ANKARA (ANKA)- İktidar Türkiye'de eğitime en büyük kaynağın kendi döneminde ayrıldığını savunur ve YÖK'ü öğretim üyesi yetiştirmemekle eleştirirken OECD'nin yeni yayınlanan Factbook 2007 yıllığı, Türkiye'yi Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü ülkeleri arasında eğitime en çok özel ve kamu kaynağı ayıran ülkeler sıralamasında sonunculuğa yerleştirdi.
OECD'nin geçen hafta açıklanan Factbook 2007'sinde "Eğitim Harcamaları" bölümü okullar, üniversiteler ve eğitim hizmetleri veren ya da destekleyen diğer kamu ve özel kurumlara yapılan harcamaları kapsadı. Kamu ve özel kesim harcamalarının incelendiği bölümde, 2003 rakamları bazında İzlanda, eğitimin her kademesi için, eğitim kurumlarına toplam harcamanın Gayrı Safi Yurt İçi Hasıla'ya oranı sıralamasında yüzde 8 ile ilk sırada yer aldı. İzlanda'yı, Kore, ABD ve Danimarka yüzde 7'nin üzerinde harcamayla izledi. Daha sonra Yeni Zelanda ve Meksika yer aldı. Birçok OECD gelişmişlik göstergesinde Türkiye'yle benzer sıralarda yer alan ülkelerden Meksika'nın eğitime ayırdığı yüzde 7'ye yakın payla 6'ncı sırada yer alması dikkati çekti.
Tüm ülkeler için 2003 verileri kullanılırken Türkiye için 2002 verileri değerlemeye alındı. OECD Factbook 2007'de verilen grafiğe göre, Türkiye GSYİH'ten 1995'te ayırdığı yüzde 2.4, 2002'de ayırdığı yüzde 3.8'lik pay ile 29 OECD ülkesi içinde sondan birinci oldu. 1995 ile 2002 yılları arasında Türkiye'nin eğitime ayırdığı kaynak üçte bir oranında arttı. Türkiye'nin üzerinde eğitime kaynak ayırmada sondan ikinci olan Yunanistan, sondan üçüncü olan İrlanda yer aldı. Eğitim yatırımı incelemesinde dikkat çeken diğer noktalar şöyle:
-Eski sosyalist ülkeler, kapitalizme geçtikten sonra da eğitime Türkiye gibi bir ülkeden daha fazla kaynak ayırmayı sürdürüyorlar. OECD'ye kabul edilen Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Macaristan, eğitime kaynakta Türkiye'yi geçtiler. GSYİH'in eğitime ayrılan payında OECD ortalaması yüzde 6.3 oldu.
-Dünyanın en gelişmiş ülkelerinden Japonya eğitime yüzde 4.9 kaynak ayırıyor. Almanya'da bu oran yüzde 5.3'lere kadar çıkıyor.
-29 OECD ülkesinden 7'si, eğitim kurumlarına GSYİH'larının yüzde 5'inden azını harcıyor.
Yıllıkta değerlendirmeler
Yıllıkta rakamlara ilişkin yapılan değerlendirmede, eğitime yapılan harcamanın ekonomik büyümeyi teşvik eden, verimliliği artıran, kişisel ve toplumsal gelişime katkıda bulunan ve sosyal eşitsizliği azaltan etkileri bulunduğu belirtildi. Eğitime ayrılmış toplam mali kaynakların oranının bir ülkedeki hükümetler, girişimler, tek tek öğrenciler ve aileleri için kilit konumda bulunduğunu kaydeden OECD, şöyle dedi:
"Kurumlar için öğretim hizmetlerine yönelik harcamalar sınırsız değildir, incelenen rakamlar aynı zamanda öğrenciler ve ailelere yönelik yardımcı hizmetler için yapılan, bu hizmetlerin eğitim kurumları tarafından gerçekleştirildiği yerlerdeki kamu ve özel harcamaları da içermektedir. Üçüncü eğitimde (ilk ve orta öğretimden sonra) araştırma ve geliştirmeye harcanan para da önemlidir ve eğitim kurumları içerisinde yapılan araştırmalar bağlamında bu göstergeye dahil edilmiştir."
Kamu harcamalarının hanehalklarına Türkiye'de de benzeri yapılan, uluslararası kaynaklardan gelenler dahil, sübvansiyonları da kapsadığı belirtilirken dışarıdaki öğrenciler için yapılan kamu harcamalarının hariç tutulduğu kaydedildi.
Yıllıkta, genelde eğitime yönelik harcamaların OECD ülkelerinde arttığı, yüksek okul çağı nüfusu, öğretmenlerin maaşlarının yüksekliği ya da azlığı gibi konuların eğitimdeki harcamaları etkilediği de kaydedildi.