İSTANBUL (AA) - Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Küresel ve bölgesel düzeyde, ülkemizi de derinden etkileyen birçok gelişmenin yaşandığı bu dönemde, TSK; FETÖ, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ gibi terör örgütleri başta olmak üzere güney sınırlarımızda, Ege’de ve Doğu Akdeniz’de, asil milletimizin egemenlik ve bağımsızlığına yönelecek her türlü tehdit ve tehlikeye karşı azim ve kararlılıkla mücadelesini sürdürmektedir." dedi.
Bakan Akar, Milli Savunma Üniversitesi “Müşterek Harp Enstitüsü” ile "Harp Enstitüleri Komuta ve Kurmay Eğitimi” mezuniyet töreninde konuştu.
Küresel ve bölgesel düzeyde, Türkiye'yi derinden etkileyen birçok gelişmenin yaşandığı bu dönemde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin FETÖ, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ örgütleri başta olmak üzere güney sınırlarında Ege'de ve Doğu Akdeniz'de milletin egemenlik ve bağımsızlığına yönelecek her türlü tehdit ve tehlikeye karşı azim ve kararlılıkla mücadelesini sürdürdüğünü anlatan Akar, milletin sevgisi, güveni ve duasından aldıkları güçle 780 bin kilometrekare vatan toprağının 462 bin kilometrekare mavi vatanın ve semalarının güvenliği ile vatandaşların huzur ve refahı için gece, gündüz, yaz, kış, dağ, bayır demeden yurt içinde ve sınır ötesinde verdikleri mücadelenin son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar süreceğini vurguladı.
TSK'nın yurt içinde ve sınır ötesinde icra ettiği tüm faaliyetlerinin yanı sıra eş zamanlı olarak NATO, AB, BM, ve AGİT bünyesinde karargah, eğitim, öğrenim, tatbikat ve operasyonel görevlerini de başarıyla yerine getirdiğine işaret eden Akar, "1952 yılından itibaren saygın bir üyesi olduğumuz NATO'nun tüm faaliyetlerine katılım sağlamak suretiyle bütün yükümlülüklerini yerine getiren Türk Silahlı Kuvvetleri, personelinin başarısı, saygınlığı ve etkinliği ile ön plana çıkmaktadır." dedi.
Bakan Akar, Türkiye'nin etkin, caydırıcı ve saygın ordusuyla bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hem sahada hem masada olmaya devam edeceğine vurgu yaparak, şunları kaydetti:
"Vatanımızın, milletimizin bekası için etkin, caydırıcı ve saygın bir orduya sahip olmak tercih değil, zorunluluktur. Bu anlayışla, reform niteliğindeki yeni askerlik sisteminden savunma sanayiine kadar geniş bir yelpazede sürdürdüğümüz çalışmalar tüm hızıyla devam etmektedir. Bu kapsamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın destek ve teşvikiyle yüzde 70’lere varan yerli ve milli savunma sanayiimizin ürettikleri ve yurt dışından aldıklarımız dahil envantere giren yeni harp silah ve araçları, Türk Silahlı Kuvvetlerinin karada, denizde ve havada etkinliğini ve caydırıcılığını her geçen gün arttırmaktadır."
- "Savaşları, iyi eğitilmiş komutanlar ve askerler kazanır"
Akar, bir ordunun üstün silah teknolojisine sahip olması gerekli olduğunu ancak bunun yeterli olmadığına dikkati çekerek, "Çünkü araçlarımız, silahlarımız ne kadar modern olursa olsun, bunları kullanacak olan insandır. Dolayısıyla bu teknolojiyi kullanabilecek, ordumuzu sevk ve idare edebilecek lider personelin yetiştirilmesi de son derece önemlidir. Zira savaşları, iyi eğitilmiş komutanlar ve iyi eğitilmiş askerler kazanır." diye konuştu.
Bir kurmayın inisiyatif kullanmanın, maksadı değiştirmeden gerektiğinde yöntemi, değiştirmek olduğunu bilen ve inisiyatif almaktan çekinmeyen, direkt maksada giden, muhakeme, plan ve icra kabiliyeti yüksek, ciddiyet, samimiyet, diyalog ve koordinasyon içerisinde çalışma alışkanlığı kazanmış bir subay olduğunu anlatan Akar, bilginin radyoaktif madde gibi yarı ömrü olduğunu bilen kurmay subayın, askeri alandaki bilgi ve tecrübelerine yapay zeka, robotik teknolojiler, siber-fiziksel sistemler ve nesnelerin interneti gibi bilimsel, teknolojik gelişmeleri de entegre ederek standart ve bilgi düzeyini daima yükseltme gayreti içinde olduğunu söyledi.
Bu bilinçle mezun olan kurmay subayların aldıkları eğitim doğrultusunda kutsal vatan topraklarının bütünlüğü ve güvenliği ile asil milletin egemenlik ve bağımsızlığı uğruna her türlü tehdit ve tehlikeye karşı "ölürsem şehit, kalırsam gazi” anlayışı içinde azim ve kararlılıkla mücadele edeceklerine inandıklarını belirten Akar, "Bu subayların milli, manevi ve mesleki değerlere sahip olarak görevlerini üstün bir başarıyla yerine getireceklerine ve aziz milletimizin güvenine layık olacaklarına yürekten inanıyorum. Unutulmamalıdır ki, 'en büyük takdir güvenilmek, en büyük başarı bu güvene layık olmaktır." ifadelerini kullandı.
Bakan Akar, bugün aynı zamanda 11 dost, kardeş ve müttefik ülkeden gelen 18 misafir askeri personeli de bu şanlı yuvadan mezun ederek ülkelerine uğurladıklarını dile getirerek, misafir askeri personelin, üstlenecekleri vazifelerde elde edecekleri başarıların kendilerine gurur vereceğini, sağlık ve başarı haberlerinin de kendilerini mutlu edeceğini söyledi.
TSK'nın binlerce yıllık şanlı tarihten süzülüp gelen köklü gelenekleri, milli, manevi ve mesleki değerleriyle Anayasa çerçevesinde, yasalar doğrultusunda, milletinin emrinde ve görevinin başında olduğunu ifade eden Akar, sözlerini tamamladı:
"Mezunlarımızı bir kez daha kutluyor, yetişmelerinde emeği geçen kıymetli ailelerine, idari ve akademik personelimize teşekkür ediyor, hepsine sağlık, mutluluk ve başarılar diliyorum. Bu vesileyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, ülkemizin bölünmez bütünlüğü ile asil milletimizin egemenlik ve bağımsızlığı için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yad ediyor, hayatta olan gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımı sunuyorum."