HABER

Öcalan: "Operasyonda Türkiye çok kayıp verir"

Türkiye'nin yıllardır İnterpol kanalıyla aradığı suçluların başında gelen ve uzun süredir ortalarda görünmeyen "Ferhat" kod adlı Osman Öcalan, Türkiye'nin yapacağı olası bir sınır ötesi harekat için "Bu bir Türkiye-ABD çatışması olur. Kuzey Irak'a yapılacak bir askeri harekatta ise bölgedeki Kürt liderler el altından örgütün yanında yer alır" dedi.
Uzun yıllar terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan ile birlikte örgütün komuta kademesinde yer alan ve ağabeyinin tutuklanmasıyla birlikte 1999'dan 2003 yılına kadar PKK'nın liderliğini yürüten 49 yaşındaki Osman Öcalan, iki yıl önce fikir ayrılığı nedeniyle ayrı düştüğü örgütün, tümüyle kontrolden çıktığını savundu.
Bir dönem İran'da Devrim Muhafızları tarafından tutuklandığı iddia edilen Öcalan, Türkiye'nin Kandil Dağı'na yönelik sınır ötesi askeri harekatı sıkça dile getirdiği bir dönemde Kuzey Irak'ta İHA Irak Temsilcisi Sadık Kahraman'ın sorularını yanıtlarken, örgütün ağabeyinin hapse atılmasından sonra kontrol dışı eylemler gerçekleştirdiğini kaydederek, bunun sebebinin de ABD ve AB ülkeleri olduğunu söyledi.

ABD-PKK GÖRÜŞMESİ DEVAM EDİYOR Örgütün başında olduğu dönemlerde Irak'a yönelik askeri müdahaleden kısa bir süre önce 2003 yılının başlarında ABD makamları ile Amerikan Dışişleri Bakanlığı nezdinde mektuplaştığını da anlatan "Ferhat" kod adlı eski PKK'lı, "Ben PKK adına yazılan mektupların çoğunu yazdım ve mektuplarımız hepsi kabul gördü. Mektupları dışişleri bakanlığından, buradaki özel temsilcilerine kadar gönderdik. Ağırlıklı olarak buradaki temsilciliklere yazıştık. Bazen dışişleri bakanlığına farklı mektuplar gönderdik. Mektuplarımız ABD tarafından alınmış, daha çok 'değerlendireceğiz' şeklinde yanıtlanmıştır. Ancak zaman zaman da temaslar olmuştur. Bu temaslarda görüşmeler hep olumlu geçmiştir" şeklinde konuştu.
Örgüt adına ABD makamları ile yapılan görüşmelerin genellikle Irak'ın işgalinden sonra gerçekleştirildiğini dile getiren Osman Öcalan, "Görüşmeler daha çok askeri yetkililerle oldu. Ben kendim şimdiye kadar hiçbir Amerikalı ile görüşmedim. Bunu Irak'ta faaliyet gösteren ilgili arkadaşlar gerçekleştirdi. 2003'de sık sık görüşmeler oldu. Yani karşılıklı olumlu bir hava vardı. Ve o devam etti. Bugüne kadar da sürdüğü kanısındayım. Son 1 yıl içinde görüşme olduğunu kesin tespit edemem ama bu yönde bilgiler var" dedi.

ABD PKK'YI, İSRAİL PEJAK'I DESTEKLİYOR
Öcalan, ABD'nin PKK'ya silah yardımı yaptığı şeklindeki soruları ve Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın, Birleşmiş Millet (BM) Genel Kurul toplantıları için gittiği Washington'da yapmış olduğu "PKK'nın elinde ABD tankları var" şeklindeki açıklamalarına da değinerek, "Şunu iyi biliyorum ki benim bulunduğum süre içerisinde Amerika'nın örgüte karşı askeri lojistik desteği olmamıştır. Ne silah ne de başka bir malzeme vermemiştir. Tankların olduğu konusundaki haberleri ben de hayretle izledim ve bu haberler bana
göre yalandır. Birileri Türkiye'yi yanıltıyor ve Türkiye'yi yanıltan da zannederim İran'dır. Çünkü İran, ABD ve Türkiye ilişkilerinin bozulmasını istiyor. Hatta çatışma noktasına gelmelerini arzuluyor. Bu konuda bir fitne vardı ştirdi. 2003'de sık sık görüşmeler oldu. Yave bunu İran hatta bazı PKK çevreleri de yapabilir" şeklinde açıklamada bulundu.
ABD'nin Kürtlerin Irak siyaseti içinde öne çıkmasına destek verdiğini kaydeden Öcalan, bu nedenle ABD'nin PKK'yı, İsrail'in de örgütün İran uzantısı olarak nitelendirilen PEJAK'ı desteklemesinin muhtemel olduğunu savunarak, PEJAK'ın kuruluş amacının da İsrail ve ABD çıkarı doğrultusunda oluşturulduğunu, ancak her iki ülkenin de PKK ve PEJAK'a yönelik desteğinin dolaylı yollardan geliştiğini ima etti. Öcalan, "PEJAK'ın izlediği politika bu iki gücün politikalarına uygundur" dedi.

DTP, APO'NUN SÖYLEDİKLERİNİ DİKKAT ALMAK ZORUNDA
Örgütün halen İmralı Cezaevi'nde tutuklu bulunan ele başısı Abdullah Öcalan'ın örgüt ve Demokrat Toplum Partisi üzerindeki etkisini de değerlendiren Osman Öcalan, "Türkiye'de Kürt sorunu ile ilgilenen Kürtlerin yüzde 95'i halen Abdullah Öcalan'a bağlıdır. Yani Abdullah Öcalan'a halk kesimi bağlı. Bu nedenle PKK da, DTP de Abdullah Öcalan'ın dediklerini dikkate almak zorundadır. Onu dikkate almazsa DTP biter. Abdullah Öcalan, içinde bulunduğu koşullar dolayısıyla PKK'yı yönetemiyor. Yönetmiyor da. Bana göre yönetmeye kalkışmak, örgütsel açıdan çok ciddi bir olumsuzluktur. Ve gerek PKK'nın beklentileri, gerekse hükümetin 'Apo örgütü yönetiyor' iddiaları çok abartılıdır. Bana göre doğru değildir. Ben örgütün İmralı'dan yönetilmesine de baştan beri karşıyım. Abdullah Öcalan son olarak 3 hafta önce, 'bana çok yükleniyorsunuz, benim yapamayacağım işleri benden bekliyorsunuz. Siz gidin bildiğiniz gibi yapın' dedi. Ondan sonra PKK'nın eylemleri arttı" dedi.
Türkiye'nin olası sınır ötesi harekatı ve PKK'ya yönelik operasyonunu da değerlendiren Osman Öcalan, "Her şeyden önce ABD'nin ve Kuzey Irak'taki bölgesel Kürt hükümetinin onayını almadan yapılan bir operasyonun başarı şansını sıfır olarak görüyorum. Hatta sıfırın altında görüyorum. Türkiye'de kamuoyu çareyi bir sınır ötesi operasyonda görüyor ve oldukça buna konsantre olmuş. ABD ve Kürt hükümeti tarafsız kalsa dahi Türkiye kaybeder; çünkü çok asi ve geniş bir dağlık alan Kandil. PKK her taşını tanıyor, hangi vadisi nereye çıkar biliyor. Türk ordusu bu bölgeye girerlerse büyük zararlar görür. Ama ABD ve Kürt güçlerinin yardımını alırlarsa kısmen bir askeri başarıya ulaşırlar. Tam bir başarı değil. Türkiye en olumlu halinde bile kısmi bir başarı elde eder. ABD ve Kürt yönetiminin dışında yapılan bir operasyon Türkiye için çok korkunç sonuçlarda yaşanabilinir. Ciddi kayıplar verir. Bunun yanında arazide örgüte yönelik operasyonlar yapılırken, Türkiye'de sivil karakterli eylemler olur. Çünkü PKK'nın belli
bazı
birimleri halen Türkiye içersinde konumlandı. Eğer bir operasyon olursa iç bünyede yakma ve sivillerin içerisinde olan eylemler kızışır" dedi.

SINIR ÖTESİ OPERASYONDA TÜRKİYE KAYBEDER
Öcalan, sınır ötesi harekatta teröristlerin fazla kayıp yaşamayacağın da söyleyerek, "Bana göre PKK 50'den fazla kayıp vermez. Bugüne kadar yapılan 24 sınır ötesi operasyonda 50'den fazla kayıp vermemiştir" dedi.
2003'de sık sık görüşmeler oldu. Yakarargah' olarak kullandığı Kandil Dağı'ndaki militan sayısına da değinen PKK'lı Öcalan, "Bana ulaşan son bilgiler; dağdaki sayı epeyce azalmıştır. Yani 500'ün altındadır. Bunun gerekçesi de, PKK ilk baharda bir eylem kararı aldı ve eylem planı çerçevesinde silahlı güçler, Türkiye topraklarına doğru kaydırdı, sırf operasyon kaygısıyla değil" şeklinde konuştu. PKK kadrolarına tekrar dönüp dönmeyeceğine ilişkin yöneltilen soruya ise Öcalan, örgütle sorunları bulunduğunu ve bu sorunların çözüme kavuşturulmadığı sürece dönmeyi düşünmediğini ifade etti.
İnterpol'ün kırmızı bültenle aradığı isimler arasında yer alan Osman Öcalan, terör örgütün ve bir kendisinin "Kürdistan" devleti hayali olduğunu, bu hayalin de her Kürdün içinde yaşadığını söyledi.
PKK kadrolarına tekrar dönüp dönmeyeceğine ilişkin yöneltilen soruya ise Öcalan, örgütle sorunları bulunduğunu ve bu sorunların çözüme kavuşturulmadığı sürece dönmeyi düşünmediğini ifade etti.

İnterpol'ün kırmızı bültenle aradığı isimler arasında yer alan Osman Öcalan, terör örgütün ve bir kendisinin "Kürdistan" devleti hayali olduğunu, bu hayalin de her Kürdün içinde yaşadığını söyledi.

En Çok Aranan Haberler