ŞANLIURFA (İHA) - MÜSİAD Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne yapılmış ve yapılacak en büyük, en kalıcı ve en isabetli teşvikin, bizatihi GAP projesinin kendisi olduğunu söyledi.
GAP İdaresi Başkanlığı tarafından Şanlıurfa'da, "GAP'ta Yatırım ve İş Fırsatları Forumu" düzenlendi. Foruma katılan MÜSİAD Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat yaptığı konuşmada, MÜSİAD üyesi 150 işadamının iş gezisi çerçevesinde Atatürk Barajı ve sulama tünelleriyle Harran Ovası'nı gezip bölge işadamlarıyla ikili iş görüşmelerinde bulunacaklarını hatırlattı. Bolat, GAP'ın bölge ülkelerini de kapsayan ortak bir iktisadi işbirliği, iş bölümü ve kültürel etkileşimin merkezi olarak ele alınması, GAP İdaresi'nin bir "Kalkınma Ajansı" olarak şekillendirilmesi, işbirliği ve ortaklıkların sürdürülebilirliğini sağlayacak altyapının derhal tamamlanması, bölgede ekonomik cazibe merkezleri oluşturulması gibi maddeler içeren bir öneri paketi açıkladı.
MÜSİAD Başkanı Bolat, Türkiye'nin hiçbir telkin ve dayatma olmadan kendi öz kaynaklarıyla hazırladığı, gerek ülke içinde gerekse ülke dışında büyük ilgi uyandıran projenin 2010 yılına kadar bitirilmesinin planlandığını, ancak maalesef çeşitli iç ve dış olumsuzlukların toplam etkisi olarak, aradan geçen 28 yıllık zaman diliminde ancak yüzde 54 oranında gerçekleştirilebildiğini kaydetti. 35 milyar YTL yatırım yapılması planlanan GAP'ta bugüne kadar 19 milyar YTL harcama yapıldığını ifade eden Bolat, "Eğer böyle bir proje tam kapasiteyle çalışıyor olsaydı, ülke ekonomisi şimdiki halinden çok daha iyi bir durumda olacaktı. Projede tamamlanan her aşama, özelde bölge halkına, genelde de Türkiye'ye daha şimdiden sağladığı katkılarla ne kadar yerinde bir yatırım olduğunu kanıtlamaktadır" dedi.
"BÜYÜK TEŞVİK, GAP" Türkiye'nin bölgesel kalkınmaya yönelik en büyük yatırımı olan GAP'ın sulama projeleri tamamlandığında, şimdiye kadar devlet eliyle gerçekleştirilen sulama alanına eşit bir alanın, ilave olarak sulu tarıma açılmış olacağını dile getiren Bolat, böylece bölgede ekonomik hasılayı 4 buçuk misli artıracağını, nüfusu 9-10 milyona ulaşması beklenen bölgede yaşayan yaklaşık 3.8 milyon kişiye iş imkanı doğacağını, Fırat ve Dicle Nehirleri üzerindeki tesislerle Türkiye'nin toplam su potansiyelinin yüzde 27'sinin kontrol altına alınabileceğini ve sulamayla birlikte üretimde de artış olacağını söyledi.
MÜSİAD Başkanı Bolat, GAP'a sahip çıkılarak projenin tamamlanması gerektiğini vurgulayarak, açıklamasına şöyle devam etti:
"Bu proje, sadece günümüzde yaşayanların esenliğine değil, gelecekte yaşayacak olan neslin kaderine de tesirde bulunacak derinliktedir. Yine GAP, sadece Türkiye'nin genelini veya bir bölgesini ilgilendirmemektedir. Bu esasen, komşularımızı da kapsayacak şekilde, bölgede sahip olduğumuz mukayeseli üstünlüklerimizi ve kaynaklarımızı, ortak medeniyet değerlerine sahip olduğumuz komşularımızla ve kardeşlerimizle, bir barış havzası ve bölgesi bağlamında karşılıklı fayda esasına göre kullanma imkanı da verecektir. Bu imkan, bölgenin içine itildiği çatışma ve yıkıcı rekabet ortamını ortadan kaldırarak, varolan pastanın büyümesi ve adil bölüşümüne dayalı bir barış projesine taşıyacak istisnai bir değer ve fırsat olarak ele alınmalıdır. Hatta, tarihi süreklilik ve hafıza bağlamında ele alındığında bu proje, oldukça geniş coğrafyada var olan zengin bir medeniyet birikimini, daha da koruyup geliştirerek insanlığa taşıyacak 'İbrahim'i bir barış projesinin' modelini de barındırmaktadır."
MÜSİAD'IN GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİ Güneydoğu ile ilgili tespit ve önerilerin büyük oranda entegre bir proje olan GAP eksenli olması gerektiğini belirten Bolat, "Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne yapılmış ve yapılacak en büyük, en kalıcı ve en isabetli teşvik, bizatihi GAP projesinin kendisidir. Bundan sonra yapılması gereken; devlet ve özel sektörün güç birliği yapması, doğacak sinerjiyle de bir türlü bitirilemeyen projenin, ülkemize bir an evvel kazandırılmasıdır. Geçmişte yapılan hatalardan ders alarak, aynı sıkıntıları yaşamamak bizlerin elindedir" dedi.
GAP bölgesinin sahip olduğu yer altı ve üstü zenginlikleri bağlamında, başta Iran, Irak ve Suriye'yi kapsayan ortak bir iktisadi işbirliği, iş bölümü ve kültürel etkileşimin merkezi olarak ele alınması gerektiğine dikkat çeken Bolat, "Bu iş birliği, tamamlayıcılık esasına dayalı ortak bir bölgesel üretim ve ticaret entegrasyonunun kurulması ana fikrine dayanmalıdır. Aslında kader, suyu ve petrolü ortaklık zemini yapmıştır. Suya ihtiyaçları vardır, petrolün de dünya piyasalarına aktarılması için Türk topraklarında geçmesi akılcı güzergahtır. Bu işbirliğini daha bir kalıcı zemine taşımak için, siyasi iradenin yanı sıra teknik olarak da bunu mümkün kılmak üzere, ulaşım alt yapısının sağlanması, teknik ve mesleki eğitimi kapsayan mektep-medrese boyutunun projenin aktif olarak içine konulması gerekir" şeklinde konuştu.
Bir çok sektöre hammadde sağlayacak yan sanayiinin bulunmadığını belirten Bolat, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
"Yan sanayilerin gelişmesiyle büyük çaplı üretimle sağlanabilir. Etkin bir teşvik unsuru olarak Hazine arazileri sanayi yatırımları için bedelsiz tahsis edilmelidir. Bölgede planlı kalkınma döneminin eseri olan devlet işletmele0ri suartıracağını, nüfusu ürekli sübvansiyona ihtiyaç duymaktadır. GAP'ta ilk planda elektrik üretimine önem verilmiştir. Fakat üretilen elektrik iyi kullanılmamakta ve üretildiği bölgeye sanıldığı kadar yararlı olmamaktadır. Çiftçiye rehberlik edecek kamu kuruluşları bir birinden kopuk olarak çalışmamalıdır. Bu koordinasyondan yoksun çalışma biçimi, hem çiftçiye hem de ülke ekonomisine zarar vermekte ve tarım alanlarında ne ekilmesi gerektiği konusunda karışıklığa yol açmaktadır. Unutulmamalı ki pazarı en iyi olan bitki pamuktur. Bu yüzden pamuk verimini arttıracak araştırmalara özellikle önem verilmelidir. Bölge çiftçisi teknolojik tarım konusunda eğitilmeli, danışmanlık hizmeti verilmelidir. Tarım üreticilerinin ürünlerini piyasaya en uygun fiyatlarla ve en hızlı şekilde ulaştırabilmesi için gerekli alt yapı sağlanmalıdır."
TEŞVİKLER VE BÖLGE İNSANININ EĞİTİLMESİ Bolat, ulaşımda da sıkıntılar yaşandığını, bu konuda da düzenlemeler yapılması gerektiğini belirtti. Güneydoğuda, ortaklık yapılarının oluşmasını engelleyen faktörlerin ekonomik, siyasi ve toplumsal düzeyde ele alınarak çözüme kavuşturulması gerektiğini ifade ederek, "Bölge insanının ekonomik faaliyet ve girişim için motivasyonu arttırılmalı; devlet, beklentilerin en önemli odağı olmaktan çıkarılmalıdır. Bilinen örnekte olduğu gibi, vatandaşa balık dağıtılmamalı, mümkünse balık tutma öğretilmelidir. Bölgenin zaten yetersiz olan sermayesinin batıya kaçışını önleyecek şekilde ekonomik cazibe merkezleri oluşturmak gerekir. Bu cazibe merkezleriyle ekonomik ilişkili alanlar oluşması sağlanmalıdır" açıklamasında bulundu.
Terör ortamında ortaya çıkan mafya ve uyuşturucu sorununun tamamıyla çözümlenmesine yönelik etkin ve kalıcı tedbirler alınması gerektiğini vurgulayan MÜSİAD Başkanı Bolat, sınır ticaretinin kapsamının daralmasına sebep olan hatalı düzenlemelerin de kaldırılması gerektiğine işaret etti. Bolat, resmi ve özel bankaların KOBİ'lere düşük maliyetli kredi limitlerinin artırılması, ancak gerek kredilerin ve gerekse diğer teşviklerin heba edilmemesi için belli şartların garanti edilmesi gerektiğini kaydetti. Bolat, bölgedeki eğitim ve sağlık hizmetlerinin de süratle iyileştirilmesi, eksik kadroların tamamlanması ve mevcut tesislerin modernize edilmesi gerektiğini söyledi.
Bolat, GAP tamamlandığında ülke ekonomisine büyük katkılar sağlayacağını belirterek, projenin başarılmasının başta bölge halkı olmak üzere tüm ülke insanının özgüvenini artıracağını söyledi. Bolat, MÜSİAD olarak, bu yolda üzerlerine düşeni yapmaya çalışacaklarını da sözlerine ekledi.