Eyüp'te oğlu F.G.'yi (5) kireç çözücü içirerek öldürmeye çalışmak suçundan tutuklu olarak yargılanan E.G. (24) hakkında 3 yaşındaki kızı H.N.G'yi de aynı yöntemlerle öldürdüğü iddiasıyla dava açıldı. Annenin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi.
H.N.G., ateş, kusma, ağız ve burunda akıntı, kanama nedeniyle yatırıldığı hastanede 23 Temmuz 2005 tarihinde hayatını kaybetmişti. Anne E.G', Kasım ayında 5 yaşındaki oğlu F.G.'yi de, aynı bulgularla İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı'na götürmüştü. Aynı aileden ikinci bir vakanın çıkmasından dolayı hastane görevlileri anneden şüphelenmeye başladı. 9 Kasım'da F.G., odadan dışarı çıkıp 'yanıyor' diye bağırarak boğazını göstermesi üzerine görevli hekimlerin yaptıkları incelemede, yatak ve çarşaflarında kireç çözücü lekeleri bulundu. Bunun üzerine görevli doktorlar, daha önceden aynı bulgularla hayatını kaybeden H.N.G olayını da tekrardan ele alarak anne hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Oğlunu kireç çözücü içirerek zehirlediğinden şüphelenilen ve sorgulanan E.G., tutuklandı. E.G. hakkında ilk olarak oğlu F.G.'yi "tasarlayarak ve eziyet çektirerek öldürmeye teşebbüs" suçundan İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı. Ölen kızını da kireç çözücü içirmek suretiyle öldürdüğü iddiasıyla açılan soruşturma ise geçtiğimiz günlerde tamamlandı.
Savcı Fethi Türkmen soruşturma sonucunda, şüpheli annenin, acıma hissi olmaksızın birden çok defa ölen çocuğuna ağız yolu ile zorla koroziv(temizlik malzemeleri) bir madde içirerek belli bir süre içinde acı çektirerek eziyet ile öldürdüğünü iddia etti. Anne E.G. hakkında ağırlaştırılmış müebbet istemiyle 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açtı.
2004 yılında rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan ve daha sonra taburcu edilen ancak öldüğü tarih olan 2005 yılının Mayıs ayına kadar aynı nedenlerle sık sık hastalanarak hastaneye yatırılan H.N.G'nin ölümünün ardından, benzer şikayetlerle hastaneye getirilen ve hastalığının nedeni anlaşılmayan F.G'nin bir gün 'Ağzım yanıyor' diyerek hastane odasından çıkışı dikkatleri annesinin üzerine çekmişti. Anne E.G. hastane yetkililerince oğlu F.G'nin odasının aranacağını öğrenince telaşa kapılıp kendini tuvalete kilitlemiş ve bir süre tuvalette kalmış, ardından da yetkililerin ısrarı üzerine sifonu çekerek tuvaletten çıkmıştı. Bu durumdan şüphelenen çalışanlar, anne E.G.'nin girdiği tuvaletin suyunu analiz etmiş ve suda kireç çözücü maddeler bulmuşlardı. Kasten öldürmeye teşebbüs iddialarını güçlendiren başka delillere de rastlanınca, anne tutuklanarak cezaevine gönderildi.
H.N.G'nin kabrinin açılarak Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nca otopsi yapıldığı ifade edildi. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1. İhtisas Kurulu tarafından 20 Eylül 2006 tarihli raporunda, "zamanında otopsi yapılarak iç organları değişimi araştırılmamış olmakla birlikte tıbbi belgeler, tanık ifadeleri ve otopsi raporuna göre çocuğun ölümünün koroziv (temizlik malzemeleri)bir madde alımı ve buna bağlı gelişen komplikasyonlardan meydana gelmiştir" denildi.