Opel Türkiye Genel Müdürü Özcan Keklik, mevcut gidişata, ekonomik değerlendirmelere bakıldığında, 2011 ile 2012 arasında iç pazarda yüzde 15-20 arası gerileme olacağının öngörüldüğünü belirterek, "İlk çeyreğe baktığımızda bu gerçekleşti, yüzde 15-17'lerde gerileme oldu. Bana göre bütün çeyreklerde aynı aynısı yaşanacak" dedi.
Keklik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Opel olarak Türkiye pazarında 2011 yılında 54 bin adet araç sattıklarını, bunun büyük bir oranının otomobil olduğunu belirterek, toplam pazarda ise yüzde 6'nın üzerinde bir pazar payına sahip olduklarını belirtti.
İç pazarda ticari araçta pek fazla varlıklarının olmamasına rağmen, binek otomobilde yüzde 8-8,5'lara karşılık gelen bir pazar payının, gerçekten başarılı bir sonuç olduğunu vurgulayan Keklik, şunları kaydetti:
"Toplam pazardaki sıralamamız yükseldi. Sonuçta, 2011'i incelediğimizde hem hedeflerimiz hem de önceki yıllara göre pazar payımızda çok büyük bir artış yakaladık. Binek otomobillerde yüzde 8,5, ticaride de yüzde 1 civarında bir pazar payına sahibiz. Ticaride çok zayıfız Combo ile. 'Zayıfız' derken diğer segmentlerini satmadığımız için ticarinin. Özellikle 2011 yılının aralık ayını vurgulamak lazım. Hem 2010'da hem 2011'de ayda 10 bin araba satarak kendi rekorumuzu kırdık. Bu bizim için çok büyük bir başarı. Opel içerisinde aralık ayında üçüncü ülke olduk, binek otomobillerde de ikinci olduk aralık ayı itibarıyla."
-"Bizim için 2012 geçiş yılı olacak"-
Keklik, bu hızı devam ettirerek, 2012 yılında da aynı şekilde yürüdüklerini vurgulayarak, ilk çeyrek itibarıyla hedefleri doğrultusunda yürüdüklerini, geçen yıla göre bir miktar daralma olsa da Türkiye pazarının güçlü olduğunu, kendilerinin de bundan paylarını aldıklarını belirtti.
Özellikle mart ayının, kendileri açısından çok başarılı bir ay olduğunu, 2012 hedeflerinin de aşağı yukarı 2011 ile aynı düzeyde olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
"Bizim için 2012 geçiş yılı olacak, büyüme de kafa kafaya olacak. Çünkü yeni ürünlerimiz var, bunlar yılın sonuna doğru gelecek. Küçük dört çekerimiz var bizim Opel Mokka, gerçekten çok şık, tam Türk tüketicisine uygun, bütün ailenin ihtiyacını karşılayabilecek dört çeker konseptinde hizmet edecek bir otomobil. Sanıyorum onunla çok başarılı olacağız. Onunla ilgili faaliyetlerimiz yaz ayları sonunda başlayacak, bir ön satış programıyla birlikte ve eylül, ekim ayları gibi otomobilin satışına başlayacağız. Arkasından yeni Astra Sedan'ımız gelecek. Bununla birlikte 2012 yılında da yine aynı seviyelerde, tabii pazarın biraz küçülmesiyle birlikte, yüzde 6'lara doğru bir hedefimiz var. Sanıyorum, bu seneki pazar da 50 binlere yakın bir rakam olacaktır. Ama büyümeye 2013 yılında yine devam edeceğiz."
Keklik, 2012'de pazar biraz geriye doğru gideceği için rekabet koşullarının çok daha ağırlaştığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Şöyle örnek vereyim; 910 bin satılan bir pazarda, pazar payınızı korumakla 750-800 bin satılan bir pazarda pazar payınızı korumak arasına rekabet anlamında çok büyük bir fark var. Onun için de ilk bakışta 'kaybetmeyelim, geri adım atmayalım, büyümemizi geliştirelim mantığı' herkeste mevcut. Bir de tabii sadece bizde değil herkeste yeni ürünler var, artık otomotiv sektöründe bütün otomobiller güzel, tasarımı, teknolojisi iyi. Burada Opel olarak en önemli silahlarımızdan birisi de biz müşteri memnuniyetine çok önem veriyoruz. Yani markamızı marka yapan şey, müşterilerimizi sahiplenmemiz, memnuniyetlerini sağlamamızdır. Tabii sıkıntılar oluyordur, bizim görevimiz o sıkıntıları olabildiğince hızlı çözmek. Onun için de artık rekabetin çok üst safhalara geldiği noktada müşteri memnuniyetini biz çok belirleyici bir nokta olarak görüyoruz."
-İç pazarda yüzde 15-20 arası gerileme-
Uzun dönemde pazar için çok kesin konuşabilmenin kolay olmadığını ifade eden Keklik, "Özellikle de Avrupa'da global bir kriz söz konusu otomobil sektöründe, Türkiye'de kurların ve ekonomik yapının nereye gideceğini yüzde yüz söyleyebilmek mümkün değil. Ama şu anki gidişata, ekonomik değerlendirmelere baktığımızda, 2011 ile 2012 arasında yüzde 15-20 arası gerileme olacağı öngörülüyor. İlk çeyreğe baktığımızda bu gerçekleşti, yüzde 15-17'lerde gerileme oldu. Bana göre bütün çeyreklerde aynısı yaşanacak" değerlendirmesinde bulundu.
-Hurda araçlar-
Keklik, Yeni Teşvik Sistemi kapsamındaki "20 yaş üzerindeki araçların hurdaya ayrılması" kararına da değinerek, şunları kaydetti:
"Öncelikle bu alanda bir girişim yapılması çok sevindirici. Çünkü bizim sıkıntımız; Türkiye'deki otomotiv parkının yaşının çok büyük olması, bununla birlikte hem çevreyi kirletme, hem de sürüş emniyeti anlamında eski otomobillerin bir tehdit, sıkıntı yaratması. Ekonomik olarak da bu otomobillerin ömürleri bitmiş durumda. 20 yaşında bir otomobile baktığınızda o otomobilin tüketim değeri, çevreyi kirletmesi, kullanılmamasını gerektiriyor... Bence eski otomobilleri mümkün olduğunca hızlı piyasadan çekip araba parkımızı gençleştirmemiz lazım ki bu hem çevreye olan zarar azalsın hem de yakıt tüketimi anlamında bir avantaj elde edelim."
Özcan Keklik, bu düzenlemenin satışları artırıcı bir etkisinin olacağını düşünmediğini ifade ederek, "Mutlaka destek olacaktır, faydası olacaktır, ama çok radikal bir program yapılmadığı sürece ki beklemiyorum böyle bir program, bunu satışa destek olarak görmekten ziyade otomobil parkının yenilenmesi olarak görüyoruz" görüşünü kaydetti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz