Seçim arifesindeki beyaz eşya yardımları, muhalefeti olduğu kadar AKP'nin belediye başkan adayının da tepkisini topluyor. 40 yaşındaki Cihan Açıkgöz, "Tuncelililer onurlu ve gururludur, oyunu kimseye satmaz. Eşyalar keşke seçimden önce değil sonra dağıtılsaydı. İnanın bana yardımlar olmasaydı, seçimi kesinlikle kazanırdık. Ama şimdi iş zora girdi" diyor.
AKP Tunceli belediye başkan adayı Cihan Açıkgöz 40 yaşında. Tunceli'de doğup büyümüş. Bölgede herkes tarafından sevilen Alevi bir işadamı. Bizi neşeli türküler, deyişler söyleyerek karşıladı. Yüzü hep gülüyor. 1998'de TRT'nin düzenlediği Türk Halk Müziği ses yarışmasında birinci olmuş. "İyi bağlama çaldığını" söylüyor. Bir yıl sonra da, henüz 30 yaşındayken DSP Tunceli milletvekili adayı oluyor. O tarihte Apo'nun yakalanması Ecevit'e bütün Türkiye'den oy yağdırırken, Tunceli milletvekili adayı Açıkgöz'e seçim kaybettiriyor. İkinci kez şansını AKP belediye başkan adayı olarak deniyor ama bütün Türkiye'de oy getiren "sosyal yardımlar" Tunceli'de ters tepiyor. Valinin YSK uyarısına rağmen seçime bir ay kala beyaz eşya ve mobilya dağıtması planlarını bozmuş. Artık yıllardır sokaklarını gezdiği Tunceli'de başının üzerinde "Tuncelilerin oyu satılık değildir" afişleri var.
Başbakan'a ‘Düzeltin bu işi' diye haber gönderdim
Vatan Gazetesi'nin haberine göre, Açıkgöz'e önce bu durumu nasıl değerlendirdiğini sorduk. Tepkiliydi, "Beyaz eşya dağıtımı beni çok zor durumda bıraktı" diye isyan ediyordu: "Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya milletvekili Hüseyin Tanrıverdi'ye söyledim. 'Başbakana haber verin, bu iş bizim için iyi olmadı. Gereğini yapın, düzeltin'dedim. Tunceli'de olanları AKP'nin yol kazası olarak kabul ediyorum. Tunceliler onurlu ve gururludur, oyunu kimseye satmaz. Oyunun rengini hiçbir zaman buzdolabına değişmez. Dağıtılan eşyalar keşke seçimden önce değil sonra yapılsaydı. İnanın bana bu olay başımıza gelmeseydi, seçimi kesinlikle kazanacağımızı size söylerdim. Ama şimdi iş zora girdi. Şikayetlerimiz Başbakana kadar gitti."
Bizim pankartların valilikte ne işi var?
Açıkgöz, Valilik il özel idaresi binasından çıkan AKP ilçe örgütlerine ait 5 pankartla ilgili de yakınıyor. "Bizim afişlerimizin orada ne işi var. Anlamış değilim. 25 Ekim'de Başbakan Tunceli'ye geldi. Saat 12'de Merkez ilçemizin kongresi vardı. Saat 14'te de toplu açılışlar yapıldı. Toplanırken partimizin " hoş geldiniz " bayraklarıyla, valiliğin bayrakları birbirine karışmış. Toplayan görevli de özen göstermemiş" diyor.
Halka ‘AKP'yi değil beni muhatap alın' diyorum
Açıkgöz'e sokakta sık duyduğumuz "Cihan AKP'den değil, bağımsız aday olsaydı oyumuzu alırdı" sözünü aktarıyoruz. Açıkgöz: "Hemşerilerimin muhatabı AKP değil Cihan Açıkgöz'dür. Kazanırsam Tunceli'nin başkanı olacağım. Hacıbektaşı Veli'nin 'ayağa kalkacaksan, hizmet için kalk'anlayışı ile yola çıktım. İl Başkanları toplantısında Başbakana 'Size Tunceli'yi alırım' diye söz verdim. O da bana yatırım sözü verdi. Diyelim başkan oldum ve verilen sözler unutuldu, o zaman AKP bir daha Tunceli'yi unutsun. Açıkgöz'e Başbakandan Tunceli için hangi yatırımların sözünü aldığını soruyorum. Önce gerçekleşenleri anlatıyor: "Bir yıldır il başkanıyım. Bu süre içinde 80 yıllık rüyamız olan Tunceli Üniversitesi'ni kurduk. Rektörünü atadık. Üç fakülte ve iki meslek yüksek okulundan oluşuyor. Elazığ-Tunceli-Erzincan duble yol çalışmaları başladı. 150 yataklı yeni devlet hastanesinin ihalesi yapıldı. Temeli bu yıl atılacak. Mameki köprüsünü hizmete açtık. Çevre yolunun sıcak asfaltı yapıldı. Tunceli Fen Lisesi hizmete açıldı. Sağolsun Valimiz de çalışkan biz de yardımcı oluyoruz ".
En büyük projemiz ‘arıtma tesisi' olacak
Tunceli'nin en acil ve en önemli projesi atık su arıtma tesisi. Munzur suyu yörede kutsal sayılmasına rağmen tam 9 noktadan şehrin kanalizasyonu nehre akıtılıyor. Mevcut DTP belediyesi, proje ve yer seçim safhasını bitirmiş ancak 20 milyon TL'lik proje finansmanını çözememiş. Üstelik yanlış yer seçimi nedeniyle halkın itirazı var. Açıkgöz ise kendi başkanlığı döneminde bu yatırımın hiç sorun olmayacağını şöyle anlatıyor. "Tunceli'de en çok beklenen yatırım arıtma tesisidir. Maliyeti 20 milyon TL. Belediyenin bütçesi 8 milyon TL. Onun da yüzde 52'si personel giderleri için harcanıyor. Belediyenin kendi bütçesiyle yapabileceği bir iş değil. Bu konuda Çevre ve Orman bakanlığı ile görüştük yatırım sözü aldık. " Açıkgöz, " Kitabım var. Üzerine 5 yıl saklayın. Daha fazlasının gerçekleştiğini göreceksiniz diye yazdım " dediği seçim broşüründen Ankara'nın desteğiyle yapacağı yatırımları anlatıyor: "Yurt binasının temelini atacağız. Sadece projesi 700 bin TL. 3 milyon TL'ye yakın kamulaştırma bedeli ödenecek. Her yıl giderek artan miktarda Ankara'dan 15-20-25 milyon TL ödenek alacağız. Güneydoğuyu Karadenize bağlayan Elazığ-Tunceli-Erzincan duble yolunun 15 kilometresinin yol genişletme çalışması bitti. 30 kilometresinin viyadük köprü gibi işleri bitti. Şu ana kadar 4 milyon TL harcandı. 2012'de bittiği zaman maliyet 150 milyon TL'yi aşacak. 150 yataklı devlet hastanesinin ihalesi bitti. Bu yıl temeli atılacak ve 24 milyon TL'ye mal olacak . Çevre yolundan şehir merkezine gelen yolun sıcak asfaltını yaptık. 4 milyon TL'ye mal oldu . Hozat-Ovacık karayolu ihalesi 18 milyon TL'ye yapıldı. Son üç yılda sadece Köydes projesi için 57 milyon TL para geldi.
Başbakan'la iddiaya girdik
AKP'li başkan adayı Açıkgöz, İzmir'de adaylığı açıklandığı gün Başbakanla iddiaya girmiş: "Seçimden önce programınızda yok ama 30 Mart'ta Tunceli'de miting yapmaya söz verin" dedim. Başbakan, "Sen seçimi kazan, söz, 30 Mart'ta halka teşekkür gezilerine Tunceli'den başlayacağım" dedi.
Vali Yaman'ı Baykal değil Arınç yer!
Tuncelİ Valisi Mustafa Yaman ile ilgili tartışma meydanlara taşındı. Erdoğan, "Valimi sana yedirtmem" derken, Baykal Kırşehir'den yanıtladı: "Vali yemem, yersem höşmerim yerim." Baykal haklı. Tunceli izlenimlerimiz arasında Vali'nin AKP'nin "iç meselesi" olduğu da var. Sadece AKP Genel Başkan Yardımcısı Murat Mercan'ın kayınbiraderi olması değil, aynı zamanda eşinin EPDK'da, kızının ise AKP Gençlik kollarında çalıştığı şehirde konuşulanlar arasında. Tunceliler Vali'nin "müfettiş marifetiyle" değil sadece "Bülent Arınç" kriterleriyle yerinden olacağına inanıyor. Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'nin istifasını isteyen Arınç, "Bizi iki şey yaralar, para ve ahlaka aykırı şeyler" diyerek, siyasilerin akçeli işler ile kadınlardan uzak durması gerektiği mesajını vermişti. Cihan Açıkgöz Ankara'ya "Tedbir almazsanız, Tunceli'yi kazanamayız" mesajını verirken, bir başka mesaj daha veriyor, "Burada bir Tunceli varsa, dışarıda 5 Tunceli var. İstanbul'da Maltepe, Gazi Mahallesi , İzmir'de Balçova, Bornova, Mersin, Elazığ, sadece yurtiçi değil yurtdışında da on binlerce Tuncelili alevinin gözü kulağı burada. Seçime kadar " AKP'ye oylarınızı satmayın " baskısı yoğunlaşacak. Açıkgöz'ün, " Bu baskının etki alanı diğer illere de sıçrayacak " dediğini anlıyoruz. Başkan adayı Açıkgöz genel merkeze, " gereğini yapın " derken 'Vali'yi görevden alın" mı demek istedi? Bunu önümüzdeki günlerde anlayacağız.
Tunceli'de seçimi hangi parti nasıl kazanır?
Tuncelİ'de hesaplar "13 bin seçmen sandığa gider, 12 bin geçerli oy kullanılır" tahmini üzerinden yapılıyor. DTP, SOL BAĞIMSIZ ADAY ÇIKARMAZSA AVANTAJLI: Geçen dönem 3 bin 792 oyla seçimi kazanan DTP'nin artıları arasında "çalmamak, hırsızlık yapmamak" ve "işçi ücretlerini aksatmamak" var. Başkan Songül Erol Abdil yeniden aday değil. Yerine DTP İstanbul Kadıköy ilçe eski başkanı Edibe Şahin aday oldu. Tunceliler DTP'nin "kadın kotası" ve "merkezden atama" uygulamalarına tepkili. Tunceli'nin sol örgütleri bağımsız adayla rakip olursa DTP'nin işi zor. Nitekim bağımsız aday Murat Kur, "Mertçe yarışsın, DTP'nin rakibi benim" diyor. DTP'nin kaybetmesi, AKP'nin kazanması ihtimali belirirse "örgütün dağ kadroları duruma müdahale eder" fısıltıları şehirde dolaşıyor.
AKP'yi aşiretler ve memur kurtarır: Parti yöneticileri Merkezde 1400 kayıtlı üye bulunduğunu söylüyor. 700 emniyet mensubunun oylarını da kendi hanelerine yazıyorlar. 1700 TSK mensubu rütbeli subayın alt kadrolarından gelecek oylara da bel bağlamış durumdalar. AKP yöneticilerinin ifadesiyle "Seçim sandıkta kazanılacak. Yani sandıklar açılmadan hiçbir şey belli olmaz." AKP yöneticilerine göre destek sözü veren aşiretlerle, memurlar sandıkta fikir değiştirmezlerse seçimin mutlak galibi AKP.
CHP yabancıların oyuyla galip gelir: CHP de geleneksel oylarının yanı sıra en çok "yabancı oylara" güveniyor. 2004 seçimlerinde olduğu gibi yabancı oylar, seçimin son gecesi DTP ve AKP'ye karşı oylarını blok olarak CHP'ye yönlendirirse, seçimin galibi Mazlum Arslan olacak. Arslan 2004'te DTP adayının seçimi kazanmasından önce Tunceli'nin belediye başkanıydı.
