İsrail, Gazze'ye yönelik saldırılarını sürdürüyor. Her geçen dakika ölü ve yaralı sayısı artarken İsrail, Gazze'ye yönelik kara harekatı hazırlıklarını devam ettiriyor. İsrailli muhalif bir hareket olan Sivil Demokrasi Hareketi, İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara'ya Netanyahu ile ilgili bir mektup gönderdi. İsrail'in Hamas'la ilgili teorisinin tamamıyla çöktüğü belirtilen mektupta "Netanyahu'nun, gelecekte oluşturulacak bir soruşturma komitesinin çalışmasını zorlaştırmak amacıyla delilleri silmeye, belgeleri yakmaya, kayıtları yasaklamaya ve çeşitli önlemler almaya başladığı" dile getirildi.
23.55
İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant, "Gazze'ye yönelik kara harekatının" aylarca sürebileceğini belirtti. Galant "İsrail ordusunu durdurabilecek hiçbir şey yok. Manevranın (İsrail'in Gazze saldırılarına verdiği isim) operasyonel yönü, hava kabiliyeti ve kara harekatından oluşuyor. Gazze'deki kara harekatı, oradaki son savaş olmalı çünkü sonrasında Hamas olmayacak. Bu, bir ay, 2 ay, 3 ay sürebilir ama sonunda orada Hamas kalmayacak." ifadelerini kullandı.
21.25
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın Gazze Şeridi sınırını birkaç metre geçen İsrail askerlerini düşürdüğü pusuda 1 İsrail askeri hayatını kaybetti, 3 İsrail askeri de yaralandı.
18.53
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Hastanelere yakıt temin edilmemesi, 38’i çocuk 1100 böbrek yetmezliği hastasının hayatını tehdit edecektir." ifadelerine yer verildi.
17.00
İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamaya göre Netanyahu, ülkenin kuzeyindeki ordu üssüne gerçekleştirdiği ziyarette, buradaki askerlere hitap ettiği konuşmasında, "bir varoluş savaşı verdiklerini" savundu.
İsrail'in "kuzeydeki tehdidi durdurmak güneyde de Hamas'ı yer yüzünden silmek için" iki savaş yürüttüğünü ifade eden Netanyahu, Hizbullah'ın henüz savaşa girip girmek istediğini bilemediklerini belirtti.
Netanyahu, Hizbullah ve Lübnan'ı hedef aldığı açıklamasında, şunları kaydetti:
"Eğer Hizbullah savaşa girmek isterse 2006 Temmuz Savaşı'nı özleyecek. Hayatının hatasını yapacak. Onu hayal edemeyeceği bir güçle sakat bırakacağız. Bu Hizbullah ve Lübnan için feci olacak. Her türlü senaryoya hazırız."
15.00
BM: Gazze Şeridi'nde yakıtımız 3 gün içinde bitecek. Yakıt olmadan su, çalışan hastane ve fırınlar olmayacak, insani yardım da olmaz.
13.58
İsrail’in Gazze saldırılarında ölenlerin sayısı 266 artarak 4 bin 651'e yükselirken, yaşamını yitirenlerin 1873’ünü çocuklar oluşturuyor.
13.00
İsrail ordusu hem havadan dağıtılan broşürler hem de cep telefonlarına atılan mesajlarla Filistinlilere mesaj gönderdi. İngiliz basınında yer alan haberlere göre mesajda, "Gazze halkına acil uyarı. Gazze'nin güneyindeki varlığınız nedeniyle hayatınız tehlikede. Bölgeden ayrılmayan herkes, terör örgütleriyle bağlantılı kabul edilecek" dendi.
11.55
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir askeri üsteki ziyareti sırasında askerlerden biri "Senin yüzünden üç arkadaşım öldürüldü" şeklinde bağırarak tepki gösterdi.
10.45
Suriye'de Şam yönetiminin haber ajansı SANA'nın askeri kaynaklara dayandırdığı habere göre, İsrail'in yerel saatle 05.25’te Lazkiye'nin batısından, Akdeniz üzerinden ve Golan Tepeleri tarafından Şam ve Halep'teki uluslararası havalimanına roketlerle saldırı düzenlendiği iddia edildi. Şam Havalimanı'ndaki saldırıda bir sivilin hayatını kaybettiği öne sürülen haberde, "Saldırı, iki havalimanının pistinde hasara ve pistin hizmet dışı kalmasına neden oldu." ifadesi kullanıldı.
10.00
Filistin Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’nde düzenlemeye devam ettiği hava saldırıları sonucunda hayatını kaybeden 4 bin 385 sivilin arasında 1756 çocuğun ve 967 kadının bulunduğu aktarıldı. Yaralı sayısı ise 13 bin 561 olarak açıklandı.
08.27
Çin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Bakan Vang, Malezya Dışişleri Bakanı Zambry Abdul Kadir ile telefonda görüşmesinde İsrail ile Filistin arasındaki süregelen çatışmaya dair fikir alışverişinde bulundu.
Çin'in masum sivillere zarar veren, uluslararası hukuku ihlal eden her tür saldırıya karşı olduğunu belirten Vang, "Filistin sorununda daima barışın, uluslararası hukukun, Arap ve İslam ülkelerinin meşru taleplerinin yanındayız." ifadesini kullandı.
Vang, Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) ile Körfez İşbirliği Konseyinin (GCC), Gazze Şeridi'ndeki duruma dair ortak açıklamasını desteklediğini vurgulayarak, "Savaş ve barış söz konusu olduğunda tüm taraflar jeopolitik değerlendirmeleri bir tarafa bırakmalı, vicdana bağlı kalmalı ve savaşa en kısa sürede son verecek bir uluslararası uzlaşmayı sağlayarak daha büyük insani felaketleri önlemeli." değerlendirmesini yaptı.
İsrail-Filistin çatışmasının kökeninde Filistin topraklarının süregelen işgali ve Filistinlilerin devlet taleplerinin uzun süredir görmezden gelinmesi olduğunu vurgulayan Vang, çatışmayı çözmenin temel yolunun iki devletli çözümünün uygulanması ve Filistin ile İsrail'in barış içinde bir arada var olmasının sağlanması olduğunu belirtti.
Vang, Çin'in, Filistin ulusuna meşru haklarının verilmesini ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının etkin şekilde uygulanarak Filistin sorununun yeniden barışçı çözüm yoluna girmesi desteklediğinin altını çizerek, Orta Doğu'da barışa yönelik çabaların sürdürülmesi için Malezya ve diğer barış sever ülkelerle iletişimi güçlendirmeye hazır olduklarını kaydetti.
Malezya Dışişleri Bakanı Zambry de Çin'in ateşkesi, savaşın sona ermesi, sivillerin korunmasını, diyaloğu ve barış görüşmelerini teşvik eden çabalarını takdir ettiklerini belirterek, iki devletli çözüm ve Orta Doğu'da kalıcı barışın sağlanması konsunda hemfikir olduklarını vurguladı.
Malezyalı Bakan, çatışan tarafların en kısa sürede müzakere masasına dönmesinin sağlanması için Çin'in önemli rol oynamasını beklediklerini dile getirdi.
06.00
Netanyahu karşıtı gösterilerde aktif olan İsrailli muhalif bir hareket olan Sivil Demokrasi Hareketi, İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara'ya bir mektup gönderdi.
Hareketin Facebook sayfasından yayımlanan mektupta, Aksa Tufanı "tam bir istihbarat ve operasyonel sürpriz" olarak nitelendirildi.
Mektupta, "Kara Cumartesi günü (7 Ekim) tüm İsrail vatandaşlarını etkileyen güçlü şokun, Netanyahu'nun sorumluluktan kaçmasına engel olmadığı" ifade edildi.
"Netanyahu'nun, gelecekte oluşturulacak bir soruşturma komitesinin çalışmasını zorlaştırmak amacıyla delilleri silmeye, belgeleri yakmaya, kayıtları yasaklamaya ve çeşitli önlemler almaya başladığı" dile getirildi.
İsrail'in Hamas'la ilgili teorisinin tamamıyla çöktüğü aktarılan mektupta, Başsavcı Baharav-Miara'dan, belgelerin yok edilmesini önlemek için derhal müdahale etmesi, yakılan veya silinenleri kurtarması ve Hamas saldırısından önce ve sonraki bilgilerin korunması için çalışması istendi.
Netanyahu'dan söz konusu suçlamalara ilişkin henüz açıklama yapılmadı.
İsrailli emniyet teşkilatı yetkilileri ile siyasiler, saldırıyı öngöremediklerini itiraf ederek sorumluluk üstlenirken Netanyahu, şu ana kadar Hamas saldırısında sorumluluğu olduğuna dair bir açıklama yapmadı.
04.00
Gazze'deki İçişleri Bakanlığının Telegram hesabından yaptığı yazılı açıklamaya göre, İsrail, Han Yunus'taki El-Celal Caddesi'ne hava saldırısı düzenledi.
Saldırıda en az 9 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.
İçişleri Bakanlığının bir diğer açıklamasına göre, İsrail ordusu, Cebaliya Mülteci Kampı'nın batısında Tövbe Camisi ile Gazze'nin orta kesiminde En-Nusayrat Çarşısı'nı da bombaladı. Nusayrat Çarşısı'na yönelik saldırıda ölen ve yaralananlar olduğu ifade edildi.
04.00
Gazze'deki Vakıflar Bakanlığı, İsrail'in camileri hedef alan saldırılarına ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.
Açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 26 caminin tamamen yıkıldığı belirtildi.
İsrail saldırılarında onlarca caminin de kısmen yıkıldığı ya da ağır hasar aldığı kaydedildi.
Bombardımanda Vakıflar Bakanlığı binası, ona bağlı Kur'an-ı Kerim Radyosu binası, Rum Ortodoks Kilisesi gibi bazı sivil noktaların hedef alındığına işaret edilen açıklamada, söz konusu saldırılarda bakanlık çalışanlarından 10 kişinin hayatını kaybettiği ve yaralananlar olduğu bilgisi verildi.
Açıklamada ayrıca İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik devam eden saldırılarıyla uluslararası hukuku çiğnemeyi sürdürdüğü, camilerin bu saldırılardan büyük pay aldığı ifade edilirken, uluslararası kurumlara "Gazze saldırılarının durması için acilen gerekli adımların atılması ve İsrail'in sivillere, camilere ve kiliselere yönelik suçlarının bedelini ödemesinin sağlanması" çağrısında bulunuldu.