DUYGU YENER - Kalpten kirli kanı akciğerlere taşıyan damarın olmaması nedeniyle sıkıntılar yaşayan kalp hastası Ceren Beler, 10 saatlik ameliyatla organ naklinden kurtuldu.
Alınan bilgiye göre, Denizli'de yaşayan doğuştan kalp hastası 21 yaşındaki Ceren Beler'in tedavisi için sosyal medyadan yaptığı yardım çağrısı Cumhurbaşkanlığından karşılık buldu.
Cumhurbaşkanlığının girişimleriyle Ankara Şehir Hastanesine yönlendirilen Ceren Beler, burada doktorlar tarafından detaylı kontrolden geçirildi.
Ankara Şehir Hastanesi Kalp Damar Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Ali Özatik ve Çocuk Kalp Damar Cerrahisi Kliniğinden Doç. Dr. İrfan Taşoğlu başkanlığında oluşturulan komisyon, Ceren Beler'in daha önce geçirdiği operasyonları ve sağlık raporlarını incelendi.
Yapılan değerlendirmenin ardından Ceren Beler ve ailesine, yeni bir ameliyat yapılması gerektiği ancak bunun oldukça riskli olduğu anlatıldı. Hayallerine ulaşmak için tüm olumsuzlukları göze alan Ceren Beler, dünyada da eşine az rastlanan bir operasyonun ardından sağlığına kavuştu.
- "Yağmurlu havada yürümeyi özledim"
Ceren Beler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Bu saate kadar hiçbir doktor riskli olduğu için ameliyatı yapmaya yanaşmadı. Bu süreçte hep hastalığı atlatacağıma inandım. Ameliyat benim için zor bir karar oldu. Değdi mi? Değdi. Mutluyum ağrılarım var ama hepsi geçecek." dedi.
Beler, rahatsızlığı nedeniyle geceleri uyumakta zorlandığını ifade ederek, şöyle dedi:
" Ellerim morarıyordu, ameliyattan sonra geçti. Merdiven hiç çıkamıyordum, yokuş çıkarsam kötüleşiyordum. Sınavlarıma çalışamıyordum. Sağlık Meslek Lisesini kazanmıştım. Eğitime ara verdim. Hayalim hala hemşire olmak. Yağmurlu havalarda yürüyüş yapmayı çok seviyordum, özellikle sabah saatlerinde, onu çok özledim. Ben konuşurken bile dudaklarım, tırnaklarım morarıyordu. Şu iki haftadır yüzümün rengi açıldı. Çağrıma kulak veren herkese çok teşekkür ediyorum."
- "5 damarı kalbe yapay damarla bağladık"
Kalp Damar Cerrahisi Kliniği Uzmanı Doç. Dr. İrfan Taşoğlu da Ceren Beler'in kalbinden akciğerine giden damarlarının normalde kalpten çıkması gerekirken 5 ayrı parça halinde farklı yerlerden çıktığını anlattı.
"Kalpten kirli kanı akciğerlere taşıyan damarın hastada olmaması temel problemimizdi" bilgisini veren Taşoğlu, şunları kaydetti:
"Bu hastalara kalp ve akciğer nakli seçeneği sunulabiliyor. Teknolojinin gelişmesi, tıbbın ilerlemesiyle bu ameliyatları yapmaya başladık. Akciğere giden farklı 5 tane damarın hepsini ortak bir damarda birleştirdikten sonra bu damarları yapay damar ile kalbe bağladık. Bu hastalığa sahip hastaların büyük bir çoğunluğu erken yaşta akciğer hastalıkların dolayı kaybedilebiliyor. Ya da bu yaşa ulaşanlarda akciğer tansiyonu gelişmiştir diye ameliyat edilemez kararı alınıp kalp-akciğer nakli olması öneriliyordu. Bu yaşına kadar bu hastalığı ile hayatta kalması bu hastalığı nadir kılan bir özellik."
Hem Beler hem de kendileri için zorlu bir süreç geçirdiklerini anlatan Taşoğlu, "Yüksek riskli bir ameliyattı. Normal şartlarda 1 yaş civarında bu hastalığa sahip kişilerin ameliyat olması gerekiyor. Yaş arttıkça risk katlanarak büyür." dedi.
Taşoğlu, Beler'e ciğerinin ve kalbinin bu ameliyatı kaldıramayabileceğini anlattıklarını söyleyerek, "10 saatlik bir ameliyattan sonra akciğere giden 5 ayrı damarı birleştirip kalbe de bağlantısını kurduk. Yaşıtlarıyla benzer bir kalp ve akciğer yapısına kavuştu. Her şey yolunda giderse hastamız istediği okula gidebilecek ve her türlü mesleği yapabilecek." ifadesini kullandı.