Stres, yoğun iş temposu ve kronik yorgunluğa bir de vücuttaki inatçı kas ağrısı ve tutulmalar eşlik edince hayat giderek zorlaşıyor. Uzmanlar, günümüzün moda hastalığı haline gelen ve halk arasında ‘kulunç’ olarak bilenen yumuşak doku romatizması riskinin mükemmeliyetçi kadınlar ile işkoliklerde daha fazla olduğunu belirtiyor. Yumuşak doku romatizmasına kesin tanı konulmasının oldukça zor olduğunu belirten Liv Hospital Algoloji (Ağrı) Uzmanı Doç. Dr. Kader Keskinbora, bu tür romatizmaların yüzde 80 oranında mükemmeliyetçi kadınlar ve işkoliklerde görüldüğüne dikkat çekti. Keskinbora, “Yumuşak doku romatizması (fibromiyalji); boyun, sırt, omuz ve kalçalarda bir türlü geçmek bilmeyen tutulmalar, kas ağrılarına neden oluyor. Üç aydan uzun süren yaygın kas-eklem ağrısı, vücutta bazı hassas ağrılı noktalar, yorgunluk, sabah tutukluğu ile karakterize kronik bir hastalık olan fibromiyalji, her yaşta ve her iki cinste de görülebiliyor. Ancak sıklıkla 25-60 arası ve kadınlarda, erkeklerden daha fazla rastlanıyor. Özellikle mükemmeliyetçi kadınlar ve işkolikler risk altında.” diye konuştu.Uyku bozukluğunun ağrıyı artırdığına dikkat çeken Keskinbora, “Strese bağlı olarak gelişen tutulmalar, beyin ve çevre sinirler arasındaki iletimde görev alan serotonin ve adrenalin gibi bazı kimyasal maddelerde eksiklik veya bozukluğa neden olabiliyor. Vücutta ağrı algılanmasında önemli olan bu maddelerin eksikliği üzerine eklenen, aşırı stres ve endişe ise durumu daha karmaşık bir hale getiriyor. Son çalışmalar depresyon, uyku bozukluğu ve çevresel faktörlerin fibromiyalji yakınmalarını kısır döngüye çevirdiğine dikkat çekiyor.” dedi. Yumuşak doku romatizması tedavisine de değinen Keskinbora, “Tedavide öncelikle serotonin ve adrenalin maddelerini yerine koyan antidepresanların kullanımı büyük önem taşıyor. Beraberinde yapılması gereken boyun, omuz ve sırttaki ağrılı tetik noktalara radyofrekans tedavisi uygulamasıdır. Radyofrekans akımı üreten özel bir jeneratör ve bu akımı dokuya ileten bir radyofrekans iğnesi ile ağrılı tetik noktalara girilerek radyofrekans akımı pulsed modunda 10 dakika uygulanır. Yapılan çalışmalarda başarı yüzde 70 oranındadır. Hastaya uygulama bir kez yapılır ve ortalama 6 ay ila 2 yıl süresi boyunca hastaların boyun ve sırt ağrıları azalır. Pulsed radyofrekans akımı uyguladığı bölgede doku hasarı yapmadan ağrı sağaltımı sağlar, bu nedenle bu işlem hastaya tekrar tekrar uygulanabilir.” ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz