LONDRA/NEW YORK/WASHİNGTON (ANKA) – ABD Başkanı Barack Obama'nın, Türkiye ziyareti sırasında verdiği mesajlar, yabancı basındaki geniş haber ve yorumlara konu olmayı sürdürüyor.
Washington Post, Obama'nın "maço olmayan bir diplomasi" uyguladığına dikkat çekerken eski ABD Başkanı Rooselvelt'in, dış politikasındaki "Tatlı konuşalım ama büyük bir sopa taşıyalım" yaklaşımını anımsattı. The İndependent "Türkiye kırsalında laiklik ölüyor" savına yer verirken Financial Times, Obama'nın "soykırım" sözünden dönmeye çalıştığı yorumunu da yaptı. New York Times ise, Türkiye'nin din kimliği konusunda kendi kendisiyle savaşta olduğu görüşünü dile getirdi.
-WASHİNGTON POST: "OBAMA'NIN MAÇO OLMAYAN DİPLOMASİSİ"
Washington Post yazarı Kathleen Parker, "Obama'nın maço olmayan diplomasisi" başlıklı yorumunda "Şimdi Obama'nın dünyası var" derken eski ABD başkanlarından Theodor Roosevelt'in dış politikasını "Tatlı konuşalım ama büyük bir sopa taşıyalım" çerçevesine oturduğunu anımsattı. Parker "Obama Türkiye üzerinden Müslümanlara uzanırken Bush'un sayısız kez verdiği mesajının hemen hemen aynısını iletti: ABD İslam ile savaşta değil ancak ‘bizimle değilsen, bize karşısın' ilavesini yapmadan" diye yazdı.
"Obama'nın göbek adı Hüseyin'in üzerindeki toz alması ve bir arada bir Müslüman ülkesinde yaşadığından bahsetmesinin zararı olmadı" derken "Kreş çocukları, bile en güçlü olanının bir şey kanıtlama zorunda olmadığını bilir. Büyük bir köpek olursanız gülümseme lüksünüz var. Bir palanız olduğu zaten bilinir" ifadesini de kullandı.
-İNDEPENDENT: "TÜRKİYE KIRSALINDA LAİKLİK ÖLÜYOR"-
İngiliz The İndependent gazetesi yazarı Patrick Cockburn da, Obama için "Başkan'ın köprü kurma politikası olumlu ancak selefi tarafından verilen zararın silinmesi için kelimelerin ötesi gerekecek" görüşünü dile getirdi. İslam'a daha uzlaşı bir tutum ilan etmek için İstanbul'un iyi bir mekan olduğunu belirten Cockburn, Obama'nın üniversite öğrencileriyle buluşmasına işaret ederek söyle devam etti:
"Sayın Obama'ya çok akıcı bir İngilizce ile soru soran kısa etekli, başı açık kadın öğrenciler, modern Türkiye'deki laik ve dini unsurlar arasındaki dengeye ilişkin yanıltıcı bir izlem veriyor. Gerçek budur ki laiklik Türkiye'nin büyük şehirlerden uzak kırsal bölgelerinde ölüyor ve İstanbul'da bile geriliyor. Domuz eti satan kasaplar, 20 yıl öncesine göre azdır. Yabancı turistler dışında içki sağlamak şarap üzerindeki yüksek vergi ve lokantalara uygulanan pahalı içki ruhsatı ile zorlaştırılıyor."
-FİNANCİAL TİMES: "OBAMA, SOYKIRIM SÖZÜNDEN DÖNMEYE ÇALIŞIYOR"
Ekonomi gazetesi Financial Times'in köşe yazarlarından Gideon Rachman da, Başkan Obama'nın TBMM'de konuşması sırasında verdiği mesajların çok azının alkışlandığını, Ermeni meselesine ilişkin sözlerinin ise, sessizlikle karşılandığını kaydederek şu yorumu yaptı:
"Ancak Obama geçmişte ABD'nin 1915 katliamlarını soykırım olarak adlandırılması çağrısını yaptığına göre bu tutum umulabilecek kadar iyi idi. Bazı milletvekilleri kurulu terk etse şaşırmazdım. Ancak Obama, belli ki seçim sırasında uygun olup artık çok münasebetsiz olan soykırıma ilişkin taahhüdünden dönmeye çalışıyor. Bunun için de ihtiyacı duyulan kılıf hazır çünkü Türkiye ile Ermenistan barışmaya doğru ilerliyor."
-NEW YORK TİMES: "TÜRKİYE DİN KİMLİĞİ KONUSUNDA KENDİ KENDİYLE SAVAŞIYOR"
ABD'li New York Times gazetesince yayınlanan bir analizde ise, Türkiye'nin Amerika'nın çıkarları açısından birçok cephede kritik önem taşıdığı belirtilirken Irak ve İran ile sınırları olan Türkiye'nin Afganistan'da derin bir etkisini olduğunu, İsrail ile Suriye arasında bir barış anlaşmasının yapılmasına yardım ettiğine işaret etti. Gazete şu görüşleri dile getirdi:
"Sayın Obama, ABD ile Müslüman halkları arasında tesis edilebilir ilişkinin örneği olarak Türkiye'yi seçerken din ile devlet arasındaki ayrımın daha çok kabul görmesi için bastırdığı gibi idi. Türkiye laik bir Müslüman demokrasisi ve son dönemde sanki dini kimliği konusunda kendi kendisiyle savaşıyor. Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kökleri siyasi İslam'da ve bu laik Türkleri kaygılandırıyor."