Organ Bağışı Bekleyenlerin Meleği Oldu

Turgay İPEK/ ERZURUM, Atatürk Üniversitesi Yakutiye Araştırma Hastanesi toplantı salonunda Erzurum ve Karadeniz Bölgesi'ndeki organ nakil merkezlerinde görevli koordinatör ve hekimlerin katıldığı sempozyum düzenlendi. Sempozyuma konuşmacı olarak davet edilen 18 yıllık hemşire Songül Cumur Baykal 2014, 2015 ve 2016 yıllarındaki bazı aylarda bağışçı sayısı açısından nasıl Türkiye Şampiyonu olduklarını anlattı. Evli ve 3 kız çocuk annesi Koordinatör Songül Cumur Baykal, meslek yaşamında insanlık adına bir şeyler yapabilmeye çalıştığını söyledi.
3 yıldan bu yana Ünye Devlet Hastanesi Organ Nakil Merkezi koordinatörlüğünü yaptığını belirten Baykal, bugüne kadar 1679 kişinin organ bağışında bulunmasını sağladı. Baykal, çocukları, eşi, evini veya zaman yetersizliğini bahane etmeden gece-gündüz demeden resmi kurumlardan özel şirketlere, okullardan işyerlerine kadar her yere gidip bire bir konuşarak ikna ettiği kişilerden tanımadığı insanlara yardım elini uzatmasını sağladığını söyledi. Ünye'de Kızılay'ın kan toplama kampanyasına da katılarak, kan bağışında bulunan veya oradan geçenlere organ bağışı hakkında bilgi verdiğini belirten Songül Cumur Baykal şunları söyledi:
"Türkiye'de organ bağışı bekleyenlerin sayısı maalesef çok. Bu durum herkes gibi beni de çok üzüyor. İnsanların ölümden sonra işlerine yaramayacak organlarıyla başkasına yaşam vermesi kadar güzel bir şey yok. Organ nakli bekleyen birçok insan diyalize girerek hayatlarını harcıyor. Çocuklar oyun oynayamıyor, okula gidemiyor, yetişkinler çalışamıyor. En kötüsü acı çekiyor ve bir süre sonra ölüyor. Organ bağışı için Ünye'de görüşmediğim kişi kalmadı. Öğrencilere eğitimler verdim. Toplu ya da bireysel eğitimlerden asla vazgeçmem. Bu sayede yüzlerce kişinin beynindeki organ bağışı hakkındaki olumsuz düşüncelerini yok ettik. Şunu fark ettim ki insanlara direkt, 'Organlarınızı bağışlar mısınız?' diye sorduğumda iletişim kopuyor ve gerisi gelmiyor. 'Genelde ne düşünüyorsunuz?' Diyorum. Olumsuz cevaplara yönelik sorular sorup ikna kabiliyetimi devreye sokuyorum. Sonuçta insan ve duygu yüklüyüz. Ne kadar bağış o kadar kaliteli yaşam demek. 2014, 2015 ve 2016'nın bazı aylarında organ ve doku bağışı kampanyasında, bağışçı sayısı açısından 3 kez Türkiye birincisi olmanın gururunu yaşıyorum."
Songül Cumur Baykal, organ bağışının kişinin hayatta iken kendi iradesiyle, organlarının bir kısmını veya tamamını ölümünden sonra başkalarının tedavisi için kullanılmak üzere izin vermesi olduğunu anlattı. Baykal, şöyle dedi:
"18 yaşını aşmış, akıl ruh sağlığı yerinde, mümeyyiz olan herkes organ bağışında bulunabilir. Organ nakli sadece bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde solunum cihazına bağlı olarak yaşamını yitirmiş ve ailesi de izin verdiği takdirde alınır. Kişinin hayatta iken organ bağışı yapmış olması vasiyet değeri taşıdığından, ailelerin daha rahat karar vermesine yardımcı oluyor."
Konuşmasının ardından meslektaşları ve sempozyuma katılan diğer davetliler tarafından alkışlanan Ünye Devlet Hastanesi Organ Nakil Merkezi Koordinatörü Songül Cumur Baykal, organ bağışına gönül verenlerin ilgi odağı oldu