İstisnasız hepimiz bir veya öteki şekilde bir Atari almışızdır hayatımızın bir evresinde elimize. Ya bizim evde vardır, ya bir arkadaşımızın Atarisidir... Bize gelen şeyler aslında "atari" değildi, zira Atari, vakti zamanında ülkemize 2600 modeliyle girmiş, çok popüler olduğu için de Selpak gibi bir şey olarak ürünü tanımlamaya başlayan bir terime dönüşmüş eski bir platform.
Bize gelenler çoğunlukla Nintendo'nun NES adlı platformunun Çin yapımı çakmalarıydı. En popülerleri de Micro Genius'du muhtemelen.
Micro Genius'lar, hemen hemen her şeyde olduğu gibi NES'i meşhur silahında da taklit ediyorlardı. Aslen adına "Nintendo Zapper" denen bu silaha, Amerika'da halk arasında light gun yani ışık silahı da deniyordu ki; zaten ipucumuz burada gizli. Bu silahlar Micro Genius'larla memlekete de geldi, oyunlar da aşağı yukarı aynıydı. Wild Gunman, Shooting Range, ve Duck Hunt.
Peki tamam, da, nasıl çalışıyordu bu meretler?
O silahların içi, kabaca şu gördüğünüz şekilde. Bizim aşağıda işaretlediğimiz bir adet mercek var. O mercek, ışığı alıp, içerideki fotodiyota aktarıyor. Fotodiyot, ışığı elektrik akımına dönüştüren bir şey. Fotodiyotun arkasında bir çip var, aşağıda da atariye komut yollayan tetik var. Bütün mesele bu mercek, fotodiyot ve o silah-atari ilişkisinde gizli. 
Siz silahı bu ekrana doğru doğrultuyorsunuz. Siz tetiğe basana kadar bir sıkıntı yok. Ama evde hala bir atariniz varsa, bir kurun, deneyin, bakın tetiğe basınca göreceksiniz, nasıl minnak bir flaş patlıyor bir anda. O flaş patlaması esnasında, ekran şuna dönüşüyor: 
Ekranda vurulması gereken hedefler, siz tetiğe basınca oyun tarafından bir mili saniyeliğine beyaz birer kutucuk olarak tanımlanıyorlar. Ekran da onlar haricinde tamamen kararıyor. Eğer o esnada, silahın merceği aydınlık bir şey aydınlarsa, arkasındaki fotodiyot sayesinde silah atariye hedefin vurulduğu uyarısını gönderiyor. Eğer karanlığa isabet ederseniz ise fotodiyot bir ışık almadığı için, o uyarı gitmiyor.
İşte o silahlar böyle çalışıyor sevgili okurlar. Geekyapar amme hizmeti out!
