki asıl amacımız çöplerdeki bu değerlerden belediyeye herhangi bir gelir elde etmek değil, ülke kaynaklarının doğru kullanılmasını sağlamaktı. Mutlak suretle birileri bu çalışmayı yapacak, bunun karşılığında bu işçiliği ödeyecek, makine ekipmanı karşılayacaktı. Şu anda burada 8 araç 30 tane eleman çalışıyor. Bunların giderleri belediyeye ekstra bir yük olmaması açısından böyle bir uygulamayla sistemi kendi içinde döndürür hale getirdi. Bilinçlendirme çalışmaları ile birlikte toplamış olduğumuz tonajın kademeli olarak arttığını biz günden güne gözlüyoruz. Amacımız toplumsal bilinci artırarak bu kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamaktır” dedi.

Yapılan açılış konuşmalarının ardından Bakan Şahin ve beraberindeki protokol üyeleri kurdeleyi keserek tesisin açılışını yaptı. Bakan Şahin daha sonra tesisleri gezerek Başkan Fadıloğlu’ndan bilgi aldı.

Tesislerde 1 ton plastik atağın geri dönüşümü ile yüzde 95 oranında enerji tasarrufu, 1 ton cam atığının geri dönüşümü ile 100 litre petrol tasarrufu sağlanacak. Sadece bir metal içecek kutusunun geri dönüşümünden tasarruf edilen enerjiyle 100 watt’lık bir ampul 20 saat çalışıyor. 1 ton kağıt-karton atığından geri dönüşüm ise 17 ağacın kesilmesini önlüyor.