ANKARA (İHA) - Sağlık Bakanlığı, sağlıkta 'utanç tablosu' haline gelen kaçak organ nakillerinin önüne geçmek ve organ tacirleriyle daha etkin mücadele edebilmek için 2238 sayılı 'Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanun'da ciddi değişiklik yapıyor.
Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü Doku ve Organ Nakli Daire Başkanlığı tarafından son şekli verilen ve Bakanlar Kurulu'na sevkedilmeden önce görüş almak amacıyla tüm bakanlıklara gönderilen taslağın yasalaşmasıyla organ tacirleri ve doktorlar başta olmak üzere görevini kötüye kullanan sağlık çalışanlarına ağır darbeler vurulacak. 1979 yılında hazırlanan ve yürürlüğe giren 2238 sayılı "Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanunu'nda bir bedel ve başlıca çıkar karşılığı organ ve doku alınması ve satılması yasaklandı. Kanun, kaçak organ nakli gerçekleştiren doktorlara 4 ile 10 yıl arasında hapis ve 20 milyar lira para cezası verilmesini öngörüyor. Şimdi yapılacak değişikliklerle 'izinsiz nakil yapan' doktorlar ve diğer sağlık çalışanlarına hapis ve para cezasının yanısıra, 'ömür boyu meslekten men' cezası verilmesi öngörülüyor. Taslakta, kanuna aykırı şekilde organ ve doku alan, saklayan, dağıtan ve nakledenler, bunların alım satımını yapanlar, alım ve satımına aracılık edenler veya komisyonculuğunu yapanlar hakkında 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası, 5 milyar liradan 10 milyar liraya kadar ağır para cezası verilmesi hükme bağlanıyor.
EŞ YA DA 4. DERECE KAN BAĞI OLANLAR BAĞIŞ YAPABİLECEK Yasada gerçekleştirilen revizyonla, canlı donörlerden (verici) nakil kısıtlanacak, organ ticaretinde 'kadavra' ağırlıklı bir organ nakil sistemi getirilecek. Yasa ile ayrıca organ ticaretindeki artışın durdurulması ve ehil olmayan kişilerin organ nakli gerçekleştirmesinin önüne geçilmesi hedefleniyor. Çünkü mevcut yasada organ naklinin canlı donörlere dayandırılması organ ticaretini artırıyordu. Yeni yasa ile donör ya da verici havuzu sınırlandırılacak, ayrıca, 'canlıdan organ ve doku nakli alıcının eşinden veya dördüncü dereceye kadar kan hısımlarından' yapılabilecek. Yani kişini eşi ve dördüncü derecede kan bağı yakınlığı bulunmayan kişiler organ bağışı yapamayacak. Yıllardır uygulanan ve ciddi tartışmalara yol açan mevcut sistemde yapılan değişiklik ile bir kişinin hasta birine organ verebilmesi için '18 yaşını doldurma' şartı getirildi. Daha önce yasadaki boşlukları fırsat bilenler de organ satışını bir anlamda, 'ekmek kapısı'na dönüştürmüştü. Hatta parasızlık yüzünden çaresiz kalanların bir çoğu gazetelere, "Böbreğimi satıyorum' ilanları vererek organını açık artırma ile satışa sunuyor, kendi elleriyle organ mafyasının kucağına düşüyordu. Kanunun 6. maddesine, "18 yaşını doldurmuş ve mümeyyiz olan bir kişiden organ ve doku alınabilmesi için vericinin en az iki tanık huzurunda açık, bilinçli ve tesirden uzak olarak önceden verilmiş yazılı ve imzalı veya iki tanık önünde sözlü olarak beyan edip imzaladığı tutanağın bir hekim tarafından onaylanması zorunludur' ibaresi konuldu.
Diğer yandan, yasada yapılan değişiklikler ve getirilen ağır cezalarla, hastanelerde hastaların organlarının çalınması gibi trajikomik olayların önüne geçilecek. Bu da uluslararası sağlık arenasında Türkiye'nin 'komik' duruma düşmesini engelleyecek.