Belediye önünde toplananlara seslenen Demirtaş, Hakkâri halkının barış ve özgürlük tutkusunu bütün bölgenin örnek alması gerektiğini belirterek şunları söyledi: “Hakkâri'nin yakılmayan köyü kalmadı. Yüzde 60'ı işsizdir ve bu yüzde 60'ı açlık sınırının altındadır. Hakkâri'de cenaze ve taziyesi olmayan aile yoktur. Buna rağmen Hakkâri, İzmir'e kardeşlik elini uzatıyor, Edirne'ye, Antalya'ya, Trabzon'a barış elini uzatıyor. Bunu temsil ediyorum. Neden bir Kürt cumhurbaşkanı olmasın? Türkiye’de yaşayan Kürtler olarak yıllarca yöneticimiz Türk müdür, Arap mıdır, buna bakmadık. Adil midir, eşit midir buna baktık. Zülme karşı çıktık, ‘Cumhurbaşkanı niye Türk’tür?’ demedik, demeyiz de. ‘Vali niye Türk’tür?’ demedik ve sormadık. Şimdi ben aday olduğumda niye tartışıyorlar. Bir Kürt adil, demokrasi yanlısı olamaz mı? Kürt halkı, demokrasinin öncü gücünü istiyor. Nerede ezilen bir işçi ve halk varsa, bir gün Soma’da, bir gün Roboski’de o acıları birleştirecek bir ülkeye ihtiyaç vardır, bir cumhurbaşkanına ihtiyaç vardır. Bakın Soma’daki faciada Hakkârili Emrulah Armut kardeşimiz de yaşamını yitirdi. Demek ki emeğin, alınterinin rengi aynıdır.”
TEK DİL TEK MİLLET HİTLER SLOGANI
Demirtaş, daha sonra Van’ın Edremit ilçesinde sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geldi ve şu mesajları verdi: “Din işleri devletin işi değildir. Şu anda var olan bize dayattıkları Allah’ın ve onun peygamberi Hz. Muhammed’in bize tevdi ettiği din değil, diyanetin, devletin dayattığı dindir. Tek dil ve tek millet dayatması Hitler’den kalma 1940-1945 Almanya’sından kalma faşist dönemin dili ve sloganıdır. Türkiye’de vatanın bölünmez bütünlüğünün sloganı olarak yutturulan slogan Hitler’in sloganıdır. Milletin kendi içindeki birliği, teklik üzerine değil, çokluk üzerine kurulur. Nar kabuğu birdir, tektir ama içinde binlerce tane vardır. Bunların söylediği Allah’ın emirlerine aykırıdır, insanın ruhuna aykırıdır.”