• Obez insanlarda vücut sürekli bir reaksiyon halindedir ve bu durumun zaman içinde DNA hasarı oluşturarak kanser gelişimini arttırdığı düşünülmektedir.
• Yağ dokusu ile ilişkili şekilde üretilen yüksek seviyede östrojen özellikle meme, rahim, yumurtalık ve diğer bazı kanserlere yol açmaktadır.
• Kilolu insanlarda fazla miktarda bulunan büyüme faktörleri kolon, böbrek, prostat ve rahim kanserine yol açabilmektedir.
Rahim kanseri: Obezite ile risk 2-4 kat artmaktadır.
Yemek borusu kanseri: Obezite ile risk 2 kat artmaktadır.
Mide kanseri: Obezite ile risk 2 kat artmaktadır.
Karaciğer kanseri: Obezite ile risk 2 kat artmaktadır.
Pankreas kanseri: Obezite ile risk 1.5 kat artmaktadır.
Kalın barsak kanseri: Obezite ile risk %30 artmaktadır.
Meme kanseri: Obezite ile risk %20-40 artmaktadır.
2012 yılında Amerika’da erkeklerde 28.000 (tüm kanserlerin %3.5 oranında), kadınlarda ise 72.000 (tüm kanserlerin %9.5 oranında) obezite ile ilişkili yeni kanser vakası bildirilmiştir.
Bilimsel veriler obezite ameliyatları ile kilo veren bireylerde meme, rahim, kalın bağırsak ve prostat kanser riskinin azaldığını göstermektedir. Bazı çalışmalar da obezite cerrahisi ile kilo veren bireylerde obezite ile ilişkili tüm kanser türlerinin azaldığını göstermektedir.
Ne yazık ki günümüzde toplumsal akımlarla etkilenen beslenme tarzı, fast food alışkanlığı ve mutfağımıza hakim olan rafine gıdalar sebebiyle git gide daha sağlıksız hale gelmektedir. Obezite ilişkili kanser gelişiminin vücutta olması gerekenden fazla yağ dokusu bulunması nedeniyle oluştuğunu bilip, özellikle çocuklarımızı sağlıksız beslenmeden korumak temel amacımız olmalıdır.
Sağlıklı günler dilerim.
Obezite ve diyabet cerrahisi konusunda tüm sorularınızı bekliyoruz
Doç. Dr. Recep Aktimur
Website: www.recepaktimur.com
Facebook: facebook.com/doc-dr-recep-aktimur
Instagram: instagram.com/recepaktimur
Twitter: twitter.com/recepaktimur
Youtube: youtube.com/zoombydr