ADANA (İHA) - Adana Ticaret Odası (ATO) tarafından, ihracattaki teşvik primlerinin yetersizliği nedeniyle son yıllarda üretici kesimde büyük sıkıntılar yaşanmasına neden olan narenciyedeki çıkmazın aşılmasına yönelik çalışmalar yapıldığı bildirildi.
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Baş, yaptığı açıklamada, Türkiye'de yaklaşık 2 milyon 400 bin ton üretilmesine karşın, gerek yurtdışı bağlantılarındaki yetersizlikler, gerekse de yurtiçindeki tüketimin yetersizliği yüzünden dalında kalan narenciyede, halen 25 kilo olan kişi başı tüketimin 40 kiloya çıkarılabileceği, bu şekilde ülke içi tüketim potansiyelinin de 2.8 milyon tona ulaşmasının sağlanarak sorunların aşılmasında önemli katkı yaratılabileceğini ifade etti.
ATO tarafından; konunun kamuoyuna etkili biçimde anlatılarak narenciye üretiminin değerlendirilmesinin yanında, üretici mağduriyetinin önlenmesine yönelik "Narenciye Dalında Kalmasın" adı altında bir kampanya başlatıldığını açıklayan Baş, önlem alınmaması halinde telafisi mümkün olmayan olumsuzluklar yaşanabileceğini kaydetti.
Adana'da, 29 bin 184 hektar alanda 7 milyon 215 bin 976 kök narenciye ağacı bulunduğunu ve yaklaşık 950 bin ton üretim gerçekleştiğini kaydeden Baş, "Adana Ticaret Odası olarak başlattığımız kampanyada ilk etapta toplumu narenciye tüketimine yönlendirmeyi ve özendirmeyi hedefliyoruz. Önümüzdeki günlerde hazırlayacağımız broşür ve afişleri kentin dört bir yanına ulaştırarak narenciyenin yararlarına ve neden tüketilmesi gerektiğine dikkat çekeceğiz. Kentteki işlek caddelere narenciye sıkma makineleri koyarak Adanalılar'a portakal suyu vereceğiz. Bu haftaki Oda Meclis toplantımızda da sembolik olarak tüm üyelerimize narenciye suyu ikram edeceğiz. Çünkü narenciyenin gerçek değerini bulamaması, ülke ekonomisinden çok, bölgemiz ekonomisini olumsuz etkiliyor" dedi.
Konuyla ilgili olarak başta Tarım Bakanlığı olmak üzere, diğer ilgili birimlerle doğrudan girişimlerde bulunarak narenciyedeki ihracat desteklerinin artırılmasını isteyeceklerini belirten Baş şunları söyledi:
"Narenciye ihracatında ve üretiminde maliyeti düşürücü özel önlemlerin alınması hem ihracata hem de üretime önemli katkılar sağlayabilecektir. Ülke ekonomisi için önü açık ve birçok insanımıza geçim kaynağı olan narenciye sektörünün gelişmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır. Bir çok insanımız için önemli bir geçim kaynağı olan bu sektörün zarar görmesine asla müsaade edilmemelidir. Narenciyede ihracat destekleri, dış pazarların geliştirilmesi ve sürdürülmesi adına devam ettirilmelidir. Narenciyede ihracat destekleri sözleşmeli üretime farklı olarak verilmeli, zaman ve miktarı iyi belirlenmelidir. İhracatımızda çok önemli bir engel teşkil eden Akdeniz meyve sineği kontrolü için acil önlemler alınmalı, etkin yöntemler geliştirilmeli ve uygulamaya konmalıdır. İyi tarım uygulamaları, organik yetiştiricilik, biyolojik ve entegre mücadele zorunluluk göstermektedir. Narenciye sektörümüzün ülkesel bir politikası olmalı ve modern teknoloji ve kaynakların sürdürülebilir kullanımı sağlanmalıdır."