Öldürülen Çeçenlerle İlgili Davanın İlk Duruşması Görüldü

Zeytinburnu’nda 2009 ve 2011 yılları arasında 4 Çeçen’in ölümüyle sonuçlanan suikast iddialarına ilişkin açılan davanın ilk duruşması başladı. Duruşmada sanık Temur Makhauri ve avukatları da hazır bulundu.Aynı ilçede farklı tarihlerde 4 Çeçen’e yönelik düzenlenen silahlı saldırının ardından hazırlanan iddianamenin kabulünün ardından davanın il duruşmasına geçildi. Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya tutuklu sanık Temur Makhauri ve avukatlar katılırken, duruşma öncesinde sanık Temur Makhauri’nin kimlik tespiti yapıldı.Maltepe Cezaevi'nde tutuklu bulunduğunu belirten Temur Makhauri Çeçen asıllı olduğunu ve Türkiye’de belirli bir adresinin bulunmadığını söyledi. Evli ve 2 erkek çocuğu babası olduğunu ifade eden Makhauri, Rusça ile Çeçence dillerini bildiğini, düzenli bir gelirinin de olmadığını söyledi.Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Temur Makhauri, olayın gerçekleştiği tarihte Türkiye'de olmadığını ileri sürdü. Ali Osaev'in akrabası olduğunu belirten Makhauri, "Ali Osaev'in öldürüldüğünü duyduktan sonra Tiflis'ten Türkiye'ye uçakla geldim. Uçaktan indiğimde hemen polis beni yakaladı. Pasaport kontrolüne bile fırsatım kalmadı. Sivil polisler beni uçaktan iner inmez aldılar. Hemen bir odaya götürdüler. Bana kimsin nereye gidiyorsun diye sormadılar. Paran var mı diye sordular. Param yoktu. Havalimanında akşama kadar kaldım. Akşam olunca bir polis biletle yanıma geldi. Beni uçağa bindirip geri gönderdiler" dedi.Makhauri, kendisine Ali Osaev'in vefat ettiğini söylediklerinde cenazesinin kalkmadığını ve cenazeye katılamadığını, iddialarının doğru olmadığını, hayatında hiçbir zaman Çeçenlere ve Müslümanlara zararının dokunmadığını söyledi.Ruslara karşı savaştığı için Rusların kendisini takibe aldığını söyleyen Makhauri, "Gürcistan'a gidip Temur Makhauri adını aldım. Çeçenistan'daki adım Ali Dubaev'di. Ruslan Papaskiri de benim Rusya'da ve diğer ülkelerde kullandığım üçüncü adımdır. Çevremdekiler de bana 'Zona' diye hitap eder. Ali Osaev'i ben öldürmedim. Suçlamaları kabul etmiyorum. Cenazede görünen kişi ben değilim. Ali Osaev'in de gerçek adı Musa Atayev'dir" diye konuştu.Mahkeme Başkanı İlhami Yılmaz, sanığı yanına çağırarak, dosyada bulunan kişilerin fotoğraflarını gösterdi. Sanık Temur Makhauri de fotoğraftaki şahısları internetten tanıdığını, şahsen tanımadığını anlattı.Sanık Makhauri, 3 kere Rusya istihbaratı ile görüştüğünü, görüşmelerimi Gürcistan'a bildirdiğini, Gürcülerden yana, Ruslara karşı olduğunu, Rusya İstihbarat Servisi ile hiç iş yapmadığını belirtti. Söz alan sanık Temur Makhauri'nin avukatı Ufuk Kalkan, müvekkilinin istihbarat elemanlığı yapmış olduğunu belirterek, "Bizce dosyanın tefrik edilmesi gerekir. Çünkü müvekkilimin aleyhine sadece Ali Osaev'i öldürdüğü iddiası var. Diğer 3 Çeçen'in öldürülmesi olayıyla müvekkilimin ilgisi yoktur. İddianamede de bu konuda bir anlatım yoktur" dedi.Müştekiler Yakha Osaev ile Zara Borchashvili'nin avukatı İbrahim Öztürk, müvekkillerinin davaya katılma talebinde bulunduklarını dile getirdi.Taleplerle ilgili söz alan Cumhuriyet Savcısı Gökhan Sayın, suçtan zarar görme ihtimallerine karşı Yakha Osaev ile Zara Borchashvili'nin davaya katılmalarının kabulüne ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.Mahkeme heyeti, Av. Ufuk Kalkan'ın dosyanın tefriki yönündeki talebini reddederek, sanığın havalimanından gelip gelmediğinin anlaşılması için havalimanından görüntülerin istenilmesine, 11 kişinin tanık olarak dinlenmesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.ADLİYE ÖNÜNDE BASIN AÇIKLAMASIÖte yandan, adliyenin önünde basın açıklaması yapan Kafkas Çeçen Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği üyesi Suat Kafkas, "Rus devleti dün olduğu gibi bugün de kandan beslenmekte ve gözyaşı döktürmeye devam etmektedir. Yüzyıllardır işgal altında tuttuğu Kafkasya ve Orta Asya ne yazık ki sükunete ve huzura erişmemektedir" dedi.Dernek üyeleri, adliye önünde Rusya bayrağını yakarak, Rusya devletini protesto etti.İMKANDER Başkanı Murat Özer de cinayetlerin siyasi birer cinayet olduğunu ve arkasında Rusya Federasyonu'nun olduğunu daha önceden söylediklerini ifade ederek, "İlk defa Türkiye yargısı cinayetlerle alakalı olarak mahkeme açmış bulunuyor. Burada sadece Rus ajanları, kiralık katilleri, yerel işbirlikçiler değil, Türkiye'de Rusya Federasyonu'nun terör politikaları mahkemeye çıkartılmıştır" diye konuştu.