Ölümlü Kazada 'bilirkişi Raporu' Davayı Kilitledi

Mustafa KOZAK/ANTALYA, Kızılırmak Caddesi'nde geçen 3 Aralık sabahı meydana gelen kazada çocuğunu hastaneye götüren Süleyman Karagöz yönetimindeki otomobil, bir restoranda garson olan Halil Yılmaz'ın kullandığı motosiklete çarptı. Otomobilin önünde 33 metre sürüklenen motosikletin sürücüsü 37 yaşındaki Halil Yılmaz kaza yerinde ölürken, arkasında bulunan aynı yaştaki Nazım Fırat ise otomobilin üzerine düştükten sonra yola savrularak ağır yaralandı. Polis tarafından gözaltına alınan Süleyman Karagöz, sorgusundan sonra çıkarıldığı nöbetçi mahkemede tutuklandı.
Savcı soruşturmayı tamamlayıp Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde, Süleyman Karagöz hakkında 'taksirle ölüme ve yaralanmaya sebebiyet vermek' suçundan dava açtı. Davanın ikinci duruşmasında, tutuklu sanık Karagöz'ün avukatı Rıdvan Yıldız, mahkemeye kaza yerindeki keşfin ardından hazırlanan bilirkişi raporunda müvekkilinin hiçbir kusuru olmadığının kaydedildiğini söyledi. Bu raporda kaza anında otomobilin 55 kilometre hızla gittiğinin belirtildiğini anlatan avukat Rıdvan Yıldız, "Hazırlanan bilirkişi raporu, meslek hayatımda gördüğüm en detaylı rapor. Müvekkilimin tutuklu geçirdiği sürenin dikkate alınarak tahliyesini talep ediyorum" dedi.
ÖNCE TALİ KUSURLU, SONRA KUSURSUZ
Duruşma savcısı Haydar Kılıç da sanığın kaza tespit tutanağında 'tali kusurlu', bilirkişi raporunda ise 'kusursuz' olduğunu belirterek, ortadaki çelişkili durumun kaldırılması için Adli Tıp Kurumu'ndan yeni bir rapor alınmasını talep etti ve sanığın bu sürede tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesini istedi.
Kazada yaşamını yitiren Halil Yılmaz'ın ailesinin ve 66 gündür komada olan Nazım Fırat'ın avukatı Yıldız Berki, ortadaki çelişkiler giderilmeden sanığın tahliyesinin hukuka aykırı olacağını savundu.
Avukat Yıldız Berki, sanığın kullandığı otomobilin sağ tarafının, motosikletin arka tekerine vurmasıyla kazanın meydana geldiğini söyledi. Motosiklet ve otomobildeki hasardan bunun anlaşılabileceğini belirten avukat Berki, aracın hızının 55 kilometre olduğuna dair iddianın doğru olmadığını söyledi.
"BİLİRKİŞİ RAPORU FİZİĞE AYKIRI"
2011 model bir aracın 55 kilometre hızla giderken frene basılması halinde 5 metrede durabileceğini, bilirkişi raporunun fiziğe aykırı olduğunu savunan Berki şöyle dedi:
"Araç 36 metre sürüklendikten sonra durabilmiştir. Motosiklet sürücüsü 33 metre sürüklenerek, parçalanarak hayatını kaybetmiştir. Motosikletin arkasındaki arkadaşı da ağır yaralanmıştır. Bu kişi 2.5 aydır komadadır. Üstelik kazanın meydana geldiği yer, otobüs durağının önüdür ve yayaların geçtiği bir bölgedir. Böyle bir yerden geçerken sürücülerin sürat yapmaması ve daha dikkatli olması gerekir. Yalan beyanlara göre hazırlanan bu raporu objektiflikten uzak olduğu için kabul etmiyoruz. Sanığın tahliyesi infiale yol açacaktır."
Mahkeme heyeti kaza tespit tutanağındaki çelişkileri gidermek için yeniden keşif bilirkişisinden ek rapor alınmasına ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi'ne gönderilmesine karar verdi. Sanığın tahliye talebini reddeden mahkeme, duruşmayı erteledi.
'O HIZDA HAVA YASTIĞI AÇILMAZ'
Duruşma sonrası bilirkişi raporu yüzünden taraflar arasında tartışma çıktı. Kavga, adliye polisi ve görevlilerin araya girmesiyle önlendi. Nazım Fırat'ın yakını Yusuf Türkkan şunları söyledi:
"Halil hayatını kaybetti. Nazım ise 66 gündür bitkisel hayatta. 55 kilometre olduğu iddia edilen otomobilin bize göre hızı en az 100 kilometre. Çünkü otomobil, motosiklete çarptıktan sonra Halil'i 33 metre sürüklüyor. Halil Yılmaz'ın kırılmadık kemiği kalmamış. Otomobilin 33 metre mesafede durabilmesi için çok süratli olması gerekir. Halil'in üç, Nazım'ın iki çocuğu var. Bize 45- 50 kilometre hızla gittiğini söylüyorlar. O hızdaki aracın hava yastığı patlamaz. Biz bilirkişi raporuna itiraz ediyoruz. Biz adalet istiyoruz."