NASA, son altı yılın en güçlü güneş patlamasının yaşandığını açıkladı. Bu olay, hem bilim dünyasında hem de genel halk arasında büyük bir ilgi uyandırdı. Güneş yüzeyinde meydana gelen şiddetli patlamanın, Perşembe günü Dünya'daki bazı radyo iletişimini kısa bir süre için devre dışı bıraktığı öğrenildi. İşte güneş patlaması ile ilgili detaylar...
Güneş patlaması veya Güneş püskürtüsü, Güneş'in gaz yuvarında (atmosfer) gerçekleşen şiddetli patlamalara verilen addır. Bu patlamalar milyarlarca megaton gücünde olup, genelde saatte 1.000.000 km/saat hızla hareket ederler.
6x1025 Patlama sonucunda joule'e kadar enerji açığa çıkarabilir. Güneş püskürtüsü nedeniyle Dünya atmosferine normalin üzerinde küçük dalga boylu radyasyon parçacıkları girer. Bu püskürtüler sonucunda yeryüzündeki iletişim ve güç ağları olumsuz yönde etkilenebilir. Güneş patlamaları, Güneş atmosferinin bütün tabakalarını (fotosfer, korona ve kromosfer) etkiler, plazmayı onlarca milyon kelvine çıkarıp elektronları, protonları ve daha ağır iyonları neredeyse ışık hızıyla uzaya fırlatır. Ayrıca bütün elektromanyetik tayfa yayılmış radyasyon üretirler.
Çoğu Güneş patlamaları, şiddetli manyetik alanların fotosfere girdiği Güneş lekeleri gibi aktif bölgelerde oluşur. Güneş püskürtüleri magnetik birleşmelerden dolayı oluşurlar. İlk oluşum ise 1859 yılında gözlemlenmiştir ve Carrington Olayı olarak adlandırılır.
25 numaralı mevcut güneş döngüsü, 2019 yılında başladı ve yaklaşık 2030 yılına kadar devam edecek. Bir araya gelerek takımadalara benzeyen 'güneş lekeleri', yıldızımızın manyetik alanındaki büyük değişikliklerden kaynaklanıyor. Ayrıca Dünya'ya şiddetli enerji patlamaları göndererek, potansiyel olarak uydulara zarar verebilecek ve interneti bozabilecek 'güneş fırtınalarına' neden oluyorlar.
Bu lekeler, aynı zamanda güçlü enerji patlamalarına yol açarak Güneş fırtınalarına neden olabilirler. Bu fırtınalar, uydulara zarar verebilir ve hatta iletişim sistemlerini kesintiye uğratabilir.
Yeni bir araştırma, Güneş maksimumunun, beklenenenden daha erken bir şekilde 2024'ün başlarında yaşanacağını gösterdi. Bu tahmin, NASA'nın 2025 sonları için öngördüğü tahminle farklılık gösteriyor.
Hintli bir araştırma ekibi, IISER Kolkata Uzay Bilimleri Mükemmeliyet Merkezi'nden fizikçi Dr. Dibyendu Nandi liderliğinde, bu yeni tahmini ortaya attı.