Süper Lig'in 6 ay öncesine kadar el değmemiş bir tek hücresi bile yoktu... Hasan Doğan geldi tüm kulüplerin desteğini alarak... Ama onun da ömrü yetmedi tüm katranı, irini akıtmaya... Şimdi tekrar bir Federasyon Başkanı seçimi, kulisler, dedikodular vs... Umarız eski 'kirli' eller tekrar sarmaya kalkmaz o tertemiz, bembeyaz, masum meşin yuvarlağı...
Şimdi gelelim asıl konumuza; Türkiye Süper Lig'nin fikstürü çekilecek yarın...
Önce birkaç sezon geriye dönelim isterseniz...
Sezon 2004-05 Fenerbahçe-Galatasaray 33. hafta
Sezon 2005-06 Fenerbahçe-Galatasaray 31. hafta
Sezon 2006-07 Galatasaray-Fenerbahçe 33. hafta
Sezon 2007-08 Galatasaray-Fenerbahçe 32. hafta
[
FİKSTÜR YARIN ÇEKİLİYOR](http://spor.mynet.com/sporhaber/detail_news/home.asp?mainPage=0&which=center&type=&id=O1216713568099&ref=futbol&date=22Temmuz2008)
Bu ne şimdi?
Hatırlayın geçen seneyi... Gençlerbirliği-Gençlerbirliği Oftaş maçı ligin ilk haftası... Peki neden "Aman satış olmasın" E peki kardeşim bu fikstürün temizliği nerede? Bağımsızlığı nerede... Haluk Ulusoy Federasyonu o kadar şaibeli ki kendi liginden bile şüphe edip satılabilecek maçları engellemek yerine ilk haftaya alıyor...
Merak ediyorum şimdi... "Ligin ilk 6 haftasında derbi oynanmaz" diye bir kural mı var?
Algısı kıt, zihin erozyonuna uğrayan futbolun çok bilenleri 3 büyüklerin Eylül sonuna kadar Avrupa Kupası maçları olduğunu düşünüyorlar... Peki beyler bu ülkede UEFA Kupası'nı Mayıs ayında Galatasaray almadı mı? Galatasaray Mart ayında Şampiyonlar Ligi'nde Çeyrek Final oynamadı mı... Geçen sene Fenerbahçe Devler Ligi'nde ilk 8'e kalmadı mı? İşte düşüncenin sığlığı, federasyonun kendi evlatlarına, tohumlarına güvensizliği de burada başlıyor...
Peki Avrupa'da bu iş nasıl oluyor? Doğal olarak orada da bu işin temel kuralları var... Örneğin İtalya'ya uzanalım...
Çizme'de Roma, Milano, Torino ve Cenova'da statlar ortak olarak kullanılıyor.
Bu nedenle de takımların çapraz fikstür ile eşleşmeleri gerekiyor.
Aynı stattaki derbiler en son sezondan kaldığı sıra ile devam ediyor... Bilen bilir uzatmayalım...
Süper Lig'de ise iş çok farklı... Bizim fikstürü çeken bilgisayarı da kendimize benzettik...
Bizim fikstürde doğru olan tek şey şu: 3 büyükler aynı hafta İstanbul'da oynayamıyor. Biri mutlaka deplasmanda...
3 Ankara takımı aynı stadı paylaştığından orada da aynı durum var.
Peki derbilere ne oluyor Avrupa'da? Geçen sezon La Liga, Real Madrid-Atletico Madrid derbisiyle başlamadı mı?
Bizim fikstür neden el değmemiş değil! Kim sokuyor elini kolunu bu fikstüre?
Peki yöntem ne bizde?
18 takımlı fikstürde her takıma bir numara atanıyor. O numaralar atanırken de derbi kuralı devreye giriyor. 3 büyükler için 6-8 ve 11 ayrılmış durumda. 3 büyüklere 6'dan ufak bir rakam verilse al sana derbi! Bu da Törkiş Fikstür Çekimi...
Buyrun size ligin son haftalarında Galatasaray-Fenerbahçe ya da Fenerbahçe-Galatasaray derbisi. Bu iki takımdan biri 6 ya da 11 çektiği takdirde kaçınılmaz son. Üstüne bir de geçen sezon Trabzonspor 7'yi çekince olan oluyor. Beşiktaş ile oynayan her takım sırasıyla Trabzonspor ve Galatasaray ile karşılaştı. 3 büyükler dışında kimse kolay kolay şampiyonluk yarışına dahil olmadığı için 6 puanlık derbiyi hatta derbileri 30'lu haftalar sonrasına saklamak demek ki "birilerinin" işine geliyor.
Fikstür gelecek Çarşamba çekilecek. Bütün gazeteler, televizyonlar derbi haftalarını, ilk haftanın programını yayınlayacak. Aynı gün fikstür posterleri verilecek.
Artık ne olur birileri Federasyon'un karşısına çıksın da sorsun: Neye göre, çekiyorsunuz bu fikstürü?
"Dünyanın en büyük derbisi"ni neden 31-33 arasına elleriyle yerleştiriyor birileri? Resmi ağızlar konuşsun da; taraftarın da elbette vereceği bir cevap var...
Evren ALANLI