Muğla'nın nimet ablası
MUĞLA (İHA) - İki talihsiz evliliğin ardından 2 çocuğuyla tek başına kalan Muğlalı Hanife Çiloğlu, askerdeki oğlunu ve okuyan kızının masraflarını çıkartabilmek için evlerde çamaşır yıkayıp temizlik yaparken, yaz aylarında da saç böreği satıyor. Milli Piyango Seyyar Bayiliği de alan Hanife Çiloğlu, yılbaşı öncesi sokaklarda şans dağıtmaya başladı.
Antalya'nın Kaş İlçesi'nde doğup büyüyen ve ilk evliliğini burada yapan Hanife Çiloğlu, 11 yıl evli kaldığı eşinden boşanarak çocuklarıyla yaşam mücadelesine başladı. Çocuklarını bakmak için balıkçılık dahi her işi yapan Çiloğlu, daha sonra karşısına çıkan ikinci eşiyle 3.5 yıl mutlu bir evlilik yaşadı. Çiloğlu, kendine ve çocuklarına sahip çıkan ikinci eşiyle mutlu bir yaşam sürerken, 13 yaşındaki oğlu Mehmet ve ikinci eşini trafik kazasında kaybetti.
Çocuklarıyla yapayalnız kalan Çiloğlu, 1992 yılından beri ailesinin geçimini tek başına üzerine aldı.Yaşadığı tüm bu acıların ardından 1994 yılında Marmaris'te yaşarken, ikinci eşinden olan kızı Eylül'ün kalbinin delik olduğunu öğrenen Çiloğlu, konuyu aktardığı 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in desteğiyle kızını Gülhane-i Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) kalp ameliyatı yaptırdı. Çiloğlu, yaklaşan yeni yıl öncesi milli piyango seyyar bayiliği de yapmaya başladı.
Muğla sokaklarında "Muğla'nın Nimet ablasının biletleri bunlar" diyerek şans dağıtan Hanife Çiloğlu, yaşadığı tüm zorluklara rağmen mutlu olmayı becerebildiğini söyledi. Kendisinin sosyal bir kişi olduğunu ifade eden Çiloğlu, "Ayda 300 milyon kira ödüyorum. Ortanca oğlum İstanbul Pendik'te asker, kızım 8. sınıfta okuyor. Bir de ileride emekli olabilmek için isteğe bağlı sigorta primimi yatırıyorum. Tüm bu harcamalarım için ayda en az 800 milyon lira kazanmam gerekli. Ben de börekçilik, milli piyango seyyar bayiliği, ütü ve çamaşır gibi birçok işi de yapmak zorundayım. Sağ olsun devletim yakacak yardımında bulunuyor. Bu destek dışında hiçbir gelirim yok. Mutlu bir şekilde geçinmeye çalıyorum. En büyük hayalim ileride zengin olursam, acılı insanların gülebileceği bir gülme okulu açmak. Ben çok acılar çektim, çok ağladım. En büyük mutluluğum, karşımdaki insanın gülüp mutlu olması" dedi.
