Numan Kurtulmuş: 'Uzlaşacağız' Diye Milleti Oyalamaya Kimsenin Hakkı Yoktur

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Gönlümüz uzlaşma ile bu Anayasa çıksın istiyor ama ‘uzlaşma arayacağız’ diye ‘uzlaşmaya ulaşacağız ‘diye milleti oyalamaya kimsenin hakkı yoktur.” dedi.

Kurtulmuş, AK Parti Genel Merkezi’nde Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Dr. Hicran Kazancı’yı ile görüştü.
Gazetecilerin yeni Anayasa ile ilgili sorularına cevaplayan Kurtulmuş, “Yeni anayasa bütün partilerin vazifesidir. Bütün Türkiye siyasetinin vazifesidir. Millet 1983’ten bu yana yeni anayasayı tartışıyor. Bu milleti oyalamanın kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum. Eğer bunu katılımcı bir şekilde yapabilirsek Türkiye için büyük bir adım olacaktır. Bütün partilerin katkısını olmasını isteriz. Milletlerin anayasası olur. Anayasalar milletle devlet arasında ki sözleşmelerdir. Bunun için ila nihaiye beklenemez milletin vakti heba edilemez. Milletle dalga geçer gibi anayasa çalışmaları ile millet vakit kaybedemez. 2010 yılında millet son tarihi koymuştur.” açıklaması yaptı.

“IRAK’IN İÇİŞLERİNE KARIŞMADIK”

Kurtulmuş, Irak’ta bulunan Türkmen vatandaşları ile gönül bağları olduğunu söyledi. Kurtulmuş, “ Bizim bu yakın ilişkilerimiz Irak’ın içişlerine karışmak şeklinde hiçbir şekilde olmamıştır ve olmayacaktır. Türkmen kardeşlerimizin de siyasi süreçlere eşit şekilde katılmasını Irak’ın geleceğinde söz sahibi olmalarını istiyoruz. Sözlerinin etkilerinin olmalarını istiyoruz. Bütün bölge ülkeler hassas bir süreçten geçiyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti olarak Irak’ın toprak bütünlüğü etnik ve mezhebi farklı insanların siyasette ve yönetimde temsili üzerinde hareket ediyoruz. Farklıkları sağlayan husus Irak merkezi yönetiminde herkesin temsil edilmesidir. Bu bölgesinde ki istikrar dünya barışının temel koşuludur.” diye konuştu.
Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Dr. Hicran Kazancı da Irak’taki gelişmelerden dolayı ziyarette bulunduklarını ifade etti. Kazancı ,“Türkmeneli bölgesinde meydana gelen olaylar Irak’taki krizin derinleşmemesi için ve akan kanın durması için en önemli ülke Türkiye’dir. Türkiye bütün gruplara eşit olduğunu gösterdi. Kimlik ve mezhebe bakmaksızın yardım etti. Sünnilerin siyasete katılımını sağladı.” dedi.