YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Nejat Ergin: Ünlü Haberlerden Dert Yandı Ama Benden Yardım Istemedi

Kamuoyunda ‘Cübbeli Ahmet Hoca’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün de yargılandığı davanın bir sanığı, yurt...

Kamuoyunda ‘Cübbeli Ahmet Hoca’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün de yargılandığı davanın bir sanığı, yurt dışına kadın getirmek için değil, hayvan ticareti öncesi fiyat öğrenmek için gittiğini söyledi. Kamuoyunda ‘Karagümrük çetesi’ olarak bilinen örgütün yöneticileri Nuri ve Vedat Ergin’in ağabeyi sanık Nejat Ergin de yıllardır kardeşlerinin sıkıntısını çektiğini, kimseyi tehdit etmediğini, Ünlü’nün de kendisinden herhangi bir talepte bulunmadığını anlattı.

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 3 tutuklu sanık ve 11 tutuksuz sanık katıldı. Duruşma başında Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, Tunceli Ovacık’ta silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden başsavcıyı hatırlatarak, “Başsavcı, kalleşçe, alçakça bir saldırıya uğradı. Başsağlığı diliyorum. Faillerinin en kısa sürede yakalanmasını diliyorum.” dedi. Başkan Ekinci’nin bu ifadelerine salondakiler “Amin” karşılığını verdi.

Duruşmada tutuksuz sanık Burhan Adıyaman, savunmasını yaptı. Mahkeme Başkanı, mağdur Fatma Zehra’nın Fas’tan getirilmesine yardım etmekle suçlandığını hatırlattı. Tekstil işiyle uğraştığını ifade eden Adıyaman, 20 yıldır cemaatin içinde bulunduğunu söyledi. Yurt dışına kurbanlık hayvan fiyatlarını araştırmak için gittiğini savunan Adıyaman, Barış Sezek ile birlikte Fas’a gittiğini belirtti. Fas’ta herhangi bir kadın ile tanışmadığını ileri süren Adıyaman, kimseyi Türkiye’ye getirmek için teşebbüs etmediğini, kimseden de böyle bir talepte bulunmadığını kaydetti.

Sanık Mahjouba Demirel’i de Fas’ta tanıdığını söyleyen Adıyaman, kendilerine rehberlik yaptığını ileri sürdü. Bir telefon görüşmesinde sanık Barış Sezek’in sanık Mahjouba Demirel’e, “Burhan enişte soruyor. ‘Benimki gelecek mi? Yoksa boşayacağım’ diye.” şeklindeki ifadeleri hatırlatan üye hakim, “Fatma Zehra isimli kişiyle imam nikahı kıydınız mı?” diye sordu. Adıyaman, “Böyle birşey yok olsa bile bu benim doğal hakkımdır, kıyabilirim. Sevgilim de olabilir. Ama böyle bir şey olmadı. Olmayan bir olayın üzerinden komplo teorileri üretiliyor. Suçsuz, günahsız, ak insanların lekelenmesine mana veremiyorum. Fatma Zehra isimli kadını tanımıyorum. Ayrıca çevremdekiler adımı Orhan olarak bilir. Telefon görüşmesindeki Burhan ben değilim.” diye konuştu.

Mahkeme Başkanı, sanıklar Barış Sezek ve Mahjouba Demirel’e görüşmede geçen Burhan’ın kim olduğunu sordu. İki sanık da hatırlamadıklarını söyledi.

Adıyaman’ın ardından tutuksuz sanık Osman Aydemir, savunmasını yaptı. Mahalle muhtarı olduğunu belirten Aydemir, yurtdışından getirildiği belirtilen kadınların taşınmalarına yardım ettiği iddiaları üzerine, adı geçen kadınların taşınmalarıyla ilgisi bulunmadığını savundu. Taşınma işinin Ünlü’yü ziyarete gelen başka biriyle ilgili olduğunu belirten Aydemir, “Seyit İbrahim hazretlerini kaldığı aparttan derneğin misafirhanesine yerleştirdim. Hocamız, Seyit İbrahim’in dernekte kalması bereket getireceği için orada kalmasını istedi. Kendisi peygamber soyundan gelen biridir.” dedi.

Mahkeme Başkanı, “Telefon görüşmesinde ‘polis eve gidecek değil ya’ gibi ifadeler var. Seyit İbrahim’in polisle ne ilgisi var?” diye sordu. Aydemir, Seyit İbrahim’in polisle bir ilgisi olmadığını, talebelerinin durumunu ise bilmediğini söyledi.

Mahkeme Başkanı, başka bir telefon görüşmesinde Ünlü’nün “Gitti mi mübarekler” dediğini belirterek “Kim bu mübarekler?” diye sordu. Aydemir, “Seyit İbrahim hazretleri ve talebeleri.” cevabını verdi. Başkan Ekinci, “Görüşmenin devamında ‘bu mübarekler ahlaktan geldi’ deniyor. Peki ahlak polisiyle ne ilgisi var?” diye sordu. Sanık Aydemir, bu kısmı hatırlamadığını söyledi.

Davanın sanıklarından Barış Sezek’in kendisini telefonla arayarak yabancılar şubesi tarafından gözaltına alınan iki kadının durumunu sormasıyla ilgili tape sorulan Aydemir, “İki bayanın isimlerini vererek yabancılar şubesinde olduğunu, durumlarının ne olduğunu öğrenmek istediğini söylediği. Yabancılar şubesinden iki kadının ahlak polisi tarafından fuhuşla ilgili alındığını öğrendim ve Barış’a ilettim. Barışın neden sorduğunu sormadım.” dedi.

Tutuksuz sanıklarından Nejat Ergin de savunmasını yaptı. Suçlamaları kabul etmeyen Ergin, örgüt de kurmadığını ileri sürdü. Kimseyi tehdit etmediğini belirten Ergin, Ünlü’nün sevdiği ve saydığı birisi olduğunu söyledi.

Ünlü’nün cemaatine ait derneğe bir defa gittiğini belirten Ergin, “Hocam kendisi ile ilgili sıkıntıları aktardı. Ama benden herhangi bir şey istemedi.” diye konuştu. Ünlü’nün kayınbiraderi ile görüşmesi sorulan Ergin, “Hocam bana ‘Bir yakınım gelecek, konuyu bilmiyorum ama görüşmek istiyormuş bir dinle’ dedi. Geldi bana gömüden bahsetti. Ben kuyumcu olmadığımı söyledim. Güvenliği sağlamamızı istedi. Güvenlikçi olmadığımı söyledim. Devletin bir miktarını kendilerine vereceğini bu nedenle polise gitmesi gerektiğini söyledim.” ifadelerini kulandı.

Telefon tapelerinde geçen ‘merminin adresi yok’ şeklindeki konuşması hatırlatılan Ergin, “Bizden araba almak isteyen birine ‘onlar çeteci’ demişler. Ben de o kişiyle konuşurken onurumla oynanmaması için kullandım. Ben Karagümrük çetesi liderleri olan Vedat ve Nuri Ergin’in ağabeyisiyim. Çeşitli suçları var cezalarını da çekiyorlar. Ama daha kötü biri de olabilirlerdi. PKK’lı olabilirlerdi. Bu çete etiketi üzerimize yapıştı. Kardeşlerimiz yüzünden haksız ithamlara maruz kalıyoruz. Bunun sıkıntısını her alanda çekiyorum. Kız alıp verirken de bu böyle, insanlar beni çete olarak biliyor, iş yapmak istemiyor. Benim onlarla bir ilgim yok. Ben çocuklarıma düzgün bir hayat kurmak istiyorum.” diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler