YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

OMÜ’de İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu Ve Basım Sektörüne Etkileri Konuşuldu

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) tarafından organize edilen ve Basım Sanayi Eğitim Vakfı'nın (BASEV) katkı sağlamış...

OMÜ’de İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu Ve Basım Sektörüne Etkileri Konuşuldu

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) tarafından organize edilen ve Basım Sanayi Eğitim Vakfı'nın (BASEV) katkı sağlamış olduğu, “6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve Basım Sektörüne Etkileri” konulu seminer, İlkadım Kampüsü OMÜ Sahnesinde verildi. Seminere konuşmacı olarak iş güvenliği uzmanı Hakan Serter davet edildi.

Açılış konuşmasını yapan Samsun Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Orhan Kurt, “Toplantının gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim. İş ve sağlık birbirinden ayrılmaz iki olgu. Hem işimizi mükemmel yapacağız hem de sağlığımızı ihmal etmeyeceğiz. Hepinize hoş geldiniz diyorum.” dedi.

Prof. Dr. Orhan Kurt’un ardından konuşmasını yapmak üzere sözü alan iş güvenliği uzmanı Hakan Serter şunları kaydetti: “Bugün burada Türkiye için bir dönüm noktası olacak bir kanunu tartışmak için buradayım. Konu neden önemli? Tarihimizde iş güvenliği ile ilgili 4 tane kanun var. Fakat bu kanunlar çağın gereksinimlerini karşılayacak biçimde değildi. Bu kanuna geçiş süresinde göreceğiz ki; kamu kuruluşları, üniversiteler daha iyi bir yapıya kavuşacak. Kanunun yapısını incelediğimizde diğerlerinden farklı bir yapı olarak göze çarpan önleyici yaklaşım içermesidir. Olay olduktan sonra değil, olmadan önce ben ne yapabilirim sorusuna yanıt olabilecek bir kanundur. Reaktif değil proaktif bir yaklaşım sunar. Yani herhangi bir kaza gerçekleşmeden değerlendirme yapmayı gerektirir.

Kanunla ilgili işverenin yükümlülükleri kaza oluşmamasına ilişkin ve kaza oluştuktan sonraki sorumluluğu olarak iki ana kola ayrılıyor. Bu yükümlülükler proaktif tedbirler çerçevesinde çalışanların eğitimi, sağlık gözetimi, risklerin değerlendirmesi, işçilerin bilgilendirilmesi, acil durum planlama ve tahliye olarak alt dallara ayrılıyor.
İşin tehlike boyutuna geldiğimizde, işyerinin yaptığı iş esas alınır. Yapılan iş; çok tehlikeli, tehlikeli ve az tehlikeli olarak ayrılır. Bu kanunla her işyeri yaptığı işe göre bir işyeri güvenliği uzmanı bulundurmak zorunda. Ayrıca bu kanunla her işyerine risk değerlendirmesi zorunluluğu getirilmektedir. Böylelikle işveren risklerden kaçınmalı ve doğabilecek risk oluşumlarını analiz etmelidir. Kanunun önemli maddelerinden biri de; çalışan, ciddi ve yakın tehlikeyle karşı karşıya kaldığında çalışmaktan kaçınma hakkını kullanabilecek. Kanunun uygulanmasını kolaylaştırmak için ise etkin idari yaptırım cezası uygulanacak. Bu demek oluyor ki; işveren kanuna uygun hareket etmiyorsa para cezasıyla karşı karşıya kalacak. Son olarak işveren çalışanla ilgili tedbirleri aldığı takdirde, yani mesleki yeterlilik bilgisi, risk değerlendirmesi, acil afet planlama gibi raporlarını titizlikle tamamladığında her iki tarafta herhangi bir kayıp yaşamayacaktır.”

Hakan Serter’in öğrencilerin sorularını cevaplamasının öğrencilere katılım sertifikaları verildi. Seminer, plaket takdimiyle sona erdi.

Seminere; Samsun Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Orhan Kurt, BASEV Yönetim Kurulu Üyesi ve Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Oktav, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler