MELTEM BULUR/SÜMEYYE ÖZER - Yunus Emre Enstitüsü (YEE), Türkiye'deki göçmen ve sığınmacı yetişkinlere yönelik Türkçe öğretimi konusunda rehber bir kitap yayımladı. Uzmanlar tarafından hazırlanan rehber, özellikle göçmen ve sığınmacıların genel Türkçe kurslarına başlamadan önce ve günlük hayatlarını idame ettirebilmelerinde ihtiyaç duyacakları temel Türkçe bilgileri konusunda öğreticilere çerçeve sunuyor.
Dil öğrenimi, öğretimi ve değerlendirme süreçlerine ilişkin kaynak niteliğindeki "Diller için Avrupa Ortak Öneriler Çerçevesi" temel alınarak ana dili Türkçe olmayan, okuryazar, okul geçmişi sınırlı olan veya hiç olmayan yetişkin ve göçmenler için hazırlanan "Yabancı Dil Olarak Türkçe İlk Kazanımlar İçin Başvuru Rehberi" YEE tarafından yayımlandı.
YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, YEE'nin Türkiye'de yabancı dil olarak Türkçe öğretimi konusunda standartlar koyduğunu ve enstitünün kuruluşundan beri en önemli faaliyetinin hem eğitimin hem de onun ölçme değerlendirmesinin belli bir standartta yapılması olduğunu anlattı.
Avrupa Dil Konseyi tarafından 2000'li yıllarda "Diller İçin Avrupa Ortak Öneriler Çerçevesi" hazırlandığını hatırlatan Ateş, "Bu ortak öneriler çerçevesi sadece Avrupa Birliği ülkelerini kapsamaz, Avrupa sınırları içerisinde yaşayan dilleri de kapsar. Dolayısıyla dil öğretimine belirli bir standart getirir." diye konuştu.
- "En temel ihtiyaçlar ölçek olarak belirleniyor"
Belirlenen standartları gözeterek her ülkenin kendi dilinin özelliğine göre rehber hazırladığını ifade eden Ateş, rehberlerin de öğreticiler için bir standart getirdiğini vurguladı. Ateş, "Bir yetişkin veya çocuk sığınmacı okuma yazma bilmeyebilir ya da Suriyelilerde olduğu gibi Latin alfabesini bilmiyor olabilir. Bununla birlikte diğer eksiklikleri ve gereksinimleri de tespit edilir. Alışveriş yapmak, telefon açmak, acil servise ulaşmak gibi faaliyetler en temel ihtiyaçları oluşturur. Başvuru rehberinin amacı da en temel ihtiyaçlardan ve gereksinimlerden hareketle içeriklerin oluşturulmasını sağlamaktır." ifadelerini kullandı.
Ateş, şöyle devam etti:
"Şu anda Türkiye'de çok sayıda çocuk Türk eğitim sistemine dahil edilmiş olsa da bir o kadar çocuk henüz okullaşmamış durumda. Onun için bu tür rehberler, özellikle sivil toplum kuruluşları tarafından Türkiye'nin farklı yerlerinde yürütülen projelerde gerçekleştirilen Türkçe öğretimi faaliyetleri için de bir başvuru kılavuzu olacak."
Ateş, rehberin kamplarda, sivil toplum kuruluşlarında gönüllü olarak ve Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı çalışan öğreticilere faydalı olacağını söyledi.
Şimdiye kadar öğreticilerin öğrencilere yardımcı olmak adına Arapça öğrenmeye çalıştığını hatırlatan Ateş, bu rehberin ülkedeki yabancıların Türk toplumu ile bütünleşmelerini kolaylaştırmaya da dolaylı olarak hizmet edeceğini vurguladı.