CHP 38. Olağan Kurultay'ı için artık son viraja girdi. 4-5 Kasım'da Ankara Spor Salonu'nda yapılacak 38. Olağan Kurultay için hazırlıklarda sona gelinirken, kulisler de hareketlendi.
DEVRİM KARADAĞ / MYNET ÖZEL HABER
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Divan Başkanlığı'nı yapacağı Kurultay'ın ilk gününde genel başkanlık, ikinci gününde ise Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeliği seçimi yapılacak.
Kurultay'da, yeniden genel başkanlığa aday gösterilecek olan Kılıçdaroğlu’na karşı Grup Başkanı Özgür Özel, eski Parti Meclisi (PM) üyesi akademisyen Örsan Kunter Öymen ve eski milletvekili İlhan Cihaner aday adaylıklarını açıklamışlardı.
CHP'de aylardır konuşulan 'değişim'in ise olup olmayacağı merak edilirken, siyaset kulislerinde kıran kırana bir yarışın beklendiği konuşuluyor.
Mynet'in sorularını yanıtlayan gazeteciler Ali Haydar Fırat, Şaban Sevinç ve CHP'li Gürsel Tekin hafta sonu yapılacak kurultayla ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu.
CHP 27. Dönem İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, 1999 yılındaki seçimlerde baraj altında kalan CHP'nin sonrasında ayağa kalktığı sürece işaret ederken; "Sonuç elde edemedi diye CHP yıkılmış, bitmiş değil. 1999 yılında olduğu gibi şu an CHP'ye katılmak isteyen binlerce insan var." dedi. Tekin, kurultayı Genel Başkan Kemal Kılçdaroğlu'nun kazanacağını düşündüğünü belirtirken gazeteciler Ali Haydar Fırat ve Şaban Sevinç ise 'değişim' olasılığının çok güçlü olduğunun altını çizdi.
PolitikYol Genel Yayın Yönetmeni Ali Haydar Fırat, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
"Hafta sonunda değişimin çok güçlü bir biçimde olacağını düşünüyorum. Çünkü hemen hemen tüm il başkanlarıyla, delegelerle konuşuyorum. Aldığım izlenim bu yönde. Çünkü seçim yenilgisi ve sonrasında ortaya konulan tavır, geniş kesimleri mutlu etmediği gibi partinin kadrolarını da mutlu etmedi. İyi yönetilmediğini düşünüyorlar. Yerel seçime de benzer bir yapıyla gitmek istemiyorlar. O yüzden değişim olasılığının çok güçlü olduğunu düşünüyorum.
Ali Haydar Fırat
Bir umut kırılması, bir yorgunluk var. Bunu değiştirebilecek bir idare de ancak genel başkan değişikliğiyle otaya çıkabilecektir. Kurultay delegeleri de bunun farkında.
Belediye başkanlarının ise ciddi bir ambargosu var Kemal beyden yana. Onların gelecek dönemlerini sahiplenmek için bir çabaları var. Ama bunun Kurultay delegelerine çok fazla yansıyacağını düşünmüyorum. Daha önce Kemal bey, sayın İnce ile yarıştığı zaman 1000'in üzerinde imza toplamıştı ancak 700'ün üzerinde bir oy almıştı. Burada da kaybın daha fazla olacağını düşünüyorum. Özgür beyin daha şanslı olduğunu düşünüyorum.
Yarın öbür gün ise bu değişimin daha da güçleneceğini düşünüyorum.
İki tarafa son derece sağ duyulu süreci götürdüler, Kurultayda da bir gerilim beklemiyorum. Son derece yumuşak geçeceğini bekliyorum. Sayın Özel'in de konuşmasının da bu şekilde olacağını düşünüyorum."
Bizim Tv Yayın Yönetmeni Şaban Sevinç ise yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
"CHP'de değişimcilerin yani Özgür Özel'in İstanbul İl Kongresi'ndeki sonuçla sayın Kılıçdaroğlu'nun önüne geçtiğini düşünüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'nun cumartesi günkü Kurultay'a dezavantajlı olarak girdiğini değerlendiriyorum. Dolayısıyla bir değişim beklentisi oldukça ciddiyet kazanmış durumda.
Şaban Sevinç
Yüksek tansiyon olur ancak bir kavga beklemiyorum. Siyasi rekabetin olduğu, enerjik ve çekişmeli bir kurultay olacaktır. Ancak bir kavga ve kaos beklemiyorum."
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçimi kazanacağını düşündüğünü belirten CHP 27. Dönem İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin ise şu ifadeleri kullandı;
"Cumhuriyet Halk Partisi'nin okulunda yetişmiş, çokça kurultaylara tanık olmuş bir insan olarak; Türkiye'nin beklentisine cevap verebilecek, CHP'nin geleneklerine uygun bir kongre bekliyorum. Umut ediyorum ki böyle de olacaktır. Zaman zaman CHP geleneklerine uygun olmayan çok ağır eleştirileri, söylemler olmuş olsa da umut ederim ki bunlar kurultaya taşınmaz.
Gürsel Tekin
Beklenti olarak tabi ki delegenin iradesine müdahale etmek bugünden bana yakışmaz. Türkiye coğrafyasını,81 ili bilen bir insan olarak şunu söyleyebilirim ki; Evet değişim olmalı, buna bir itirazımız yok. Hayat değişiyor, dünya değişiyor. Mutlak tabi CHP'de değişecektir. Benim gördüğüm kadarıyla Sayın Genel Başkan Kılıçdaroğlu kazanacaktır.
Uzun süredir CHP'ye bir elbise biçildi ve bundan hepimiz de sorumluyuz. Yakıtı bitenlerin yakıt ihmali yaptığı bir CHP'li değilim ben. Çokça dönemler yaşadım. Partimizin baraj altı kaldığı dönemlere de şahitlik ettim. Baraj altı kalan ve sonrasında yok olan yüzlerce parti var Türkiye'de. Ancak CHP 1999 yılında barajın altında kaldığı dönem, 'bitti' denilen dönemde tarihimizin en çok üyeliğinin yapıldığı dönemdir.
Seçim sürecinde ben partinin dışındaydım. Çok da muhalefet ettim, mektuplar yazdım. Ancak anlatamadım. Bugün değişimci dediğimiz arkadaşımızla da temaslarım oldu. Hangi yanlışların olduğunu genel merkez yöneticileriyle de paylaştım. Herkes kusurlu. Kusursuz kimse yok şu anda. İster değişimci ister genel merkez birçok yanlışlar yapıldı.
Ama hayat devam ediyor. Sonuç elde edemedi diye CHP yıkılmış, bitmiş değil. 1999 yılında olduğu gibi şu an CHP'ye katılmak isteyen binlerce insan var. CHP partilerin kutup yıldızıdır. Düşer kalkar ama yine kongreden sonra düştüğü yerden kalkmasını bilecek bir partidir.
150 gündür CHP kongresinin konuşulması tabi bizi sevindiriyor ama Türkiye'nin gerçek gündeminden koptuk bu beni çok üzdü. Türkiye'nin gündemine yangın var, yoksulluk var, sefalet var.
2022 yılındaki verilere göre orta ve ilkokulda okuyan çocuklarımızın 200 bini okulunu bırakmak zorunda kaldı. 140 bin çocuğumuz kayıp. 106 bin çocuğumuz üniversiteyi kazanmasına rağmen kayıtlarını yapamadı. 40 bin çocuğumuz fiilen eğitime ara verdi. Bundan büyük sorun olabilir mi?
Yeni kurulum aşamasında olan bir ülkenin Liberland'ın Cumhurbaşkanı beni ziyarete geldi. Vatandaşlık talepleri açmışlar. Bir şubeleri de Türkiye'de. 90 bin gencimiz başvurmuş ve Türkiye başvuru yapan ülkeler arasında birinci sırada. 90 bin gencimiz geleceği ve akıbeti bile belli olmayan bir ülkeye gitmek için başvuru yapmış. CHP ve bütün muhalefet partilerine sesleniyorum. Türkiye'nin gerçek gündemine dönün kardeşim."