2005-2006 Eğitim-Öğretim döneminin başlaması sebebiyle değerlendirmelerde bulunan 9 Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Taner Güvenir, akran istismarının yeni bir sorun olmadığını, dünyanın her ülkesinde karşılaşıldığını belirtti. Güvenir, okulda akran istismarının, öğrenciler arasında genellikle bir güç dengesizliği zemininde gelişen, tekrarlayıcı tarzda, isim takma, alay etme, küçük düşürme, tehdit etme, dışlama ve fiziksel zarar verme gibi çok çeşitli olumsuz davranışları kapsayan bir istismar türü olduğunu kaydetti.
Akran istismarına uğrayan çocuğun çoğunlukla ruhsal, akademik ve sosyal alanlarda sorunlar yaşadığını vurgulayan Yard. Doç. Dr. Taner Güvenir, "Akranlarını istismar eden çocuklar ise, eğer uygun müdahale edilmezse ileride davranış sorunları ve suça eğim göstermektedir. Uzun yıllardır gelişmiş ülkelerin eğitim sistemi içinde akran istismarıyla mücadeleye yer verilmektedir. Ne yazık ki, bu sorun ülkemizde henüz tam olarak tanımlanabilmiş dahi değildir" dedi.
Güvenir, öğrenciler arasındaki akran istismarının anaokulu ve ilkokulda çok yaygın iken, ortaokul ve lisede azaldığını ifade etti. Her okulun kendine özgü kültürü olması sebebiyle bu sorunun değişik şekillerde ortaya çıktığına işaret eden Taner Güvenir, "Bazı yerlerde bir çocuk cep telefonunun markası bir alt model olduğu için istismara uğrarken, başka bir farklı bölgede küçük bir etnik gruba üye olduğu için ciddi biçimde istismar edilebiliyor. Bu o çocuğun ruhsal hayatını ciddi bir şekilde etkileyebiliyor. Bu tür davranışlar giderek artıyor mu? Bu bilinmiyor. Bu sorun büyük şehir sorunu değil. En küçük köyden, en büyük kente kadar değişik koşullarda meydana gelebiliyor" diye konuştu.
Yard. Doç. Dr. Güvenir, hem mağdur, hem de istismar yapan çocuk ya da gençlerin kliniklere daha fazla başvurmaya başladığının altını çizdi. Güvenir, "Bir çocuk kekemeyse ve akran istismarına maruz kalıyorsa kekemeliği daha da artıyor. Daha başka uyku sorunları, depresyon, gece işemeleri, okul fobisi, intihar ve intihar girişimi olabiliyor. Bir çocuğun ya da bir gencin ruhsal hayatında önemli olan bu problemlere karşı önlemler alınmazsa, kalıcı izler bırakıyor.
Akran istismarının yol açtığı akademik sorunlarda ise, ders başarısında düşme, konsantrasyon bozukluğu görülebiliyor. Sosyal anlamda kişinin kendini algılayış biçiminde ciddi yaralanmalara sebep oluyor. İstismar sonucunda çocuk kendi benlik algısına ters düşüp, kendine güveni azalıyor, buna bağlı olarak utangaçlık, içine kapanıklık, depresyon görülmeye başlanıyor" şeklinde konuştu.
Erkeklerin kızlardan daha fazla istismar ettiğini açıklayan Taner Güvenir, kızların ise daha çok hemcinslerine yönelik dedikodu yayma, söylenti çıkarma gibi yolları tercih ettiğini sözlerine ekledi.
İHA