Mumcu'dan, soykırım-301 bağlantısı eleştirisi
ANKARA (İHA) - Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, sözde Ermeni soykırımı ile 301. maddenin bağdaştırmasının 'garabet' olduğunu belirterek, Ortadoğu'da rolü ve etkenliği istenmeyen Türkiye'nin dikkatinin Irak'tan, Ortadoğu'dan, Suriye'den alınıp kendi içine çekilmek istendiğini kaydetti.
Mumcu yaptığı yazılı açıklamada, sözde Ermeni soykırımı yasa tasarılarına yönelik ABD'de yürütülen temaslar sırasında, sözde soykırıma ilişkin 'ABD parlamentosunun takınacağı tavrın Türkiye'nin 301. maddeye ilişkin tavrıyla bağlantılı olacağı' şeklinde mesajlar geldiğini kaydetti. Sözde soykırım ile 301. maddenin bir şekilde bağdaştırılması ve pazarlık konusu yapılmasının, 'başlı başına bir garabet' olduğuna işaret eden Mumcu, burada yapılmak istenenin, Türk kamuoyuna sözde soykırım konusunda bir 'suçluluk duygusu' enjekte etmek ve Türkiye'nin direncini kırmak olduğunu belirtti. Toplumun, bir yandan diasporanın sözde soykırıma yönelik saçma argümanlarıyla, diğer yandan ise sürekli gündemde tutulan 301 ile bunaltıldığını ifade eden Mumcu, "Ne yazık ki hiçbir ülke bu konuda 'tarihin dosdoğru ve dürüstçe anlaşılması' gibi bir arayış içinde olmamıştır. Sözde soykırım bahanesi üzerinden 'rolleri paylaştırılmış bir oyun' sürekli sahnelenip durmaktadır. Toplumun bilinç altına 'sen soykırım yaptın, bunu kabul et' aşılaması da, işte bu oyunun bir parçasıdır" dedi. Ortadoğu'da rolü ve etkenliği istenmeyen Türkiye'nin içine doğru büzülmesi için harekat başlatıldığını savunan Mumcu, Türkiye'nin dikkatinin Irak'tan, Ortadoğu'dan, Suriye'den alınıp kendi içine çekilmek istendiğini belirtti. Mumcu, şunları kaydetti:
"Batı, Türkiye ve Türkler karşısında komplekslidir. Ve tarih göstermiştir ki, Türk-Ermeni olaylarının planlayıcısı da, organizatörü de bizzat batının kendisidir. Türkiye ve Türk milleti bu oyuna gelmemeli, bu tuzağa düşmemelidir. Ve hiç kimse bizden bu konuda suçluluk duymamızı, komplekse girmemizi beklemesin. Türkiye, önüne gelenin her istediğini alabileceği, her istediğini talep edebileceği bir ülke değildir. Ne var ki, hükümetin her konuda ortaya koyduğu zaaf tablosu, Türkiye'ye karşı kimin ne niyeti varsa hepsini ayağa kaldırmış, çıkarlarımız aleyhindeki iştahları kabartmıştır. Zaman, topyekun bir mücadele ve cesaret zamanıdır. Söz konusu olan şey sadece çıkarlarımız değil, çok daha önemlisi onurumuzdur. Tavır konulmalı, ağırlık konulmalı, kararlılık konulmalıdır".
