HABER

"Olmayan bir şey üzerinde tartışma yapılamaz"

MERSİN (İHA) - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, olmayan bir başbakanlık için tartışma yapılamayacağını söyledi.

PKK'nın istekleriyle AB'nin dayatmalarının bir iskambil kağıdı gibi üst üste geldiğini belirten Bahçeli, MHP'nin bu yüzden AB'nin dayatmalarına 'Hayır' dediğini kaydetti. "Yaylalarda konuşmayı yalılarda konuşmaya tercih ederiz" diyen Bahçeli, Mesut Yılmaz'ın, "AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer" sözüne karşılık, "MHP var oldukça Diyarbakır'dan başlayıp Brüksel'e çıkan bu yol, Cumhuriyet'in başkenti Ankara'da kesilir" dedi.

Partisinin il teşkilatı tarafından düzenlenen mitinge katılmak üzere Mersin'e gelen Devlet Bahçeli, cuma namazını Muğdat Camii'nde kıldı. Bahçeli daha sonra Genel Başkan Yardımcısı Bülent Yahnici ile birlikte Metropol Miting alanında düzenlenen mitinge katıldı. Konuşmasına, "Sevgili hemşehrilerim, sizlerin bir evladı olarak dertleşmek istiyorum" diyerek başlayan MHP Genel Başkanı Bahçeli, MHP'nin de içinde bulunduğu 57. Koalisyon Hükümeti'nin kuruluş aşamasını ve icraatlarını anlattıktan sonra, bu hükümet üzerinde oynandığını iddia ettiği oyunları aktardı.

"MHP'NİN MİLLİ DURUŞU BAZILARINI RAHATSIZ EDİYOR" 57. Koalisyon Hükümeti'nden rahatsız olanların, çeşitli senaryolarla bir hükümet bunalımı varmış gibi göstermeye çalıştıklarını ifade eden Bahçeli, "Sayın Ecevit'in sağlık sorununu bahane ederek ayrılmasını istediler. Bu senaryonun bir parçasıydı. Ecevit ayrılır ayrılmaz hükümet düşecek, ardından hemen ikinci perdeye geçiyorlar. Kurulacak olan hükümette MHP olmayacak. Bunlara öyle bir tokat çakın ki bellerini doğrultamasınlar. Sonrası ne olacak? O da üçüncü perde. 1 Ekim'e kadar da o üçüncü perdeyi oynadılar. Sonra oyun bitti. Tiyatronun kulisine geçtiler, şimdi de aralarında senaryonun kalanlarını oynamaya çalışıyorlar. Şimdi soruyorum: Neden MHP'siz bir hükümet, ne oldu da MHP'den rahatsız oldular? İşte ona geliyorum. Ecevitsiz ve MHP'siz bir senaryo diye ortaya konulan gerçek, hakikatinde Ecevit'in istifasını bahane edip, MHP'siz bir hükümet kurmanın yolunu açmak içindir. MHP'nin her olayda her zaman milletinin ve ülkesinin geleceği için ortaya koyduğu milli duruş bazılarını rahatsız ediyor. Arzuladıklarını yerine getiremiyorlar, AB'nin her dayatmasına evet diyemiyorlar" şeklinde konuştu.

"MHP'Yİ KARALAMAYA HAKKINIZ YOK"
Türkiye'de her siyasi partinin AB'ye tam üyeliği siyasi hedef olarak belirlediğini belirterek konuşmasını sürdüren Bahçeli, "Siyasi hedef olarak AB'ye tam üyelik istedikleri için bu artık devlet politikası haline dönüşmüş. Ancak bu AB'ye tam üyelik 57. Koalisyon Hükümeti'nde 40 yılı aşkın süredir uygulanan ve yapılanlardan çok daha fazla bir katkı sağlamıştır. Bir defa Helsinki Zirvesi ile 99'da Türkiye aday ülke statüsüne kavuşmuş, sonra katılım ortaklığı belgesi gönderilmiş, o belge doğrultusunda bir ulusal program hazırlanması istenmiş ve Türkiye bir yol haritası olarak nitelenebilecek bir yol haritası hazırlamıştır. Bu ulusal program hazırlanırken, MHP olarak her türlü hassasiyet gösterilmiş, uzun bir tartışmalı görüşmelerden sonra uzlaşılan bir metin ortaya çıkmış ve ulusal program olarak AB yönetimine gönderilmiştir. Ulusal programın hazırlanmasında MHP bütün hassasiyetini koyarak, uzlaşılan bir metin, yani ülke için hayırlı görülen bir metne imza atmıştır. MHP'nin nerede bir imzası varsa orada namusu ve şerefi vardır. Dolayısıyla bu ulusal programın uygulanmasında MHP bir engel teşkil etmez, aksine imzası olduğu için katkı sağlar. Nitekim öyle olmuştur. Birçok ekonomik ve siyasi kriterlerin yerine getirilmesi sağlanmıştır. Ama AB yönetimi bu ekonomik ve siyasi kriterleri görmezlikten gelerek çifte standartla, samimiyetsiz bir yaklaşımla, her zaman geçmişte olduğu gibi Türkiye'ye de bazı dayatmalarda bulunmaktadır. Şimdi AB'nin bu dayatmalarını ulusal programda yer alan ifadeleri saptırarak uygulamaya koymaya çalışırsanız, buna da MHP karşı durduğu zaman onu AB'yi engelleyen, trenin kaçmasına sebep olan, cennet yolculuğunu durduran bir parti olarak karalamaya hakkınız yok" diye konuştu.

"KADEK VE AB'NİN İSTEKLERİ ÜST ÜSTE GELİYOR" Bazı partilerin ulusal programı değiştirdiğini ve saptırdığını söyleyen Devlet Bahçeli, uzlaşılan metnin bu olmadığını dile getiren MHP'nin, AB'nin önünde bir engel gibi gösterilmeye çalışıldığını belirtti.

AB'nin Türkiye'ye 3 şart üzerinde dayatma yaptığını kaydeden Bahçeli, "Bunlardan biri terör suçları dahil idamın kaldırılması, ikincisi ana dilde eğitim ve öğretimin serbest bırakılması, üçüncüsü ise anadilde televizyon yayınına izin verilmesi. Bu nedir? AB'nin dayatması. Türkiye'nin treni kaçırmaması için. Peki bir kulağınızı AB'nin bu örtülü, ne amaç taşıdığı belirsiz dayatmalarına kulak veriyorsunuz da 15 yıllık caninin sesine hiç kulak vermiyorsunuz. Güneydoğu'da yaşayan, hatta geçimlerini sağlamak için başka illere giden insanlarımız, evde her istediği gibi ana dillerini konuşuyor. 929 yıldan bu yana bu millet onları kucaklamış, paylaşmış. Şimdi sen kim oluyorsun ki milletimin ferdi olanları bizden ayırıp başka bir sevdaya kaptırıyorsun. PKK, KADEK denen hain örgütün talepleri ile AB'nin dayatmaları bir iskambil kağıdı gibi üst üste gelince, MHP 'Olmaz' diyor" şeklinde konuştu.

Konuşmasının son bölümünde siyasi rakiplerini hedef alan MHP Lideri Devlet Bahçeli, şöyle konuştu:
"Öz ve öz Akkoyunlular'ın şehri olan Diyarbakır'ı bir başka alana yükleyerek 'AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer' diyorlar. Şimdi de kalkmışlar, Meclis'te MHP'nin dışında bir işbirliği ile çıkardıkları Uyum Yasaları'nın hemen arkasından yine Diyarbakır'a gidiyorlar. Diyarbakır'dan AB'ye giden yol aynı zamanda bir cennet yolculuğundan bahsediyorlar. Bunların hangi anlama geldiğini MHP biliyor, onun için yüreklilikle söylüyorum. Diyarbakır'da başlayıp Brüksel'e çıkan cennet yolculuğu, MHP ve bu millet var oldukça Cumhuriyet'in başkenti Ankara'da kesilir. Peki ne oldu? Uyum yasalarını çıkardınız. AB ne dedi? 'Aferin size ama bu yetmez uygulamasını da göreceğiz.' Yönetmelikler çıkarıldı, uygulamalar da başladı. Şimdi AB diyor ki 'Bu da yetmez'. İşkence v.s. bahane ediyor, idamdan kurtulup müebbede dönüşmüş olan o hain başı için 'İmralı'da yalnız kalıyor' diyor. 'Oraya bazı mahkumlar gönderin de arkadaşlık yapsın' diyor. Peki kendi militanlarının kaldığı F tipi cezaevlerini niye tavsiye etmiyorsun? Ondan ne farkı var, bu ne ayrımcılık. Biz ne diyoruz, o da F tipine gelecek."

"TÜRKİYE 9 IŞIKLA AYDINLANSIN" DYP Lideri Tansu Çiller'in yayla şenlikleriyle ilgili yaptığı eleştiriyi de yanıtlayan Bahçeli, "Geçmiş dönemlerde iki anahtar vaat ettiniz, sonra nereye koyduğunuz unuttunuz, aradınız aradınız anahtar yok. Sonra seçim geldi, madem anahtar yok, al size bir kart diyerek çıktınız. Milleti artık aldatmayın. Toroslar'ın tepelerinde ecdadının bir geleneği olarak 'Türkmen ve Yörük şölenlerinde konuşacağınıza gelin, şehirde konuşun' diye bizi sorgulayanlara söylüyorum. Biz her yerde konuşuyoruz, yaylalarda konuşmayı yalılarda konuşmaya tercih ederiz. Boğazlarda bazılarıyla köşk siyasetini kabul etmeyiz. Tahterevalli gibi bir tarafına kamu araştırmalarında sağı temsil etsin diye birisini oturtup, öbürünü de solu temsil etsin diye oturtup karşılıklı tahterevalli oyunlarına gelmeyiz. Daha ortada başbakan yokken, 'Benim partim birinci olursa ben başbakanım, ama senin partin birinci olursa senin başbakanın kim?' diye tahterevalli oyununda sohbet etmeyiz. Milletin iradesini bekleriz. Millet iradesi neyi söylüyorsa o olur. Yoksa tahterevalli oyunlarıyla olmayan bir başbakanlık üzerinde tartışma yapılamaz. Milletin geleceği 9 ışık ile aydınlansın, 60 mumluk ampule muhtaç etmeyin" diye konuştu.

En Çok Aranan Haberler