Kedi alerjisi olanlara müjde. ALLERCA isimli bir araştırma şirketi dünyanın ilk alerji yapmayan kedilerini üretmek için gerekli izinleri aldı. Bu kediler, hayvanın salyasında bulunan ve insanlarda alerjiye neden olan proteinlerin üretimini sağlayan genler bloke edilmesiyle yaratılacak. Birkaç yıl içinde, alerjisi, astımı olanlar artık hiçbir sorunla karşılaşmadan evlerinde kedi besleyebilecekler, onları doyasıya sevebilecekler, kedilerini yatak odalarına, kucaklarına alabilecekler.
Gen teknolojisi ile alerji yaratan genlerin ortadan kaldırılmasının kedi için zararı olmayacağı ileri sürülüyor. Ancak, uzun dönemde bunun hiçbir olumsuzluğa neden olmayacağını iddia etmek de mümkün değil elbette.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta'nın yaptığı derlemeye göre allerjiye neden olan genlerin ortadan kaldırılmasıyla üretilecek olan kedilerin fiyatının 3.000 dolar civarında olacağı ve satışlardan sadece Amerika' da 1.3 milyar dolar elde edileceği tahmin ediliyor. Şirket tarafından yapılan açıklamaya göre, alerjiye neden olmayan ilk kedi 2006 yılında yaratılmış olacak, ama bunun piyasaya sürülebilmesi için 2008 yılını beklemek gerekecek. Tahminlere göre, 200.000' i Amerika' da ve bir o kadarı da diğer ülkelerde olmak üzere yılda 400.000 kedi satılması bekleniyor.
KEDİ ALLERJİSİ
Kedi, köpek, tavşan, at, kobay, sincap, maymun... gibi pek çok hayvan alerjiye neden olabilirlerse de, bunlar içinde en önemlisi kedilerdir. Kedilere ait alerjenler, derideki kaşıntı ve kabartılardan saman nezlesine, astım krizlerinden anaflaksiye, yani alerji komasına kadar pek çok hastalığa neden olurlar.
Kedi alerjileri hayvan ile karşılaştıktan sonra dakikalar içinde gürültülü bir şekilde ortaya çıkabileceği gibi, saatler sonra ortaya çıkan geç reaksiyonlar da görülebilir. Hatta, kedi ile uzun yıllardır aynı evi paylaşan kişilerde olduğu gibi yavaş, sinsi ve daha hafif belirtiler de görülebilir.
Kedi alerjisi özellikle gelişmiş ülkelerde ciddi bir sağlık problemi yaratmaktadır. Amerika'da genel nüfusun %15' inde, astımı olanların ise %40' ında kedi alerjisi olduğu saptanmıştır. İsveç' de astımlıların %63' ünde, Danimarka' da ise %50' sinde kedi alerjisi olduğu belirlenmiştir. Bu konuda ülkemizde yapılmış kapsamlı bir araştırma olmamakla beraber, evde hayvan besleme alışkanlığının bizde de giderek artması ve kedilere ait alerjenlerin çok etkili olması kedi alerjilerinin önemini artırmaktadır.
ALLERJİNİN NEDENİ KIL VE TÜYLER DEĞİLDİR
Kedi alerjilerin nedeni, salya, derideki yağ ve ter bezi salgıları, idrar gibi salgılarıdır. Kıllar üzerinde kuruyan bu salgılar daha sonra küçük zerrecikler şeklinde solunum havasına karışırlar. Buna göre, uzun kıllı hayvanların daha çok alerjiye neden oldukları görüşü de doğru değildir, ama hayvanın kılları ne kadar fazla ise üzerinde o kadar fazla alerjen bulunur.
Evde en çok beslenen hayvan kedidir, çünkü kedinin hem bakımı daha kolaydır ve hem de ev yaşantısına daha kolay uyum sağlar. Kedilere ait alerjenler, hayvanın derisindeki salgı bezlerinden ve tükürüğünden kaynaklanır. Kedi yalanırken tükürüğü kıllarına yapışır, burada kurur ve daha sonra da küçük toz tanecikleri şeklinde havaya karışır. Bu alerjenlerin çapı birkaç mikron kadar olduğu için hem havada uzun süre kalabilirler ve hem de solunum yoluyla akciğerlere kolayca ulaşabilirler.
Bunların üretimi testestoron hormonunun kontrolü altındadır. Araştırmalar, hadım edilmiş erkek kedilerin derisindeki alerjen miktarının 3-5 misli azaldığını göstermiştir.
Kedi ve köpek yavrularının derileri yumuşak olduğu için, az dökülürler ve bundan dolayı da etrafa saçtıkları alerjen miktarı da daha azdır. Hayvan yaşlandıkça deri yumuşaklığı azalır ve döktüğü alerjenler de artar.
Kedi alerjenlerinin bir özelliği de yapışkanlıklarının çok fazla olmasıdır. Evin duvarlarına, halı ve mobilyalara, giysilere yapışırlar. Hiç kedi girmemiş evlerde, hastanelerde ve hatta alerji kliniklerinde bile kedilere ait alerjenler bulunabilir; bu durum, alerjenlerin kedisi olan kişilerin elbiseleri ile taşınması ile açıklanmaktadır. Demek ki, kediniz olmasa da, kediye alerjiniz olabilmektedir.
KEDİ ALLERJİSİNE KARŞI ÖNLEMLER
Kediye alerjisi olanların yapabileceği en iyi şey hayvanın evden uzaklaştırılmasıdır. Fakat, bunu söylemesi kolaydır da, uygulaması her zaman mümkün değildir. Birçok kişi hayvanı değil evden uzaklaştırmak, yatak odasından, yatağından çıkarmayı bile kabul etmez.
Hemen belirtelim ki, hayvanı evden uzaklaştırmak da her şeyi hâlletmez; özellikle kedilere ait alerjenlerin titizlikle temizlenmeleri gerekir. Araştırmalara göre, evde, kedi çıkarıldıktan aylar, hatta yıllar sonra bile rahatsızlık yaratacak düzeyde alerjen bulunmaya devam eder.
Kedilerinden vazgeçemeyenler, alerji yapmayan kediler çıkana kadar şunları yerine getirmelidirler:
-Kedinin hareket alanları sınırlanmalı, evin sadece bir odasında yaşamasına izin verilmeli, hele yatak odasına kesinlikle alınmamalıdır.
-Kedi girmese bile yatak odasının kapısı daima kapalı tutulmalıdır.
-Alerjenlerin çok bulunduğu halı, kumaş mobilya.. gibi eşyalar mümkün olduğunca azaltılmalıdır.
-Zemin ve açık yerler sık sık nemli bezlerle ve emiş gücü yüksek HEPA filtreli süpürgelerle temizlenmelidir.
-Ev her gün havalandırılmalıdır.
-HEPA filtreli hava temizleyici aletlerden yararlanılabilir.
-Kedi haftada bir yıkanmalı veya ıslak bir bezle silinmelidir. Çok sık yıkanan hayvanların derilerindeki doğal lipit tabakası ve koruyucu yağlar soyulup dökülür ve hayvanın derisinde daha fazla kabuklaşmaya neden olur.
-Hayvanın derisine sürüldüğünde alerjenleri azaltabilen ürünler de (Allerpet-C sprey, acepromazine... gibi) yararlanılabilir.
-Hayvanın temizliği (taranması, fırçalanması...) ev dışında ve başka biri tarafından yapılmalıdır.