Kent Hastanesinde genç kızdan alınan bir böbrek baba Taş’a nakledilirken, nakil ekibi ameliyat sonrasında Nimet Taş’a sürpriz doğum günü kutlaması yaptı. Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok, “Vericimiz doğum gününü ameliyatta geçirmişti. Onun unutamayacağı bu doğum gününe bir anı eklemek istedik. Birlikte hem yeni yaşını hem de babasının yeni hayata başlamasını kutladık” dedi.
DİYETLE GEÇEN 5 YIL
Aydın’ın Kuşadası ilçesi Soğucak Mahallesinde oturan, çiftçilikle geçinen Hüseyin Taş yaklaşık 5 yıl önce sağlık sorunları yaşamaya başladı. İdrar yolu enfeksiyonu tanısı koyulan ve antibiyotik tedavisi gören Taş, böbrek nakline gideceği daha baştan belli olan yetmezlik sorununa diyetle başa çıkmaya çalıştı. Hayatından üç beyazı kaldırdı, soğanı, domatesi bile haşlama yedi. Ancak doktor takibinde diyetle geçen yıllar sonucu değiştirmedi. Hüseyin Taş’a son doktor kontrolünde böbreklerinin iflas ettiği ve diyaliz ya da nakil seçeneklerinden birini tercih etmesi gerektiği söylendi. Bunun üzerine Taş, diyalize hiç başlamadan nakil olmaya karar verdi ve İzmir Kent Hastanesi’ne başvurdu. Eşi Perihan Taş (45) kızı Nimet ve üniversite öğrencisi oğlu Reşat (20) canlı verici olmak için gönüllü oldu. Ancak eşi ve oğlu kan grupları uyuşmadığı için donör olamazken, daha ilk tanı koyulduğunda babasına can olmayı isteyen kızı Nimet tam uyumlu çıktı. Testlerin tamamlanmasının ardından 17 Mart’ta hastaneye yatan baba kız, Nimet’in 24 yaşına basacağı 18 Mart doğum günü gününde nakil ameliyatına alındı. Opr. Dr. Uğur Saraçoğlu, Opr. Dr. Işık Özgü başkanlığındaki iki ekip tarafından gerçekleşen operasyonla Nimet Taş’tan alınan bir böbrek baba Hüseyin Taş’a nakledildi.
Baba kız ameliyat sonrasında hızlı iyileşme gösterirken, nakil ekibi doğum gününü ameliyathanede geçiren Nimet Taş’a sürpriz yaptı. Nakil ekibinden nefroloji uzmanı Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok, “Nakil günü verici Nimet Taş’ın doğum günüydü. Bu onun unutamayacağı bir doğum günü oldu, çünkü ameliyathanedeydi. Biz de hastamızın kutlayamadığı doğum gününü en azından bir pasta keserek kutlamak, bu gününü bir anı eklemek istedik. Sürpriz bir kutlama yaptık. Doktorları, hemşireleri hep birlikte hem yeni yaşını hem de babasının yeni hayata başlamasını kutladık” diye konuştu.
KIZIMLA İKİMİZİN DOĞUM GÜNÜ ARTIK AYNI GÜN
Öte yandan böbrek yetmezliği tanısı koyulduğu andan itibaren kızı Nimet’in gönüllü verici olduğunu vurgulayan Hüseyin Taş duygularını şöyle dile getirdi: “Kızıma kıyamıyordum, o yüzden diyet yaptım, diyetime çok dikkat ettim. Yıllarca tuz, şeker, un ve bunlarla yapılan yiyecekleri yemedim. Bütün yemeklerim haşlama olarak pişirildi. Tek yiyebildiğim meyve yeşil elmaydı. Diğerlerini sadece göz hakkı olarak tadabiliyordum. Diyetle nakli ancak 5 yıl erteleyebildim ve sonunda çaresiz kaldım. Allah kızımdan razı olsun, ayağına taş değmesin, evlatlarından daha fazlasını görsün. Evlatlarımın ikisinden de eşimden de Allah razı olsun. Şimdi çok iyiyim, daha da iyi olacağım. Kızım bana doğum gününde can verdi. Ben de ikinci kez doğmuş oldum. Kızımla ikimizin doğum günü aynı oldu artık, bundan sonra birlikte kutlayacağız.”
AYNI TENCEREDEN AYNI YEMEĞİ YİYEBİLECEĞİZ
Babasının nakil olmamak, diyalize girmemek için çok ciddi ve zor bir diyet programı uyguladığını belirten Nimet Taş da, “Babamın durumuna hepimiz çok üzülüyorduk. Babam kendince çok mücadele verdi, özveride bulundu. Emek sarf etti. Ama bunun bir sonu vardı ve biliyordum. Babamın nakil olmasını ve benim böbreğimi almasını çok ama çok istiyordum. Çünkü annemle birlikte en büyük duamız aynı tencereden babamla birlikte aynı yemeği yiyebilmekti. Bu bizim için çok büyük lüks olmuştu. O yüzden çok şükürler olsun artık. Evimize gittiğimizde aynı tencereden aynı yemeği yiyebileceğimiz için çok mutluyum. Allah annemi de babamı da başımızdan eksik etmesiniz. İyi ki varlar, onları çok seviyoruz” diye konuştu.