Tunceli'nin TÜSİAD'ı!
Tunceli Sanayici ve İşadamları Derneği'ne "çat-kapı" girdiğimizde yönetim toplantı hazırlığındaydı. Bizi Cengiz Yüksel ve Recai Ergün karşıladı. Daha sonra gelen Başkan Baran Gündoğan ve Fikret Küçüközer'le koyu bir sohbete başladık. TUNSİAD geçen yıl kurulmuş. 9'u kurucu 18 üyesi var. Yarısı daha sonra "Siz TUSKON destekli Fethullahçı bir grupsunuz diyerek" istifa etmiş. Bizim dışımızda toplantı mevcudu 4 kişi. Başkan Baran Gündoğan bu durumu şöyle açıklıyor. "Tunceli'de konuşacak bir şey olmadığı için toplantı yapmak çok zor. Günboyu birlikte olduğumuz için toplanınca konuşacak bir şey bulamayız. Ayrı geçirdiğimiz zamanlarda neler olup bittiğini de hemen duyarız. Kahvelerde de durum aynı. Gençler oturup sohbet etsin diye cafe'ler açıldı. Konuşacak bir şey olmayınca oyun kağıdı, okey istemeye başladılar ve hepsi kahveye döndü."
Başkan Baran Gündoğan, inşaat işleriyle uğraşıyor. Gündoğan, "AKP'nin milli görüşten gelen insanlardan oluştuğunu biliyoruz ama Tunceli'nin karakterini değiştiremez. Tunceli kimliğine yönelik tehdit algılarsa destek vermez.
Tunceli'ye Reina gelsin
Tuncelili sosyal demokrat kişiliklerini koruyarak başka partilerde yer alır. AKP'nin yüzde 50 oy potansiyeli var. Hepsinin milli görüşçü olduğunu söyleyebilir miyiz? Bu derneğin kuruluş amacı. kaynakları dışarıya kaptırmamak ve dışarıdaki Tuncelili işadamlarının burada yatırım yapmasını sağlamak. Tunceli'de neden bir Reina yapılmasın. Tunceli'de sanayi tesisi diye sayabileceğiniz, un fabrikasıyla, tuğla fabrikası var. Yüzde 30 kapasiteyle çalışırlar, 15'er kişi istihdam ediyor. Bir de bal paketleme ile Munzur Su pet şişeleme tesisi var. Oralarda da 10'ar kişi çalışıyor" diyor.
İş adamları ne diyor?
Tinerci çocuklar en büyük sorun
Otelci Seydali Bulut: "Geçen yıl genç bir kıza rahatsızlık verdiklerini gördüğüm dört sokak çocuğunu uyarmak ve engellemek istedim. Ancak güpegündüz, öğlen saatlerinde bu çocukların bıçaklı saldırısına uğradım. Saldırıda yüzüm dahil vücudumun çeşitli yerlerine tam 17 bıçak darbesi aldım. Bu sorun sosyal hayatı tehdit eder boyutta olduğu halde kimse çözmeye çalışmıyor. Ben artık bu çocuklar dağa çıkmasın diye göz yumduklarını düşünüyorum. Tunceli'yi gelecekte bekleyen en büyük tehlikelerden biri budur. "
Daha beyaz eşyaların faturasını bile kesmedik
Tunceli Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Cengiz: "Ben aynı zamanda beyaz eşya bayisiyim. Vali Bey beni "İşgal ettiği makamı şahsi menfaatleri için kullanıyor" diye suçladı. Bütün sorun şuradan çıktı. Nazımiye'de 1.2 milyon TL değerinde beyaz eşya dağıtılacaktı ve orada bayi olmadığı için buradaki iki firmadan aldılar. Oysa biz 6 firmayız. Üstelik aldıkları firmalardan birinin sahibi AKP yönetiminde. Biz buna itiraz ettik. Dağıtılacak eşyaların yüzde 20'si dağıtılmadı. Seçimlerden sonraya kaldı. Faturayı da devlete daha kesmedik."