İSTANBUL (İHA)- Ergenekon davasının devam eden duruşmasında savunmasına başlanan tutuklu sanık emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin, Ümraniye'de ele geçirilen el bombaları ile bir ilişkisinin olmadığını öne sürerken, Danıştay saldırısında asker kimliğine rağmen isminin gündeme getirilmesi üzerine canına kıymaya karar verdiğini açıkladı.
Ergenekon davasının bugün görülmesine devam edilen 13. duruşmasında Ali Yiğit ve Mehmet Demirtaş'ın ardından tutuklu sanık emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin'in savunmasına geçildi. Savunmasına başlayan Muzaffer Tekin, Ümraniye'de ele geçirilen el bombalarıyla alakasının olmadığını öne sürdü. Tekin, eğer Danıştay saldırısının içine ismi karıştırılmasaydı bu davada sanık olmayacağını iddia etti. Tekin, savunmasına, "Yüce Türk adaletine olan sonsuz güvenimi tekrarlayarak başlıyorum" diyerek başladı.
Yaşadığı haksızlıklar karşısında tanıdığı, tanımadığı birçok kişiden destek aldığını belirten Tekin, "Beni destekleyen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Tutuklu sanık emekli yüzbaşı Tekin, "Kan içip, kızılcık şerbeti içtim diyen babasının ölümünü benden gizleyen 34 günlük eşim en büyük yaşam nedenlerimden biridir. Deniz Feneri davasında sanık olmadım. Ergenekon soruşturmasında sanık olmamdan gurur duyuyorum. Dışarıda beynimin kelepçeli olmasından da burada beynimin hür olması huzur veriyor. Önünüzde ki dava dosyası bilinmeyen bir denklemden doğmuşsa, çözümü çok kolay. Bu dava sizin adalet kılıcınızın bir darbesini bekliyor. Ali Yiğit'i dinlerken asrın davası olarak denen iddianamenin ne kadar trajik komik olduğunu gördüm. İddianamede kin, öfke, para, iftira, porno, biraz darbe, birazda cinayet söylentilerimin olduğunu gördüm. 23 yıl önce askeri mahkemede yargılandım ve aklandım. Görevime geriye iade edildim ve bir onursuzluk yapmadım. O günden sonra etrafımdaki sevgi halkaları genişledi. Yaşamım boyunca şerefli kalmaktan hiç ödün vermedim. 2 yıl önce Danıştay saldırısının kilit ismi oldum. Türkiye'de bu zamana kadar kimseye böyle bir ,iftira atılmamıştı.
Danıştay olayında emekli olmama rağmen asker kimliğim gündeme getirildi. Ondan ötürü canıma kıymaya karar verdim. Bu sorgudan kaçış diye nitelendiren onurlu insanların davranışlarını onursuzlar anlayamaz diye cevaplandırıyorum. Danıştay saldırısının ardından Ergenekon soruşturması süresincede bana yönelik taraflı yayınlar yer aldı. Açık ve net olarak söylüyorum Ümraniye'de ele geçirilen el bombaları ile ilgim yoktur. Bombalarla aylarca aynı evde yaşayan Ali Yiğit'in emniyette verdiği zorla ifade ile buradayım. Danıştay saldırısını gerçekleştiren Alparslan Aslan ile 3-4 kez görüşmüşlüğüm var. Sonuncusu olaydan 1.5 yıl öncedir. Olaydan 9 ay öncede bana Kandil mesajı çekmiştir. Bunun dışında bir ilgi yoktur" şeklinde konuştu.
Muzaffer Tekin, "İddianamede Vatanseverler Kuvvet Güç Birliği'nin kuruluşunda yer aldığım ifade ediliyor. Orayla ilgili bana teklif geldi ancak kabul etmedim. Kuruluşunda yer almıyorum. Fikri Karadağ, Hüseyin Görüm, Oktay Yıldırım ve soruşturma aşamasında ölen Kuddusi Okkır ile olan fotoğrafımda güzel kuru fasulye yapan bir yerde çektirdiğimiz fotoğraftır" diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'ün Tekin'e "Savunman uzun sürecekse yarın devam edelim" demesi üzerine Tekin, "Hay hay Efendim" diyerek yerine geçti.
Duruşmada şu sıralar sanık ve avukatlarının talepleri dinleniyor.