Narin'in 8 yaşındayken canice öldürülmesi Türkiye'nin son dönemlerde yaşadığı en acı olaylardan biri olarak hafızalara kazındı. Aylardır beklenen dava süreci dün sonuçlandı. Mahkeme heyeti, "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçunun işlendiğinin sabit görüldüğünü gerekçe göstererek, tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran'ın Türk Ceza Kanunu'nun 37/1, 82/1-d,e, 53/1 ve 63. sevk maddeleri uyarınca ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılmalarına karar verdi.
Davanın en kritik isimlerinden olan ve "itirafçı" olarak anılan Nevzat Bahtiyar ise 4 yıl 6 ay hapis cezası aldı. Bu karar kamuoyunda tartışma doğurdu. Kararla ilgili Mynet'e konuşan avukat Prof. Dr. Ersan Şen, gerekçeli kararın beklenmesi gerektiğini belirtti. Nevzat Bahtiyar için "Belki tutukluluğun devamı yönünde karara itirazla Nevzat serbest kalabilir" değerlendirmesinde bulunan Şen, delillerin toplanması sürecinde ciddi sorunlar yaşandığını, ayrıca dosyanın sübut bakımından zor olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Ersan Şen'in Narin Güran cinayeti davasıyla ilgili açıklamaları şu şekilde:
"Kamuoyunun yakın ilgisini ve merakını çeken Narin Güran dosyasının ilk aşaması bitti. Mahkeme; anneye, amcaya ve abiye, Narin’i iştirak halinde öldürdüklerini kabulle ağırlaştırılmış hapis cezası verdi. İnfaz Kanunu m.108/8 gereğince ceza kesinleşirse infazı 39 yıl, ancak bu süreden sonra koşullu salıverilme gündeme gelebilir.
Bu cezalar otomatik olarak istinafa tabi, çünkü 15 yıl ve üstü hapis cezasına ilişkin karar istinaf edilmese bile, dava dosyası kendiliğinden bölge adliye mahkemesini gider. Nevzat’ın cezası 4 yıl 6 ay olduğu için otomatik olarak istinafa gitmez, ama muhtemelen tüm taraflar bu kararı istinaf edeceklerdir.
Şu an elde kısa karar var, Mahkemenin bu kararlara hangi kabulle ve delillerle ulaştığını anlamak için, kısa zamanda yazıp dava dosyasına koyacağı gerekçeli kararı görmek lazım.
Bence asıl önemli olan; suça iştirakin nasıl ortaya koyulacağı, olay anlatımı nasıl olacak, yani kim, ne yaptı, hangi sanık icra hareketine, nasıl katıldı, neden sanık Nevzat’ın öldürme suçuna iştirakten beraatına karar verildi, savunma ve ek savunma haklarına tam manası ile riayet edildi mi?
Tüm kamuoyu Narin Güran’ın neden öldürüldüğünü merak ediyor, sayın Mahkemenin bu konuda gerekçeli kararına ne yazacağını merak ediyoruz, ancak bu suç bakımından öldürme sebebi önemli değil.
Kısa karara baktığımızda; TCK m.81’le başlayıp m.82 demesi hatalı, kabule göre doğru olan Salim için m.82/1-e, anne ve abi için m.82/1-d,e. Salim için suçun nitelikli hali maktulün çocuk olması iken, diğer iki sanık için evlat ve kardeş olması da önemli.
Ceza süresine, tutukluluk zamanına, 4 yıl 6 aylık hapis cezasının infaz süresine baktığımızda, Nevzat’ın tutukluluğu yerine adli kontrol uygulanarak kalkmalı idi. Kamuoyunda sanığın güvenliği ile ilgili duyulan endişenin dile getirildiği görülmekte, fakat bu durum tutukluluğun devamı için yasal gerekçe olmaz. Ancak yine de Nevzat yönünden 4 yıl 6 ay ceza verip tahliye etmemesini anlayabiliyorum, aslında tahliye edebilirdi, belki tutukluluğun devamı yönünde karara itirazla Nevzat serbest kalabilir. Asıl sorun tehdit altında işlediğini, yani Nevzat’ın çocuğun cesedini amcanın tehdidi ile sakladığının kabulü sorunlu gözüküyor. Amcanın tehdidi ile Nevzat’ın delil gizleme fiilini gerçekleştirdiği zapta yazılmış, bu durumda tehditle suç işlenmişse TCK m.28 gereğince ceza vermek zorlaşır.
Takdiri indirim uygulanmama gerekçesi zayıf geldi. Sırf inkar savunması yapmak, TCK m.62’nin tatbikine engel değil. Otomatik olarak üç sanık yönünden karar istinafa tabi, ama istinaf mahkemesinin işi de kolay değil.
Mahkemenin gerekçeli kararı çıktığında olayın oluşunu nasıl kabul ettiğini ve şüpheyi sanıklar aleyhine nasıl yendiğini görmek mümkün olur, deliller yeterli mi değil mi, CMK m.223/5’e göre sanıklardan üçünün öldürme suçunu işlediklerinin sabit olduğu sonucuna nasıl ulaşıldığı gerekçeli karardan anlaşılır.
Buna göre Nevzat Bahtiyar serbest kalabilir. Gerekçeli karar önemli, bakalım Mahkemenin olayla ilgili kabulü nasıl olacak?
Önemli bir davanın ilk aşaması makul sürede tamamlandı. Rahmetli Narin’in bulunma sürecinde, delillerin toplanmasında ciddi sorunlar yaşandı. Kamuoyu süreci çok yakından takip etti. Bu sırada peşin kararlar verildi, toplum bir an önce bir sonuç istedi. Hukukun evrensel ilke ve esasları zorlandı, suçsuzluk/masumiyet karinesi gözardı edildi. Bunlar önemli meseleler, hatta dosyanın iyi takip edilmediğine dair iddialar ileri sürüldü. Hep dediğimiz hukuku ve yargıyı beklemek lazım.
Bundan sonra istinaf süreci başlayacak, temyiz, yani Yargıtay için daha erken. Sübut bakımından zor bir dosya. Umarım adalet bir an evvel gerçekleşir. Sonuçta; bir çocuğumuz katledildi, çok yakın akrabalarının işin içinde olduğu söylendi, sanıklar ise kasten çocuk öldürme suçunu inkar ettiler. Nihai sonuç için biraz daha beklemek lazım.
Çocuklarımızı iyi korumamız, suçları da işlenmeden evvel önlememiz temel görevini olmalı. 8 yaşında bir evladımızı kaybetmek çok acı!
Hüküm açıklamasına herkes katılamadı, muhtemelen sayın Mahkeme hükmünü açıklarken duruşma salonunda ve koridorda izdiham olmasını, tatsızlık yaşanmasını istemedi, güvenlik kaygısı hissetmiş olabilir, ama Kanun gereği hüküm aleni tefhim olmalı, buna herkes katılabilir. Bu usul başka davalarda da uygulanıyor, yani hüküm açıklanırken sadece taraflar ve avukatları duruşma salonuna alınıyorlar. Gerçi eskiden daha kötü idi, hüküm için verilen aradan sonra çıktısı alınmış kısa karar avukatlara verilebiliyordu. Usul ve usuli güvenceler çok önemlidir, ne olursa olsun usulden sapılmamalıdır. İddia ve savunmalar alınmalı ve sonrasında önünde ortaya koyulup tartışılmış delillere göre mahkeme bir karara varmalıdır."
Okuyucu Yorumları 6 yorum