Tevazu sahibi kişilere mütevazı denir. Tevazu, kişinin alçakgönüllü olması ve kibirli davranışlardan kaçınması anlamına gelir. Mütevazı, dilimize farklı bir kökenden gelmiştir. Türkçede farklı kökenlerden gelen pek çok kelime vardır. Bu kelimenin kökeni de Arapçadır. Yazımı sıkça mütevazi şekliyle karıştırılan sözcüğün hangi kullanımının doğru olduğu merak konusudur. Akıcı cümleler kurmak, dili doğru kullanmak ve yazım yanlışı yapmamak için kelimelerin doğru yazılışlarını bilmek gerekir.
"Mütevazı ne demek?" pek çok kişi tarafından merak edilir. Mütevazı kelimesi kişinin alçak gönüllü, tevazu sahibi ve gösterişsiz olması anlamına gelir. Kişi kendini küçük görür, başkalarının fikir ve düşüncelerine saygı duyar, kendini abartmaz ve sade bir yaşam tarzı benimser. Mütevazı kelimesi abartısız ve sade eşyalar ve durumlar için de kullanılır. Bu anlamda kullanılan mütevazı yazımı sırasında farklı yazılışlar olduğu görülür. Mütevazi, mutavazı gibi kullanımlara sık sık rastlanır. Bu durum mütevazı doğru yazılışı hakkında çelişki yaşatır.
Kelimeler doğru şekilleri ile yazılmadığı taktirde anlam bozulmaları ve cümle düşüklükleri olur. Dilimizde yazımı yanlış bilinen pek çok kelime vardır. Bu kelimelerden biri de mütevazı kelimesidir. Alçak gönüllü anlamında kullanılan kelimenin doğru yazımı "mütevazı"dır. "Mütevazi" yanlış bir yazım şeklidir. Mutavazı, mütavazı gibi yazılış şekilleri de hatalıdır. Alçak gönüllü anlamına gelen mütevazı TDK kaynaklarında sonunda ı harfi ile yazılır.
Davranışlar ve hareketler farklı şekillerde adlandırılır. Mütevazı sözcüğü de kişinin alçak gönüllü, anlayışlı ve tevazu sahibi olduğunu anlatan kelimelerden biridir. Aynı zamanda "mütevazi" şeklinde de kullanılan bir kelime vardır ve bu kelime de farklı bir anlama gelir. Mütevazi anlamı "birbirine paralel olan" ya da "paralel" şeklindedir. Mütevazi kelimesi eskimiş bir ifadedir. Paralel ya da birbirine paralel olan anlamı için "mütevazi" kelimesi kullanılırken alçak gönüllü anlamı için "mütevazı" kelimesi kullanılır.