YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Öğretmene Saygının İfadesi: Işık Hadisesi

Öğretmene saygısızlık öyle boyutlara vardı ki; öğretmenler âlim değil, adam bile yetiştirmekte zorlanıyor…

Siirt Valiliği tarafından 21-23 Eylül tarihleri arasında düzenlenen “Tillo Işık Hadisesi Bilim ve Kültür Günleri”nin ana temasını oluşturan “Işık Hadisesi”, öğretmene karşı saygıyı en güzel şekilde ifade etmektedir…

İbrahim Hakkı Hazretleri’nin hocası İsmail Fakirullah Hazretleri için “Yeni yılda doğan güneş, ilk olarak hocamın başucunu aydınlatmazsa ben o güneşi neyleyim” diyerek 1700’lü yıllarda kurduğu o muhteşem sistem, 50-60 yıl aradan sonra yapılan çalışmalar sonucu tekrar çalışmaya başladı…

Gece ve gündüzün eşit olduğu Ekinoks tarihlerinde (21 Mart ve 23 Eylül) meydana gelen “Işık Hadisesi”, bir öğrencinin öğretmenine karşı olan saygısını en güzel ve en anlamlı biçimde göstermektedir. İbrahim Hakkı Hazretleri gibi muhteşem bir öğrencinin muhteşem sistemle saygısını ifade ettiği kişinin öğretmeni olması, “öğretmen”liğin ne kadar kutsal bir görev olduğunu bir kez daha bizlere göstermektedir…

23 Eylül’de gerçekleşen ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanların şahit olduğu ve sabah namazından sonra, güneşin doğduğu anda meydana gelen “Işık Hadisesi”ni, İslam Tarihçisi Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma Hocamızla birlikte izledik. İhsan Hoca’nın öğretmene saygının ifadesi olan bu sistemle ilgili görüşlerini sorduğumda, derin bir iç çekerek şimdiki öğrenciler ile o dönemdeki öğrenciler arasındaki farkı bir örnekle açıkladı. İhsan Hoca hadiseyi yorumlayarak, “Biz öğrencileri okula getirebilmek için yoklama alıyoruz. Yoklama yapmasak öğrenciler hiç gelmeyecekler. Ama o zamanlar böyle öğrenciler üstatlarına, hocalarına karşı saygılıydılar. Böyle âlim oldular! Şimdiki öğrencilerin de böyle olması lazım.” dedi…

İhsan Hoca’nın kısaca özetlediği bu durum maalesef çok doğru. Hatta daha kötüsü de olmakta. Gün geçmiyor ki öğretmenin biri sokakta öğrencisi veya öğrencisinin akrabaları tarafından saldırıya uğramasın. Çok uzaklara gitmeye gerek yok. Daha geçen aylarda Siirt’imizde de bu tür üzücü olaylara tanıklık ettik. Her meslek grubunun iyisi kötüsü vardır. Oysa öğretmenlerle ilgili olumsuz bir vaka temcid pilavı gibi ısıtılıp ısıtılıp haftalarca halkın önüne getiriliyor. Münferit bir olay bir bakıyorsunuz adeta bütün öğretmenlerimizi kapsayan bir karalama kampanyasına dönüşüyor. Öğretmenin değeri halkın gözünde düşürülmeye çalışılıyor. Ve maalesef öğretmenlerimiz, hocalarımız, bizi yetiştiren bu değerli insanlar devlet erkânından da yeterli destek ve morali bulamıyor. Bütün bunlara rağmen öğretmenler, yapılan anketlerde en güvenilir meslek gruplarının başında geliyor…

Bunları anlatırken saygılı ve kendini bilen öğrencileri, ilgili velileri tabi ki tenzih ediyorum. Fakat öğretmene saygısızlık öyle boyutlara vardı ki; öğretmenler âlim değil, adam bile yetiştirmekte zorlanıyor…

İşe, “Işık Hadisesi”nin gerçekleştiği Siirt’ten başlayalım ve İbrahim Hakkı Hazretleri’nin öğretmenine gösterdiği bu saygıyı, bu yüksek kültürü küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza aşılayalım. Çocuklarımızın adam olarak yetişmesini, âlim olup ilim öğretmesini istiyorsak bunu yapmak zorundayız…

Bu vesile ile bende çok büyük emekleri olan ilkokul, ortaokul ve üniversite hocalarımın hepsini saygıyla selamlar, her birinin ayrı ayrı ellerinden öperim…

Saygılarımla…

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler